İBRAHİM Ö. KABOĞLU
5 Haziran Dünya Çevre Günü. Kutlayacak yüzümüz var mı? Üstelik, Covid-19 gölgesinde…
Gerçi ulusal ölçekte; 23 Nisan-29 Mayıs arasında birçok tarih, yıldönümlerini anma vesilesi oldu. Kuşkusuz, tarihe farklı bakışlar olsa da çelişkili olmamalı ve dürüst davranmalı. Sadece birkaç örnek:
ÇELİŞKİLER VE DÜRÜSTLÜK
23 Nisan: Türkiye Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti, TBMM’nin ve TBMM Hükümeti tarafından kuruldu; ama 100. Yılında Türkiye, hükümetsiz.
14 Mayıs : Seçim yoluyla siyasal iktidar eldeğiştirdi; bunu büyük nutuklarla ananlar, iktidarlarına yöneltilen her eleştiriyi darbe olarak algılıyor.
27 Mayıs darbesi ve 1961 Anayasası karşıtı söylem yarışması içinde olan AKP-MHP ittifakı, 7167 sayılı yasa ile 27 Mayıs sözcüsünün adını bir Üniversite’ye verdi. Aynı ittifak, 1961 Anayasası’nın vesayet kurumu olarak eleştirdikleri MGK, 2017’de yaptıkları Anayasa değişikliğinde korudukları tek kolektif siyasal karar düzeneği oldu.
İNSANLIĞIN ORTAK MİRASI (İOM)
İstanbul’u fetih yıldönümü vesilesiyle Ayasofya’yı amacı dışında kullanım iştahı yeniden depreşti.
Buradaki sorun, başka din ve mezhebin ibadethanesine göz koyma ötesinde, insanlığın ortak mirası kavramına yabancılık. Haliyle, Anadolu’ya yabancılık da kaçınılmaz, Anayasa’nın açık hükmüne rağmen: “ Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, …”(md.63).
Tarihsel, kültürel ve doğal değerler bütünü; Göbeklitepe’den Ayasofya’ya İshakpaşa Sarayı’ndan Çankaya Köşkü’ne kadar, Cerattepe’den Kazdağları’na uzanan geniş bir alana yayılır.
İOM, çok yönlü çeşitliği bir araya getirir. Bu çeşitliliğin tanınması ile demokratik toplum arasında doğrudan ilişki var; zira demokratik toplum, çoğulcu toplumdur; bireysel ve kolektif olarak düşünsel, inançla ilgili ve etnik farklılıkların bir aradalığının güvencelendiği bir toplumsal yapı.
Anadolu’nun özgünlüğü, mekan ve zaman boyutlarıyla, insanlığın ortak mirasını en tipik biçimde kucaklayan bir coğrafya, tarih ve demografik yapıyı yansıtıyor olmasıdır.
İNANCA DAYALI VE ETNİK FANATİZM
Bir an için Kazdağları ile Hasankeyf arasında doğrudan bağlantı olmadığı düşünülebilirse de, geçmişe ve geleceğe bakış açısından doğrudan ilişki var: Ayasofya veya Zeugma mirasına saygı göstermeyenler, doğal yapılara verilecek zararlar bakımından da, gelecek kuşaklara bırakılacak miras konusunda umursamaz olurlar.
Bu nedenle yıldönümlerini inanç veya etnik fanatizmi dışa vurma vesilesine çevirmek için yarışanlar, insanlığın ortak mirasına saygı bir yana, Anadolu’ya “yabancı” konumlarını pekiştirmiş olurlar.
Böyle bir fanatizm, demokratik toplumun inşasının önündeki başlıca engel.
ÜLKE/TOPLUM/ DEVLET
Çünkü ülkenin tarihsel, kültürel ve doğal mirasına saygı duymayanlar, toplumsal çeşitliliği de kolay kolay hazmedemez. ‘Benim inancımdan, benim etnik aidiyetimden olmayan bana yabancıdır’ anlayışı, siyasal bakımdan da, ‘benim partimi ve projelerimi desteklemeyenler haindir veya teröristtir’ ithamına varabilmekte. Böyle bir anlayışın devlet yapısına yansıması ise, “sadece benim iktidarım” şeklinde oluyor.
Hal böyle olunca, İstanbul’un fethi yıldönümü, tıpkı Covid-19 gibi, toplumsal barış yerine ayrışmalar vesilesi olmanın ötesine geçemiyor.
SAĞLIKLI BİR ÇEVREDE YAŞAMA HAKKI
Sonuç olarak, Covid-19, yeryüzü kabusu olmaya devam ediyor iken, 5 Haziran çevre günü vesilesiyle yerkürenin sağlığı, sorunları çözmede bilimsel ve dünyevi bakış açılarının geliştirilmesini gerekli kılıyor.
Covid-19, sadece büyük hastaneler inşaatsıyla üstesinden gelinecek bir sorun değil, koruyucu hekimlikten sağlıkta kamulaştırmaya, bölgesel ölçekteki çevre sözleşmelerine saygıdan İklim Sözleşmesi’nin gereklerine kadar geniş yelpazeyi kapsamına alan görev ve sorumluluklar bütünüdür. Özetle, çevre ve sağlık hakkı birlikteliği ötesinde bütüncü bakış açılarıyla oluşturulacak uzun erimli planlama politikalarının yaşamsal olduğu bir çağa giriyoruz.
Yazarlar
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2024
13.06.2024
30.05.2024
27.05.2024
2.05.2024
11.04.2024
29.03.2024
22.03.2024
7.03.2024
29.02.2024