Kurtuluş TAYİZ
Yıllarca Amerika ve Avrupa’nın başkentlerinde ülkemizi bölmeyi amaçlayan haritaların hazırlandığını ve dolaşıma sokulduğunu dinledik. Batı, Türkiye’yi bölmek için sinsi planlar yaparken, hükümetlerimiz nedense hep “gaflet”, “dalalet” ve “hıyanet” içinde, bu gelişmeleri izlemiş...
Etrafımızdaki gelişmeleri ve değişimi anlamaktan uzak, biraz da duygusal bir sıkışmışlığı yansıtan bu bakış açısı, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeleri de yine “bölünüyoruz” paranoyasıyla karşıladı.
Bu kesimler, Arap Baharı’yla bölgede taşların yerinden oynadığını, yüz yıl önce yapılan inşaatın çökmekte olduğunu görmekten uzaklar. Değişimi anlamadıkları için de dış politikada “ulusalcı” çizgiye dönülmesini istiyorlar.
Mesela savaş uçaklarımız Suriyeli Kürtlerin tepesinde şöyle bir alçak uçuş yapsa…
Veya NATO’nun en güçlü ordularından Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, Suriye topraklarına göndersek…
Ya da Beşşar Esed’le uzlaşıp isyancıları ezmesine yol versek…
Eskiden olduğu gibi Bağdat-Tahran-Şam-Ankara hattında bölgedeki statükoyu koruyacak bir ittifak oluştursak…
Maalesef bu politikaların zamana yenildiğini, iflas ettiğini, bundan sonra da sonuç vermesinin mümkün olmadığını görmeye bir türlü yanaşmıyorlar.
Hükümete verdikleri tek akıl “Dış politikada ‘milli çıkarlar’ esastır, Batılı devletler gibi sen de orada olup bitene göz yum, görmezden gel” oldu.
Ya sınırımızda, yanı başımızdaki insanlık trajedisi ne olacak?
Yüz binden fazla insanını katleden Esed’e boyun eğmenin, onunla uzlaşmanın, katliamlara göz yummanın nasıl bir “dış politika” olduğunu/olacağına tabii açık yüreklilikle yanıt veren yok.
Kısaca Suriye için Başbakan’a önerdikleri tek yol, bir dönem Bülent Ecevit’in Saddam’ı ziyaret etmesi gibi Esed’le el sıkışması, öpüp barışması!
Türkiye’yi “bölünüyoruz” diye korkutup, Esed’e razı etmeye çalışıyorlar.
Batı’nın Suriye’de yaşananlara kör kalması, İslamcı alerjisiyle önceliklerini değiştirmesi, Türkiye’nin şu ana kadarki politikasının yanlış olduğunu göstermez.
Suriye politikasında eleştirilebilecek pek çok yan bulunabilir; ama ülkesini kan gölüne çeviren Esed’e tavır almak, bu diktatöre karşı direnen Suriye halkını desteklemek asla yanlış bir tutum, politika olamaz.
Suriye’nin Kürt bölgesindeki gelişmeleri “ulusalcı” reflekslerle değerlendiremeyiz. Ortadoğu eski Ortadoğu değil, Suriye eski Suriye değil, öncelikle bunu kabul etmeliyiz.
PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’nin sınır bölgelerini ele geçirmek için başlattığı hamleye karşı Türkiye’nin elbette bir yanıtı, cevabı olacak. Nitekim hem ABD, hem Türkiye, bölgede fiili durum yaratmanın sakıncalarına işaret edip PYD’yi uyardı. Ancak bu, Suriyeli Kürtlerin hak ve özgürlük taleplerinin görmezden gelineceği anlamına gelmiyor.
Eski Türk dış politikası içeride ve dışarıda Kürtlerin inkârı üzerine kurulmuştu; ama bu politika, Kuzey Irak’taki Kürtlerle kurulan iyi ilişkilerle birlikte çoktan aşıldı. Türkiye, Suriye’deki bütün topluluklara eşit mesafede yaklaşmak zorundadır.
Arap için neyi istiyorsa, Kürt için daha azını isteyemez. İslamcılar için neyi istiyorsa Süryaniler ve Hıristiyanlar için de aynı şeyleri istemek zorundadır.
Suriye’deki gelişmeleri öne çıkarıp Türkiye için felaket tablosu çıkaran, hükümetin dış politikasının iflas ettiğini öne sürenlere aldanmayın; onların derdi “dışarıyla” ilgili değil, “içeriyle” ilgili. PYD’yi gündeme getirip, içeride çözüm sürecini vurmaya çalışıyorlar.
Oysa Türkiye’nin birlik ve beraberliğinin başlatılan bu çözüm sürecinin başarıya ulaşmasından geçtiğini, gayet iyi biliyorlar.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019