Kurtuluş TAYİZ
Siyasi aklın yüzde 90’ı cesaret olmalı. Ne kadar parlak bir zekaya sahip olursa olsun cesaretten yoksun bir akıl hiçbir işe yaramaz. Akıl cesaretle birlikte anlamlı olabilir.
Cesareti az bir politikacı için “gerçek” ve “doğru” duruma göre değişir; genelde güçlü devletlerin dediği “doğru” ve “gerçek” yerine geçer.
Ankara, dünyanın en büyük devletleri olan ABD ve biraz da Rusya’ya kulak verse ne Fırat Kalkanı’nı, ne Afrin harekatını düzenleyebilirdi. ABD’ye kalsa zaten “doğru” olan DEAŞ ile mücadeleye yoğunlaşmak idi; terör örgütü PKK/PYD’den endişe etmeye hiç gerek yoktu. ABD her zamanki gibi Türkiye’nin müttefiki…
ABD’yi karşıya alma cesareti gösteremeyen politikacılar için edilmiş tatlı, içi boş, yalan sözler bunlar. Gerçi bazı siyasetçiler hâlâ ABD’yi karşıya almayı “akıllıca” bulmuyor, o ayrı. Dünyanın en parlak laflarını edip sonunda Amerika’nın dediğine gelen politikacılara sahibiz maalesef.
Cesaret aklın önünü açar.
Türkiye eğer ABD’yi karşısına alma cesaretini gösteremeseydi bugün 40 yıldır vatan evlatlarını katleden bir terör örgütünü kendisine “komşu” bulacaktı. Bu yetmezmiş gibi Ankara, bu topraklar üzerindeki egemenlik haklarını PKK’yla müzakere ediyor olacaktı.
Dünyanın en akıllı politikacıları sözde bizdeydi; hepsi birçok yabancı dili konuşuyordu, ellerine kimse su dökemezdi… Fakat gel gör ki, bunların içinden PKK’nın bir NATO ve ABD projesi olduğunu gören çıkmadı.
Neden acaba?
Bu sivri akıllıların da bir NATO-ABD projesi olması mümkün, tabii.
İçlerinden bazıları başımıza neredeyse lider olarak çakılacaktı, ucuz atlattık.
Tayyip Erdoğan’ı devre dışı bırakmayı başaramadılar. Bu sayede işler ters döndü…
İyi de oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan olmasa bugün hiçbir siyasi irade NATO ve ABD’yi karşısına alarak sınırlarımızdaki PKK/YPG terör devletini temizlemeye kalkışamazdı. Erdoğan’ın kararlı liderliğiyle Ankara, kendi tarihine, gücüne denk bir tutum sergiledi ve Suriye’deki terör oluşumuna müdahalede bulundu. Atlantik ötesinden gelen devletlerin buradaki meşruiyeti tartışılmıyorsa, Suriye ile 911 kilometre sınırı bulunan Türkiye’nin meşruiyetini hiçbir güç tartışamaz.
Tabii, ABD ve NATO’ya göre “doğru” ve “gerçek” Ankara’nın kurbanlık koyun gibi sıranın kendisine gelmesini beklemesiydi!
Etrafında olup biten hiçbir gelişmeye karışmamasıydı!
Bir sürü değişik müdahale biçimine, aba altından sopa gösterme, tehdit ve şantaja rağmen ABD ve NATO ne Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, ne Ankara’yı sindirebildi. Türkiye, Suriye’de yeni cephe açarak büyük ve güçlü bir devlet olduğunu dünyaya gösterdi.
Türkiye’yi attığı bu adıma pişman etmeye elbette çalışacaklar; ABD, Ankara’nın ayağının altındaki diplomatik zemini kaydırmak için her şeyi yapacak. Pentagon ve CIA ise, Afrin operasyonunu gözden düşürmek için algı operasyonlarını aralıksız sürdürecek.
Ankara, Afrin harekatı boyunca diplomatik zemini kontrolü altında tutmalı, inisiyatifi elden kaçırmamalı, haklı olduğumuz bu konuda mutlaka güçlü çıkmayı bilmeli.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019