Taha Akyol
İsrail’in Gazze’de işlemekte olduğu soykırım suçuna karşı dünyanın her tarafında, ABD’de bile yaygın tepkiler var. Türkiye, meseleyi Uluslararası Adalet Divanı’na götürmeye cesaret edemedi. Bu şerefi, Mandela’nın ülkesi Güney Afrika kazandı.
Olay 7 Ekim 2023 günü, Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugaylarının İsrail’e roket atışlarıyla, İsrail’in ölçüsüz misillemesiyle başlamıştı…
Cumhurbaşkanı’nın ilk tepkisi şöyleydi:
“Türkiye olarak bu sabah İsrail’de meydana gelen hadiseler ışığında tüm tarafları itidalle hareket etmeye, gerilimi daha da tırmandıracak fevri adımlardan uzak durmaya çağırıyoruz.”
Ocak 2009’da adeta yeri yerinden oynatan “one minute” çıkışının yanında bu “itidal çağrısı” pek ölçülü, hesaplı bir tepkiydi. Bunun sebebi var. 2009’da Türkiye, ekonomisi dünyada başarı örneği olarak gösterilen, tarihinde görülmemiş çapta dış yatırım alan, Avrupa’da, Amerika’da ve İslam dünyasında prestiji yüksek bir Türkiye idi. Erdoğan “Ey…” diyerek, “Osmanlı tokadı” diyerek konuşabiliyordu.
BUGÜNKÜ TÜRKİYE
Bugünkü Türkiye, Körfez ülkelerine swap ziyaretleri yapıyor. İhvan uğruna Araplarla kavga etmenin hasarını onarmaya çalışan, Sisi’yi ziyaret eden bir Türkiye var bugün.
Bu yüzdendir ki Erdoğan, İsrail’e tepkilerini düne kadar siyasi ve diplomatik planda tuttu. Söylemi, sert üslubuna rağmen içerik itibariyle hesaplıydı.
İsrail’e ihracatın araştırması için muhalefetin verdiği önerge de Meclis’e AK Parti MHP oylarıyla reddedilmişti. (23 Kasım 2023)
İsrail faşizminin soykırım cinayetlerine cephe alırken, bunun sonuçlarını hesaplamak, muhtemel risklerini tartarak dozunu ayarlamak aklın gereğidir. Keşke Araplarla kavga ederken, Avrupa Birliği’ne “Haçlı İttifakı” diye ateş püskürürken, Rusya’dan hâlâ paketini açmadığımız S-400’leri alırken bu hesap yapılmış ve ölçü kaçırılmamış olsaydı; değil mi?
Türkiye ekonomisiyle ve diplomasisiyle bugün daha güçlü olurdu.
KAMU VİCDANI
Katar hariç, petrol imparatorları Suud ve Körfez ülkeleri İsrail’e ne tepki gösterdi?! İsrail-ABD ilişkilerinin ise neredeyse özdeşliği de belli!
Türkiye onlara bakarak politika belirleyecek değil, ama İhvan’a veya Hamas’a bakarak da politika belirleyecek değil…
Ekonomide dış kaynağa acilen ihtiyaç halinde bulunan Erdoğan’ın hem İsrail’e ticaretin döviz değerini hem bu faktörleri düşünerek ihtiyatlı davrandığı belli.
Öyle ki, İsrail katliamın başladığı Ekim 2023’ten itibarenki üç ay içinde İsrail’e ihracat 1 milyar doları aşmıştır. Demir çelik ve kimyevi maddeler ihraç ürünlerimizin başında geliyordu. Dahası, İsrail’le ihracatta muhafazakâr firmalar önde gidiyordu.
Kamu vicdanı elbette buna isyan etti. Seçimlerde miting meydanlarını dolaşan bakanların korkulu rüyası, “İsrail’le ihracatı durdurun” haykırışları olmuştu.
Seçim yenilgisi ve İsrail’e ihracatı protesto eden tesettürlü kadınlara ters kelepçe takılması, “28 Subat’ta bile böylesi olmamıştı!” feryatları iktidarı ‘titretmiş’ olmalı ki dün nihayet İsrail’e ihracata 54 kalemde kısıtlama koydu.
GÜÇLÜ İKİ GEREKÇE
Ticaret özel hukuka tabi sözleşmelere dayanır. Tek taraflı iptallerin yaptırımları olabilir! Ayrıca, İsrail Ticaret Bakanı, kendilerinin de Türkiye’ye kısıtlar koyacağını söylediği gibi “ABD Kongresine çağrı” da yaptı; ABD’nin Türkiye ile ticaretini kısıtlaması ve Türkiye’ye yatırımları durdurması için!
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin Gazze’ye insani yardımlarını İsrail’in engellediğini anlatmıştı.
Anlaşılan, elinde bu konuda kalın bir dosya var.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın da iki vurgusu önemli: Bir, kısıtlama kararının sebebi İsrail’in insani yardımları engellemesidir. İki, kalıcı ateş ilan edilip insani yardımlar başlayınca kısıtlama kalkacaktır.
Yani, ticaret hukukun ihlali değil, yaptırım! Türkiye’nin herhangi bir mercide kısıtlama kararını savunması gerekirse bu gerekçelere dayanacaktır.
Türk-ABD ilişkilerinin iyileşme sürecine girdiği ve ABD içinde de İsrail’e tepkilerin büyüdüğü bu süreçte, Senato’da İsrail umduğu desteği bulamayacaktır.
Özetle, bugün Türkiye, “orta gelir” tuzağında kalmış bir ülke değil de ihracatı 500 milyar dolara, kişi başı geliri 25 bin dolara ulaşmış, ittifak ve ortaklık ilişkileri hasar görmemiş bir Türkiye olsaydı, elimiz çok daha güçlü olurdu. Bunu hiç akıldan çıkarmayalım.
Tebrik: Bütün okurlarımın Ramazan bayramını tebrik ediyor, mutlu, huzurlu nice bayramlar diliyorum.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
23.05.2025
22.05.2025
18.05.2025
15.05.2025