Tuncer KÖSEOĞLU
Evde yoktum. Birçok İstanbullu gibi sabah işe gidebilmek için yola koyulmuştum. İşe gelirken Marmaray ve sonrasında servis kullanıyorum. Sabah Kazlıçeşme’ye vardığımızda gökten yağmur değil kovalar dolusu su boşaldı. Mahsur kaldık istasyonun içinde. Bir arkadaş servis şoförünü aradı. Yolda kalmış. Sahil yolunu su bastı. Bekledik bir süre, geldi. Araca bindik. Ama o da ne? Bakırköy’e gideceğimiz yolu tamamen su basmış. Şoför tereddüt etti yola girmek için. Önümüzden bir jeep dalınca bizimki de gözü karartı daldı. Ufak kayık gibi giderek yolun başına çıktık. Bu arada tanıdıklara mesaj atarak helallik istedim. İşe gitmeye çalışan birçok insan gibi mega kent İstanbul’da sel sularına kapılmak işten bile değildi. Üsküdar Meydanı’nı yüzerek geçen vatandaş gibi herkes yüzme konusunda da mahir değildi… Bu arkadaşa yılın çalışanı ödülü verilmeli bence. Bu sabah bu koşularda işine varan, bir yerden bir yere giden her vatandaşa verilmesi gerektiği gibi.
Sahil yolundan hafif hafif ilerliyoruz. Suları yaran bir taka gibi. Ultra lüks deniz ve caddesi göl manzaralı yüksek katlı binalara bakıyorum bir yandan. Belediyeciliği sadece imar planlarını değiştirip çok katlı binalar yapmak olarak gören bir anlayışın İstanbullu’ya böyle anlarda bir faydası olmalı. Şehrin önemli meydanlarına, su basma tehlikesi olan caddelere, geçitlere küçük takalar koyup ihtiyaç halinde hizmete sokmalı mesela. Kafamda uçuk düşüncelerle Ataköy’e varıyoruz. Sol tarafa, yani deniz tarafına bakıyorum, o tarafta da devasa binalar yükseliyor. Çocukluğum geliyor aklıma, bataklıktı o binaların olduğu alan. Çocukken okulu kırıp, binaların göğü deldiği tarlalardan geçip, denize girerdik. Binalar İstanbul’da göğü deler geçer gibi yükseliyor yükselmesine de arkadaşım Zeynep Türkoğlu’nun dediği gibi: “Çarpık kentleşmeye karşı gökten imza kampanyası…”itirazı geliyor.
Ataköy’den sonra yol tıkalı, havalimanı kavşağı sular altında. Tecrübeli şoförümüz, E-5 yoluna sapıyor. Orası da tıkalı olunca Yenibosna’nın ara sokaklarına dalıyor. Bir sokağa giriyoruz su dolu, o zaman başka sokağa… Bütün İstanbullu gibi bizler de doğal Survivor yaşıyoruz. Aksiyonu televizyon programlarında aramayalım; zira tam içine düştük. İşe varmaya çalışırken, dışarıya bakıyorum dağ taş ev, işyeri. Suyun akıp gideceği bir toprak yok. Rögar kapakları böyle ani yağışlarda anında tıkanıyor. Alt yapının asla karşılamayacağı konutlar yaparak belki bir refah sağlanıyor, önemli rantlar elde ediliyor edilmesine de böyle anlarda mega kent İstanbul bir köye dönüyor desem haksızlık olur. Köylerde böyle bir şey yaşanmaz ki rahmet yağar, köylü sığınır bir korunacak bir yere “Mübarek ne güzel yağıyor” der sevinir…
Bir anda aklıma Orhan Baba’nın “Ya evde yoksan” şarkısı geliyor. Dışarıyı, insanların çaresizliğini izlerken şarkı sözlerini mırıldanıyorum içimden. Ne diyordu şarkıda Orhan Baba: Aşkınla ne garip hallere düştüm. Her şeyim tamam da bir sendin noksan. Yağmur yaş demeden yollara düştüm. İçim ürperiyor ya evde yoksan…
İstanbul, benim için kendisine yapılan bütün kötülüklere karşın, dünyanın en güzel kenti ve en önemlisi aşk ile yaşanılacak bir yer. Şimdi bu kente bunca kötülüğü yapanlar son yağışları doğal afet deyip geçiştirecekler; bir dahaki ‘doğal afet’ gelene kadar... Her yeşil alanın, tarlaların, bataklıkların, tepelerin üzerine şehrin kaldıramayacağı kadar yüksek binalar yapmak, suya gidecek yer bırakmadan her yeri betonlamanın neresi doğal afet? Asya ile Avrupa’yı bir birine bağlayan tünel yapıyoruz ama böyle bir yağmurda kullanamıyoruz. Çünkü tünele giren yolu su basıyor. Arkadaşımın dediği gibi; gök bile itiraz ediyor, bu çarpık hızlı ve altyapısız kentleşmeye…
Sulak bir yerde büyüdüm, 365 gün yağmur yağsa itiraz etmem. Hele ince yağmurda ıslanmanın hazzı başladır. Berekettir yağmur. Eğer gökten gelen bereket bir felakete dönüşüyorsa, bunda yağmurun suçu yok, dönüp kendimize bakalım. Bu şehri yönetenler, bu çarpık kentleşmeye neden olanlara bakalım. Bunu yaparken de enseyi karartmayalım. En güzel şehirde yaşamanın keyfini çıkaralım gibi olmayan aklımdan serpintileri sunarken akşamı düşünüyorum. Yani işin bir de eve dönüş kısmı var. Eğer başarabilirsem eve dönmeyi Orhan Baba’nın şarkısının da içinde olduğu ‘Neredesin Firuze’ filmini yeniden izleyeceğim. Türk sinemasının en iyi filmlerinden ve bir süredir aklımdaydı. İstanbul, sürprizli bir kent, daha gün gitmeden neler yaşayacağız…
Orhan Baba’nın şarkısının devamı gelsin sonuna kadar okumayı becerebilenlere: Ya yolu kaybettim ya ben kayboldum. Ne olur bir yerden karşıma çıksan. Tepeden tırnağa sırılsıklam oldum. İçim ürperiyor ya evde yoksan. Elbisem gündelik pabucum delik. Haberin olsa da sobayı yaksan. Yağmur iliğime geçti üstelik. İçim ürperiyor ya evde yoksan…
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.12.2023
20.05.2023
7.03.2022
1.03.2022
14.02.2022
28.01.2022
24.01.2022
12.01.2022
29.12.2021
20.12.2021