Demokratik olmayan devlet ideolojisinin esası YASAK... Yani beğenmediğini, senin gibi olmayanı, senin gibi inanmayanı, seni eleştireni yasaklamak... Bu hiç değişmedi...Zaman gelir, yasaklananlar, yasakçı olurlar... Değişen, sadece YASAKLAYANDIR... Yasaklayanlar "memleketin büyük menfaatleri için, memlekete faydalı nesiller yetiştirmek için, memleketin bekasını sağlamak için, halkın refahı için, devleti korumak için" yasaklarlar... Yasaklananlar da yasağa rağmen yaşarlar, büyürler, güçlenirler ve günün birinde bütün yasakları yok etmek için değil, kendilerini yasaklayanları yada başkalarını yasaklamak için beklerler... Bu oyun giderek yasaklayanlarla yasaklananlar arasında döner durur... Her iki grubun da destekçileri, alkışçıları ve amigoları da kendilerini yasaklayanların yasaklanması için yırtarlar nazik yerlerini bağırarak...

Akılları almaz... İnanamazlar günün birinde yasaklananların bütün yasaklara rağmen yaşayacaklarına ve gücü ele geçireceklerine... Hep 1000 yıllık iktidar hayalleriyle yaşayıp insanlara eziyet ederler... Aşağıdaki sloganı yayanlar, taraftar toplayanlar hiç düşünmezler: "Türkiye'nin selameti ve bekası için bütün Tarikat ve Cemaatler yasaklanmalıdır" diyorlar... Oysa, bu ülkede şimdi yasaklanmasını istedikleri şeyler, insan hayatı süresi kadar mazide hep yasaklandılar... Memleketin âli menfaatleri için... Nooldu... Öyle bir güçlenerek geri geldiler ki, iktidar oldular... Yasaklar olmasaydı bu kadar güçlenebilirler miydi diye düşünmüyorlar... Hiç merak etmeyin... O yasaklananlar, güçlenince, onlar da düşünmüyorlar kendilerine yapılanları... Onlar da düşünmüyorlar "memleketin âli menfaatleri için" yasakladıklarının daha da güçleneceklerini...

Bir arada ve eşit haklı yaşama koşulları için uzlaşan insanların sayısı artmadıkça, demokratik ve insan haklarına saygılı bir anayasa etrafında birleşmenin ve uzlaşmanın gereğine inananların sayısı artmadıkça, tüm siyaset anlayışları "ötekileri" yok etmek olanların siyaset sahnesine hakimiyetleri sürdükçe bu böyle devam eder, edecek... Çek kuyruğunu...