Ural ATEŞER
Türkiye'de halk baskıyla, emirle oy vermez... Olsa olsa “tek başına” hükmetmek isteyene bir süre kredi tanır… Ama sonradan seçtiğini iktidardan indirmesini de bilir... Türkiye'de 1950'den beri, bu halk hep askeri ya da bürokratik otoriteye karşı oy kullanmıştır... Hem de istisnasız...
1950'de cumhuriyetin kurucu kadrolarının tüm devlet olanaklarını kullanmalarına ve kuruluştan beri tüm devlet organlarını ellerinde bulunmalarına rağmen, "söz milletin" parolasıyla kimsenin beklemediği bir sonuçla Demokrat parti seçimleri kazandı...
1960'da, 27 Mayıs'ın darbecilerinin binlerce kişiyi hapislere atmasına, devirdikleri başbakanı ve iki bakanı idam etmelerine, yaptıkları anayasa ile otoritelerini sağlama almalarına rağmen ve halkın gözünü korkutmalarına rağmen seçime soktukları ve destekleri partiyi değil Adalet Partisi'ni seçti bu halk...
1971 12 Mart darbesininin "güçlü" generalleri de aynı dersi aldılar... Derdest edip Hamzaköy'ye hapsettikleri partiler ve liderleri tekrar iktidara geldi bu halkın oylarıyla... Sonrasında, hiçbir seçim kazanamayan CHP’yi Ecevit’in başkanlığında, Türkiye’nin en çok oy alan (%42) partisi yapıp iktidara taşıyan da bu halktı…
1980'in 12 Eylül'ünde darbeyle devleti ele geçiren generaller, akıllandıklarını sandılar ve bu sefer aralarından bir generale kurdurdukları bir partiyle seçime girdiler... Sonuç yine hüsrandı... Bu halk baskıya ve korkuya değil, kendi istediği partiye verdi oylarını... Generalleri parmakarası plaj terliği, çiçekli tişört ve donla karşısında hazırol durduran Özal geldi iktidara...
Sonrasını biliyoruz... Muhtıralar, kafa tutmalar, gözdağı vermeler para etmedi ve yine aynı halk, bu sefer AK Parti'yi seçti... Hem sivil despotların, hem generallerin karşı koymasına, tehditlerine rağmen de iktidarını pekiştirdi AK Parti... Ne kadar saldırılırsa, o kadar güçlendi AK Parti... Muhalefet edenler o hale geldiler ki, AK Parti ve onun başkanı Erdoğan'a karşı olmanın dışında siyaset üretemez hale geldiler... "Tayyip gitsin de ne olursa olsun"dan, "seni başkan yaptımiycez" cazgırlığına kadar her şeyi denediler... Ve Erdoğan'ı olabildiğince güçlendirdiler...
Bu arada Erdoğan'nın bizzat kendi arogant tavrı, sevimsiz atakları, birleştiren değil bölen tavırları aslında muhalefetin eline çok büyük imkanlar verdi... Ama muhalefet siyaset üretmektense “Tayyip düşmanlığı”ndan başka bir şey sunamadı halka… Ve uzun sözün kısası, bu halk Haziran 2016'da AK Parti ve Erdoğan'a unutamayacakları bir ders verdi... Salt çoğunluğu kaybetti AK Parti... Karşısında tek ortak paydası "Tayyip düşmanlığı" olan %60'lık bir blok seçildi bu halk tarafından... Bu, bu halkın demokratik tepkisi ve tercihiydi... Ne oldu... Bu %60'lık blok aralarında en ufak bir uzlaşma gösteremediği ve sadece Erdoğan'a saldırmakla siyaset yaptığı için, sadece 6 ay içinde, bu halk tekrar Erdoğan'a salt çoğunluğu verdi...
Şimdi farklı bir seçim kampanyası yaşıyoruz... Erdoğan, bir belediye başkanı adayına karşı seçim yürütüyor… İstanbul’a büyük şehir belediye başkanı adayı olan şahıs "seni başkan yaptırmıycaaaaz" kolaycılığına kaçmıyor... Meydanları birleştirici, kendi partisine bile ters gelen, destekçisi tüm siyası parti ve gruplara saygılı ifadelerle dolduruyor… Sonuç ne olur, seçilirse neler olumlu, demokratik yönde değişir bilmiyorum... CHP'nin tarihsel yapısına bakınca pek de umutlu olamıyorum şahsen... Ama önemli değil bu... Önemli olan, 2016 Haziran seçimleri sonrası gibi oluşabilecek bir tablodan nasıl bir "uzlaşma" çıkar... HDP'nin yerel seçimlerdeki “uzlaşma kültürüne” uyan tavrı hala daha da netleşerek sürmekte… Bu, özellikle CHP’nin korkak, ürkek müttefik tavrına rağmen sürmekte… Bu tavır olası bir seçim başarısından sonra da sürdürülürse, ülkede “uzlaşma kültürünün” gelişmesine büyük yardım olur ve gelecek için ümit ışığıdır… Demirtaş’ın hücresinden gönderdiği uyumlu, kavgacı değil birleştirici, kendini değil olumlu politikayı öne çıkaran mesajları HDP’nin özellikle erkek eşbaşkanına örnek olmalı...
Doğruyu söylemem gerekirse, balık öylesine koktu ki, bir sarsıntı belki AK Parti'yi bile görece doğru yörüngeye sokabilir... Güldüğünüzü duyar gibiyim… Ümit fakirin ekmeği, naapiym… Olmazsa! Olmazsa olmaz... Hangisi oldu ki bugüne kadar olmasını istediklerimizden... İşte, laf olsun diye yazıyoruz...
Yazarlar
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2020
27.01.2020
1.02.2020
29.12.2019
27.11.2019
12.10.2019
5.06.2019
3.06.2019
1.06.2019
24.04.2019