Vahap COŞKUN
İmralı görüşmelerinin kamuya duyurulmasının üzerinden bir ay geçti.
Parlamentoda grubu bulunan dört partiden üçü görüşmeleri destekliyor, medya dikkatli; kolaylaştırıcı bir dil kullanmaya gayret ediyor ve toplumun ağırlıklı bir kesimi açık bir şekilde görüşmelerin arkasında duruyor.
Ama bütün tablo bundan ibaret değil tabii. Süreç ilerledikçe pozisyonlar da netleşiyor; bundan rahatsızlık duyan ve mesafe kat edilmesini zorlaştıran tavırlar da belirginleşiyor.
Bu meyanda bilhassa Kürt siyaseti üzerinde etkili olan bir tavra dikkat çekmek gerekiyor: Bu da, AKP’ye karşı tüm umutlarını Kürt siyasetine ve Kürt meselesinin çözümsüzlüğüne bağlamış olan Türk solu içindeki bir kesimin tavrı.
Toplumsal düzeyde bir karşılığı yok onların; meşru siyasi alanda AKP’yi zorlayabilme ihtimallerinin olmadığını da biliyorlar. Kendi başlarına verecekleri bir mücadeleden AKP’yi zayıflatacak bir netice elde edilemeyeceğinin farkındalar. Bu yüzden de, Kemalizm’den tevarüs ettikleri bütün devletçi ve milliyetçi önyargılarını içlerine atıp, AKP’ye karşı en güçlü hatta neredeyse tek muhalefet odağı olan Kürt siyasetine demir atmış durumdalar.
Onlarınki hiç kuşkusuz “hubbu Ali’den değil buğzu Muaviye’den”. Yani Kürt muhibbi kesilmelerinin altında “Kürt sevgisi” değil “AKP düşmanlığı” yatıyor. Öcalan ile devlet arasında görüşmelerin başlamasının ardından, Mesut Yeğen’in deyimiyle “ya PKK silah bırakırsa” korkusu bu kesimde belirgin biçimde hissediliyor. Sürece dair analizlere de bu “telaş” damgasını vuruyor.
Onlara göre AKP’ye hiçbir şekilde güvenilemez, bu nedenle de görüşmelere çok büyük bir anlam atfedilmemeli. Bu “görüşme” veya “müzakere” aldatmacasının amacı da Kürtlerde umutları yeşertip gücünü perçinlemek ve iktidarını tahkim etmek. Yoksa AKP’nin asla bir çözüm niyeti yok. Dolayısıyla görüşmelere bel bağlamak ve bundan bir sonuç çıkacağını ummak, AKP’nin oyununa gelmekle eş anlamlı. Buna karşı uyanık olunmalı, AKP’nin göz boyamalarına kanmamalı.
Öcalan, hazırladığı “yol haritası ve eylem planı”nda sorunun çözümünde müzakerenin ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor; “Tarafların müzakere pozisyonunu hiç küçümsememek gerekir. En küçük bir müzakere zemini, en gelişkin ve en başarılı geçen güç eylemlerinden daha değerlidir” diyor. Öcalan görüşmelere büyük bir değer biçerken, bu kesim Öcalan’dan daha radikal bir tutum sergiliyor; görüşmeleri sürekli “tasfiye” ve “teslimiyet” kavram setiyle birlikte ele alıyor ve PKK’deki kadim kaygıları ayaklandırmaya çalışıyor.
Gerçekten dramatik bir durum bu. Bu kesim, AKP ve PKK’den sürecin ruhuna uygun düşmeyen bir sesin çıkmasını dört gözle bekliyor. AKP’den bu yönde bir açıklama geldiğinde, bunu mümkün olduğunca abartarak veriyor ve böylelikle “AKP ile olmaz” düşüncesini işliyor. Aynı şekilde PKK’den de, görüşmeden çok silaha vurgu yapan aktörlere kulak kabartıyor; bunun “PKK’nin hissiyatını yansıtan asıl düşünce” olduğunun propagandasını yapıyor.
Alttan alta ve incelikle verilen mesajın içeriği açık: Şiddete başvurmadan bir çözüme ulaşılamaz ve şiddetten vazgeçilmesi hâlinde Kürtlerin kazanımları muhafaza edilemez.
Mazideki devrim hayallerini ve siyasal fantezilerini Kürt gençlerinin canı üzerinden gerçekleştirmeye çalışan bu kesimler için, ezeli düşmanları olan AKP ile Kürt siyasetinin mutabakata varması ve çatışmaları sonlandırması vahim bir ihtimal anlamına geliyor.
Bu ihtimali bertaraf etmek için hani neredeyse PKK’nin radikal unsurlarından daha fazla bir iştiyakla“Vur gerilla vur, Kürdistan’ı kur” sloganını sahipleniyor ve silahlı mücadelenin faziletlerinden dem vuruyorlar.
Ama keşke sorunumuz bundan ibaret olsaydı. İşin kötüsü, PKK ve BDP karar vericileri üzerinde hafifsenmeyecek bir etkisi var bu kesimin. Öcalan’ın bir ara Türk ordusunu, AKP’ye karşı uyarma ihtiyacı hissetmesinde, Tuğluk’un AKP’ye karşı Kemalistlere işbirliği çağrısı yapmasında bu etkinin gücünü görmek mümkün. Özellikle PKK’de “Ankara grubu” olarak bilinen ekip bu kesimlerle aynı ideolojik bakışı paylaşıyor ve aynı dalga boyunda siyaset yapıyor. Bu kesimlerden yükselen belirsizlik, kaygı ve endişeler BDP’nin de inisiyatif almasını ve sürece etkin bir rol üstlenmesini zorlaştırıyor.
PKK ve BDP, hamasi nutuklarla kendilerine sürekli gaz veren ve “barış olacaksa bile bu AKP ile olmasın” ruh hâlindeki bu kesimlerden yakasını sıyırdıkça, barış ihtimali de o ölçüde yakınlaşacak.
twitter.com/vahap_coskun
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.05.2025
21.05.2025
15.05.2025
29.04.2025
21.04.2025
15.04.2025
8.04.2025
28.03.2025
19.03.2025
16.03.2025