Yıldıray OĞUR
Bundan 1 ay önce dedikoduları yayılınca “o kadarını yapmazlar” denileni iktidar yaptı ve İmamoğlu’nun önce 35 yıl önceki yatay geçişini usulsüz bulup üniversite diploması iptal edildi. Hemen ertesi gün İmamoğlu ve 100’ü aşkın kişi yolsuzluk ve terör soruşturmalarından gözaltına alındı ve ardından İmamoğlu tutuklandı.
Peki, üzerinden geçen 18 hareketli günün sonunda neredeyiz?
Önce iktidar cephesi açısından bakalım.
Bayram tatilinin bir kısmında Rize’deydim. Rize malum en sağlam Reisçilerin şehri.
AK Partililer uzun süredir İmamoğlu’na tabiri caizse gıcıklar. O yüzden İmamoğlu’nun başına gelenler onu onların gözünde mağdur etmemiş.
Ama yöntem konusunda bu kadar rahat değiller. Mesela sık sık “Diplomasının iptal edilmesi yetmiyor muydu, gerek var mıydı” diye tutuklamayla biten operasyon sorgulanıyor.
Özellikle de ekonomiye etkileri ve yaşanan sokak olayları yüzünden “değer miydi” tepkisi geliyor.
İmamoğlu’na terör suçlamaları kimsenin gündeminde bile ama yolsuzluk iddiaları konuşuluyor. Ama “yapmayan yok ki, bizimkiler de yapmıyor mu” diyen devam ediyor.
Rize küçük bir şehir olduğu için herkes birbirini tanıyor.
Soruşturmada firari sanıklardan Emrah Bağdatlı’nın Rize’de bu kadar tanındığını bilmiyordum. Hızlı zenginleşme hikayesi şehirde konuşuluyor. Pahallı saat koleksiyonu, özel jetle Batum ziyaretleri…
Ama şahsi tanıklıklar dışında yolsuzluk iddialarıyla ilgili konuşulan çok az şey var: Murat Ongun’un asansörlü evi, İmamoğlu’nun villaları, bakkaldan alınan milyonluk ihaleler…
Ama daha fazla ayrıntı ve bilgi yok. Rize’de bile iktidar medyasında 24 saat dillendirilen iddialardan akılda pek birşey kalmamış. Bir ara TRT’nin açık olduğu bir ev oturmasında TRT Haber’de İnamoğlu yolsuzluk dosyalarının tartışılması ayıplanıyor. Sonra Melih Gökçek’li cümleler izliyor bu ayıplamaları…
Kötü ve aleni propagandanın müşterisi az. Ama muhalif kanallardaki canhıraş “yolsuzluk yok” savunmalarının da CHP’liler dışında itibarı düşük.
Belediye ve yolsuzluk ikilisini birbirine yakıştırıyor halkımız.
O iddialardan çok İmamoğlu’nun babasının kan dondurucu bedduası konuşuluyor.
Bir de Rize’de herkesin sevdiği İsmail Saymaz’a haksızlık yapıldığı…
Ama sonra konu hızlıca yeniden ekonomiye geliyor.
Rize’de bile kiralar 20 bin TL’den başlıyor. Şimdiden kurban fiyatlarından şikayetler başlamış.
Erdoğan’ın kredi hala büyük ama ümitler azalıyor.
Peki muhalefet ümit olabilir mi?
Rize’deki AK Partililerin bile tam olarak savunamadığı İmamoğlu soruşturmasından sonra CHP’nin eylemleri ama ondan fazla boykot kampanyasına karşı tepki büyük.
Boykot çağrısı, alışveriş boykotu iktidara değil devlete, Türkiye’ye, ekonomiye karşı bir saldırı olarak görülüyor.
O çağrı havayı değiştirmiş.
Ülker’in listede olması, Esspressolab’ın boykotun merkezine yerleşmesi, Sleepy mendil, Kilim halının orada ne işi olduğu sorgulanıyor ve sonunda bulunan cevap; dindar ve AK Partili olmaları.
Bu da eski hatıraları canlandırıyor. Kültür savaşının ateşine odun atıyor.
Popüler figürlerin başına gelenler yakından izleniyor.
Gökhan Ünver’in bu kadar popüler olduğunun ya da Teşkilat dizisinin izlendiğinin farkında değildim.
Bu kamplaşmanın popüler kültüre yani siyasetsiz alana dahi sirayet etmesi, yasakçılığın rahatsızlık yarattığı açık.
Günün sonunda muhalefetin öfkesini sadece iktidara değil, muhafazakarlara, AK Parti seçmenlerine de yöneltmesi hissediliyor ve bu kontrolsüz öfke yolsuzluk iddialarından daha fazla ikna edici.
Ama Rize’deki AK Parti seçmenlerinin bile seçimsiz ya da Rusyavari seçimlerin olduğu ve Reis’in bu yöntemlerle hep iktidarda kaldığı bir Türkiye hayali yok.
Reis’in 1994’den beri yaptığı gibi hakkıyla seçimleri kazanması, bunlara tenezzül etmemesi hayali var.
Ülkenin ve ekonominin dünyanın bu şartlarında operasyonlarla gerilmesi ağızlarda kötü bir tad bırakmış. Muhalif akrabalarla tartışırken, İmamoğlu’nun babasının bedduası dışında tutunacak fazla birşey olmaması da…
Son seçimde Yeniden Refah’ı ikinci parti yapan Rizeli AK Partililerin hoşnutsuzluğu sürüyor. Reis’e vefa hissi ile Reis’in alternatifinin olmaması arasında kalmış bir memnuniyetsiz AK Partililik bu. Belki de artık sadece “CHP gelmesin”cilik…
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025
28.07.2025
26.07.2025
23.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
13.07.2025