Mehmet TIRAŞ

Suriye’de 61 yıllık BAAS rejimi sonunda çöktü.
58 yıllık Esad Ailesinin hükümdarlığı da bitti.
Rus Haber ajansı TASS 8 Aralık 2024 Tarihinde Beşar Esad’ın Rusya’dan sığınma talebini yerine getirdiğini dünyaya duyurdu.
Kendini “vatanına ve milletine adadığı” palavrasıyla milletin ensesinde boza pişiren bir diktatör daha doğduğu topraklardan kaçarak “başka bir ülkeye mülteci olarak” sığındı.
Geride bir insanlık suçu ve enkaz kaldı.
Suriye’de 13 yıl süren iç savaşta 500 bin kişi öldü.
5 milyon 623 bin kişi de ülkesini terk etti.
Birleşmiş Milletler Suriye’nin yeniden inşası için, 400 milyar dolara ihtiyaç olduğunu açıkladı.
13 yıl süren Suriye iç savaşında sakat ve kayıp olan insan sayısı ise bilinmiyor.
Bu tablo diktatörlerin kendi ülkelerine yaşattığı ortak miras gibi.
Bu zalim diktatörlerin değişmez ortak bir robot portreleri var.
-Her diktatör her şeyi bildiğini ve “kendini milletine ve ülkesine adadığını” söylüyor.
-Diktatörler mutlaka iç ve dış düşman yaratarak toplumu kamplaştırıyor.
-Yönettikleri toplumu tekleştirmeye çalışıyorlar.
-Sosyal yaşamlarını beğenmedikleri insanların yaşam tarzlarına müdahale ediyor.
Hepsi yasakçı.
-Diktatörlerden Sigara ve alkollü içkileri yasaklayanlar da var… Dinci ve mezhepçi her türlü müziğin dinlenmesini ve çalınmasını yasaklayanlardan Humeyni gibileri de vardı. Mısır devrik İhvan lideri Muhammet Mursi’de dansı yasaklamıştı.
-Diktatörler Ülkenin ve devletin bekasını her ortamda güncellerken, ülkede korku iklimi oluşturuyorlar.
-Kendine muhalif olanları kamusal haklardan mahrum ederek açlığa mahkûm ederler.
-Bütün diktatörler kendisini,aile yakınlarını zenginleştirerek büyük bir sermayeye sahip olurken, kendine bağlı zenginler de yaratırlar.
-Tarihe bakın hiçbir diktatör ve yakınları yoksul değildir ve çocukları Avrupa ve Amerika’da okurlar, iktidardan düşünce paraları da yabancı bankalardan çıkar.
-Diktatörün talimatı ile hareket edenlerin başında “Yargı gelir” ,yargı mensupları diktatörün beğenmediği bir kararı veremez, vereni de yargıdan ihraç ederler.
-Beğenmedikleri yargı kararlarını da uygulatmazlar.
-Yargıyı aynı zamanda diktatörler muhaliflerine karşı sopa olarak kullanırlar.
-Diktatörlere karşı muhalefet edenlerin ikinci adresleri hep ceza evleri olmuştur.
-Diktatörlerin talimatı ile hareket edenlerden birisi de “medyadır”,diktatörlerin medyası muhalifleri rejim karşıtı ilan ederken;dış güçlerin içerideki uzantıları diye de asparagas haberler yaparlar.
-“Medya ve yargı, bir diktatör için devletin güvenlik güçleri kadar önemlidir.”
-Basın, düşünce ve inanç özgürlüğünü diktatörler kendilerinin belirlediği sınırlarda tutarlar.
-Diktatörler bütün güvenlik güçlerinin başına en güvendikleri yakınlarını getirirler.
Bunun son örneğini Beşar Esad’ın kardeşinin Suriye Ordusunun tepesinde olmasıdır.
“Demokrasi ve hukuku içselleştiremeyen”, ”muhalefetle eşit yarışmayı kabul etmeyen diktatörler” er-geç iktidardan kanlı bir şekilde düşerler.
Bunu Irak diktatörü Saddam Hüseyin’de ve Libya diktatörü Muammer Kaddafi’de görmedik mi?
Diktatörler başarılı olmak için; “yabancı düşmanlığını hiç gündemden düşürmezler” çünkü yabancı düşman söylemi “halkı birleştiriyor.”
Her diktatör kendisi gibi ülkesini yönetmeyen komşu ülkelerini düşman ilan eder ve ülkemizi bölüp parçalayacakları propagandasını sürekli gündemde tutarlar.
Bunların başında Kuzey Kore diktatörü Kim JONG-un; “dünyada kendi ülkesinde insanlar kadar mutlu ve huzurlu bir halkın olmadığını söyler.”
İkinci dünya savaşına kadar tek bir halk olan “KORE”; ayrıldıktan sonra Güney Kore ve Kuzey Kore olurken,K.Kore diktatörü G.Kore ile hiçbir konuda ittifak yapmadı.
“Usta dikatörler emrinde olanların ruhlarına sızmayı, yüzeyin altına işleyip ülkenin en uzak kişilerine kadar yayılmayı da başarıyorlar.”
Baba mirasını sürdüren diktatörleri hatırlatalım;
Bunlardan birisi baba Esad öldükten sonra Beşar ESAD 2000 yılından 8 Aralık 2024 Tarihine kadar yönetimde kaldı ve üçüncü kuşağına diktatörlüğünü teslim etmek nasip olmadı.
Babadan geçen diktatörlüğünü sürdürenlerden birisi de 1999 yılından beri ülkenin başında olan Ürdün Kralı Abdullah, şimdilik diktatörlüğünü sürdürüyor.
Birde bizim kankamız olan “iki devlet tek millet” hamasetiyle babadan kalan yöntemle ve sözde seçimle gelen diktatörlüğünü, 2003 yılından beri sürdüren Azerbaycan devlet başkanı İlham Aliyev’dir.
Babadan gelen diktatörlüğün daha uzun ömürlü olduğunu görüyoruz…
Diktatörlerin sürüsüne bereket.
Suudi Arabistan, Körfez Arap ülkeleri ve onlarca ülke “MONORŞİ” ile ülkelerini yönetiyorlar, muhalefeti de rejim karşıtı ilan ediyorlar.
Birde secimle iktidara gelip milli iradeyi yok sayanlar var…
Seçimle iktidara gelseler de, demokrasiyi gidecekleri yere kadar bir tramvay olarak görüp, sivil darbe yapanlar da az değil.
Diktatörlerin ipliğini pazara çıkartan ve robot resmini yansıtan, benim de yukarıda özetlediğim Norveçli Gazeteci Mikal HEM’in “Siz de bir ”DİKTATÖR” olabilirsiniz” adlı eserini okumalarınızı öneririm.
Diktatörlerin değişmez düşmanları muhalefettir, her ülkede bir iktidar vardır ama muhalefet yoktur.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYADevlet, Komün ve Demokratik Sosyalizmin İnşası; Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu... 14.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025