Mehmet TIRAŞ
Bu kadarda olmaz diye düşünmeyin; kaçak Ak Saray konusunda Erdoğan kendine bağladığı yargıdan haber yasağı çıkartırsa kimse şaşırmasın..
Çünkü 17/25 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra yargıya yapılanın bir darbe olduğunu Başbakanın baş danışmanı Etyen Mahçupyan’da itiraf etti: ”AKP’e 17/25 Aralık’ta hukukun dışına çıktı demesi” başlı başına bir suçtur.
Artık yolsuzluk ve rüşvet öyle boyutlarda ki;AKP’nin parti müftüsü bile rahatsız olmuş dayanamayıp itirafta bulunuyor; AKP’nin üst ve alt kadrolarında iyi insanlar da var ama yolsuzluğun olduğunu yazmak zorunda kalıyor. Yandaş tetikçi yazarlar da bu parti müftüsünü referans göstererek AKP yolsuzluğun üstüne gitsin demiyor da; yolsuzluğun önü alınmalı gibi imalı mesajlar veriyorlar.
Bir devlet, hukukun dışına çıkmışsa o devlet demokratik bir ülke kriterleriyle değerlendirilemez ve yolsuzluğun,rüşvetin de önü alınamaz.
Türkiye’de hukuk bay pas edilmiş ve zor oyunu bozar kuralı işliyor..
Artık Türkiye’de hukuk diye bir şeyin olmadığına ve mahkemelerin vereceği her kararın uygulanması değil de uygulanmaması tartışılacak. Çünkü toplum ikiye bölünmüş yargı konusunda bu çok tehlikeli bir durum; bunun somut örneği ise kaçak bin odalı Ak Saray binasıyla ayyuka çıkmış durumda.
Kaçak bin odalı Ak Saray için mahkemenin verdiği karar ve uygulanmaması balık baştan kokar sözü fiilen işliyor; yargının her aldığı kararlar artık tartışma konusu oluyor toplumun her kesiminde.
Onun içinde, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu için TBMM’de kurulan komisyonun mahkemeden çıkarttığı yayın yasağına; yandaş medyanın dışında gazetecilik görevini yapan medya ve muhalefet partileri bu yasağa uymayacaklarını açıkladılar.
Yayın Yasağına baş vurması AKP’nin yeni baş vurduğu bir durum da değil.
İşte AKP’ ’e son 5 yılda tam 149 konu da yayın yasağı getirmiş.
Getirdiği yasakların sayılarını yıllarına göre verelim:
2010 yılında 4,2011’de 36,2012’de 43,2013’de 42 ve 2014 yılının son altı ayında 24 olmak üzere toplam yayın yasağı getirdiği sayı 149.
AKP’nin Yayın yasağı getirdiği davalardan birisi askeri savaş uçaklarıyla 34 kişinin öldürüldüğü Uludere katliamı,Deniz Feneri davası,3 Temmuz olarak tarihe geçen futboldaki Şike davası,17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet davası; aynı zamanda yargıya yapılan bir darbedir bu dava..17/25 Aralık davası eski dört bakan ve Erdoğan’ın oğlunun da içinde olduğu havuz medyasını oluşturan, ihale üzerinden zenginleşen müttehitlerden tutun da, Erdoğan’ın oğlu ve yakınlarının yönettiği TÜRGEV vakfına yatırılan milyon dolarları kapsıyor. Yine ,Adana’da MİT Tırlarının aranması, Reyhanlı’da bombalı araç saldırısında ölen 53 kişi olayı,6/7 Ekim Kobani destek eylemlerinde Bingöl’de iki polis şefinin öldürülmesi, Musul’daki 49 elçilik elemanlarının IŞİD tarafından kaçırılması ,Musa Anter cinayetindeki Jitem listesinin açıklanmaması,Dışişleri Bakanlığındaki toplantının ses kayıtlarının sızdırılması, gibi bir dizi davaların haber yapılması ve yorumda bulunulması kısaca kamuoyunun haber alma özgürlüğünün engellenmesidir bunlar.12 Eylülden sonra ilk defa böyle bir yayın yasağının uygulandığı bir süreci yaşıyoruz bu gidişat,demokrasiyi tek adam diktatörlüğü için kullanan rejim olarak karşımıza çıkıyor.
Erdoğan, ne zaman bir sorunu çözmekte veya bir olayı aydınlatmakta zorlansa; kestirme yol olarak hemen bir yargı kararı çıkarttırıyor ve o konun kamuoyunun bilgilenmemesi için medyaya yayın yasağı getiriyor.
Artık Erdoğan’ın demokrasinin kuvvetler ayrılığı ölçülerinde bir ülke yönetme diye anlayışı yok;gündeme sık getiriyoruz ama bir daha hatırlatalım, onun tek sığındığı, benim milletim sandıktan bana yetki verdi,ben ne yaparsam destekliyor, mahkemenin kararlarına da, medyanın haberlerine de ve muhalefetin itirazını itibar etmiyor diyerek; millî irade gibi faşist Hitler’in ideolojisini çağrıştıran bir mantalite içerisinde.
Kaçak bin odalı Ak Saray orada durdukça veya yargının verdiği karar uygulanmadıkça; bu ülkede hukuk kuralı ve yargı kararları hep tartışma konusu olmaya devam edecek; çünkü yargı kararları Erdoğan’ın beğenip beğenmemesine bağlı işlediği sürece; belirsizlik ülkeyi kaos ortamına itecek bunun çıkış yolu;AB standartlarında yöneten ve yönetilen çağdaş bir demokrasiden geçiyor.
Erdoğan’ın mahkeme kararlarını uygulamaması ve tanımaması,harcamalarını denetlettirmemesi; yeminine sadık kalmayarak tarafsızlığını yitirmesinin ardından; artık Erdoğan’ın meşruluğu kamuoyunda tartışmaya açılacak gibi gözüküyor.
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025