Mehmet TIRAŞ
Başta şunu söyleyelim AKP’nin 5 Şubat 2016 Tarihinde Mardin’de adına “Kardeşlik buluşması” verdiği on maddelik master planı, kıymasız köfte, yumurtasız omlet yapmaya benziyor.
Gerçek özgürlüğün sahipleri olan meşru zeminlerde Kürtleri TBMM’nde temsil eden HDP’nin yok sayıldığı; Kürt sorununu çözmek için silahla devletin karşısına çıkmış ve 32 yıldır güvenlik güçleriyle çatışan, Kürt halkından destek gören,on bin orduyla savaşan PKK’yı yok sayarak, Kürtlerin muhatap alınmadığı ve yok sayıldığı,on maddelik master planıyla mı, bu savaşı sonlandıracaksınız?
PKK, iki buçuk milyon oy veren bir Kürt seçmen kitlesinin üzerine oturmuş ve destek gören, Kürtlerin içinden çıkmış,Kürtlerin Ordusu olarak görülen bir örgüt. Bu gerçeği görmeden sorunun etrafında dolaşmanın bir anlamı yok.
PKK’nın 2.5 milyon oyu afaki bir rakam değil,seçim barajını aşmak için iki dönem bağımsız milletvekili listesiyle seçime girmiş ve kazanmış, TBMM’de grup kurmuş bir güce sahip;ve bu oyu da Yüksek Seçim Kurulu(YSK) tarafından teyit edilmiştir.Nasıl bir tane terörist kalmayana kadar operasyona devam edeceksiniz,temizlik yapacağım deme cesaretini nereden alıyorsunuz,iki buçuk milyon PKK’ya oy veren seçmen on milyon nüfusa tekabül eder.
HDP’ye gelince; 7 Haziran’da girdiği seçimde yüzde 13 ile 6 milyon,1 Kasım seçiminde de yüzde 11 oy ile 5.5 milyon seçmenin oyunu almış,parlamentoda üçüncü parti olarak temsil edilen bir partiye, terör örgütünün Parlamentodaki uzantısı diyerek ve yok sayarak, kardeşlik projesini nasıl hayata geçirecek ve Kürt sorununu çözeceksiniz?
On maddelik planın içinde bir cümle şöyle dursun, bir kelime olarak bile Kürt sözcüğü, temel hak ve özgürlükler geçmediği gibi hukukun esamisi yok.
Birde Davutoğlu elinde silah olanla masaya oturmayız diyor.
Silahsız savaşan örgüt mü var?
Savaştığın kesim silahsızsa sen niye barış görüşmesi yapasın ki!.
Oslo sürecinden bu tarafa on yıldır görüştüğün örgütün (PKK’nın) elinde silah yok muydu?
TBMM’in de 59 milletvekiliyle Kürtlerin büyük bir kesimini temsil HDP ve 103 Belediye Başkanlığını kazanmış,kazandıkları il ve ilçelerde ortalama yüzde 75 ile seçim başarısı olan bir partiyi muhatap almamak, aslında kardeşlik projenizi ciddiye alınmamasını gösteriyor. Adına ‘kardeşlik buluşması’ verdiğiniz on maddelik master planınız ,iki gün sonra Davutoğlu tarafından adı değiştirilerek “Birlik, demokrasi ve huzur planı” oldu.
Günlerdir başta savaşın sürdüğü bölge de insanların umudu olan AKP’nin kardeşlik projesi deyim yerindeyse “dağ fare doğurdu.”
Nasıl dağ fare doğurdu demezsiniz ki, yıllardır süren bin yıllık kardeşlik geyiği bir daha gündeme geldi ve “kardeşlik buluşması” olarak karşımıza çıktı.
Davutoğlu Mardin’de ki toplantıda, Kürtler’de karşılığı olmayan söylem ve Kürtleri temsil etmeyenlere hitap etti .
2002 yılına kadar Güneydoğu için tam 17 paket açıklanmış ve hepsi de fiyaskoyla sonuçlanmış.Çünkü açıklanan paketlerin hepsi güvenlik öncelikli, demokratikleşme ve Kürtlerin demokratik haklarını yok sayan paketlerdi;AKP’de on maddelik master planıyla bu yolu seçti.
Bir kere Kürtler bin yıllık kardeşlik lafından da nefret eder oldular.
Kürtlerin istedikleri çok açık ve net “biz evrensel vatandaşlık hukuku istiyoruz.”
Artık hamasetten başka bir işe yaramayan AKP’nin manileştirdiği; aynı dağın yeliyiz/aynı bağın gülüyüz/ aynı safa duruyoruz/ aynı duaya el kaldırıyoruz, doğaçlamalarla bu sorun çözülmüyor.
On maddelik Master planın da gerçekten dişe dokunur ve üstünde durulacak ve tartışılacak bir tane maddesi yok.
-Millet ile devlet arasındaki farklar kalkacak, birleştirici anlayış yerleştireceğiz.
“Sormazlar mı adama on dört yıldır iktidarda olan kim; yeni mi farkına vardınız da millet ile devlet arasında farkı kaldıracaksınız.” Güldürmeyin insanı.
-Kamu düzen inşası,kamu düzenini engelleyeni etkisiz hale getireceklermiş ve engellenecekmiş.
“Sanki AKP kamu düzenini düzenlemişte toplum karşı çıkmış, bu kadar komik açıklamalar olur mu?”
-Demokratik reform süreci varmış ta Kürtler bunu kullanmıyorlarmış.
Kürtlerin Ana dilde eğitim talebini yok sayacaksınız, güvenlikçi politikalarınızla da demokratik talepleri asker ve polisle operasyon yaparak bastıracak, şiddet kullanıp insanları iki aydan fazladır evlerine hapsedeceksiniz, sokağa çıkanları da kurşunlayarak veya gözaltına alarak tutuklayacaksınız,ardından da; bunun adına da “devlet -millet buluşması kamu düzenini sağlama” diyeceksiniz.
Sokağa çıkma yasağı ilan ettiğiniz şehirlerde yaralıları hastaneye taşıtmıyor, cenazeleri yakınlarına teslim etmiyor ve defin işlemleri yaptırmıyor,yaptırmadığınız gibi nasıl öldürüldüğü bilinmeyen bir kadını çırılçıplak soyarak sokağa atıp fotoğrafını çekerek sosyal medya üzerinden servis edilmesinde,bu insanlık suçu karşısında sesiniz soluğunuz çıkmıyor?
“özgür basını olmayan,özgür düşüncenin ifade edilmediği,bağımsız ve tarafsız bir yargısı devre dışı bırakılan ülkenin, kendini övme ve başkalarına bir şey öğretme hakkı yoktur.”
Bunların yaşandığı yerde, açıkladığınız hiçbir paket ve planların iç ve dış dünyada demokrasi güçlerine inandırıcı gelmez.
Gerçek özgürlüğün sahiplerini muhatap almadan ne plan yaparsanız yapın sorunları çözemezsiniz.
Güneydoğu’da sürem savaşın adı bir Kürt sorunudur muhatabı da Kürtlerdir ve siyasi bir sorundur.
Başbakan Davutoğlu: ”Elinde silah olanla barış olmaz” diyor. Savaşan insanların elinde silah olmaz mı?Barış, savaş yapanların arasında yapılan bir anlaşma olduğunu birileri başbakana anlatmalı.
Kiminle savaşıyorsanız onunla barışacaksınız.
Ülkeyi demokratikleştirmeden Kürt sorununu çözemezsiniz.
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025