Roni MARGULIES
İnsan iyi bir yaratık mıdır, kötü mü?
İnsanın doğal hâli, yani eğitim, kültür, aile ve toplumun etkileri devreye girmeden önceki hâli nasıldır? İnsan hayatı İngiliz filozof Thomas Hobbes’un 17. yüzyılda savunduğu gibi tüm bireylerin tüm bireylere karşı savaş halinde olduğu, “yalnız, yoksul, kötücül, hayvanî ve kısa” bir şey midir? Yani homo homini lupus mudur? Yoksa, tam tersine, doğal hâlinde insanın tanımlayıcı özellikleri merhamet, işbirliği, yardımlaşma, diğerkamlık (altruism) ve empati midir?
Bu soru şimdilik şurada dursun, devam etmeden önce geçen hafta yayınlanan bilimsel bir araştırmanın sonuçlarını aktarayım size.
Harvard ve Duke üniversitelerinde ders veren Dr. Rachna Reddy ile Michigan üniversitesinden Prof. Henry Wellman’ın yürüttüğü araştırmada, yaşları 2 ile 4 arasında olan 97 çocuk ve Fiona, Henry ve Seymour adlı üç sevimli köpek yer alıyor. Köpekler üniversitenin laboratuvarında bir tel örgünün öte yanında, çocuk bu yanında. Çocuğun olduğu tarafa köpeklerin isteyeceği fakat erişemeyeceği bir gıda veya oyuncak konuyor.
Köpek gıda/oyuncakla ilgilenmezse çocukların dörtte biri yine de gıda/oyuncağı alıp köpeğe veriyor. Köpek ilgilenir, gıda/oyuncağa ulaşmaya çalışır, ağlaşırsa, çocukların yarısı köpeğe yardımcı oluyor, gıda/oyuncağı telin üzerinden köpeğe veriyor.
İki sonuç çıkarıyor araştırmacılar. Birincisi, iki üç yaşında çocuklar bile bir başka canlının (üstelik insan bile olmayan, başka türden bir canlının) ne istediğini anlayabiliyor. İkincisi ve daha önemlisi, hiçbir karşılık beklemeden o başka canlıya yardım ediyorlar.
“Çok küçük çocukların zor durumda olan insanlara (o kişiyi tanımıyor da olsalar) yardım etmek için çabaladığını uzun zamandır biliyoruz. Başka türler için de aynı şeyin geçerli olduğunu göstermiş olduk şimdi” diyor Prof. Wellman.
Burada altı çizilmesi gereken şu: Çocuklar okul yaşında değiller, okula gitmemişler; konuşmaya başlayalı çok olmamış, aileden öğrenme süreci daha henüz yeni başlamış. Yani sergiledikleri özelliklerin kaynağı (çok büyük ölçüde) toplumsal/eğitimsel değil, içgüdüsel. Nedir bu araştırmada sergiledikleri özellikler? Merhamet, yardımlaşma, diğerkamlık, empati.
Bebeklerin öğrenim sürecinin öncesinde yaygın olarak yaptıkları, “içgüdüsel” gibi görünen şeyler, “insan doğası” diye düşünebileceğimiz şeyler, ancak evrim sürecinden kaynaklanıyor olabilir.
Evrim sürecinin nasıl işlediğini en basit şekliyle hatırlayalım. Her canlı üreyerek genlerini çocuklarına aktarır. Zaman zaman bu aktarma sürecinde “fotokopi hataları” (mutasyonlar) olur. Mutasyonların büyük çoğunluğu hiçbir şeyi etkilemez, ama bazıları olumsuz, bazıları da olumlu sonuçlar doğurur. “Olumsuz” şu anlama gelir: Mutasyonla farklılaşmış olan gen, canlının yaşamasını veya üremesini engeller. Bu durumda, o gen zaten yeni kuşaklara aktarılamaz ve yok olur. “Olumlu” bir mutasyon ise, canlıya bir avantaj verir, daha uzun yaşamasını ve daha çok üremesini sağlar. (“Avantaj” örneği olarak, bir böceğin renk değiştirerek düşmanları tarafından daha zor görünür olmasını veya güçlenerek rakiplerini daha sık mağlup edip dişilere daha sık erişim sağlayabilmesini düşünebiliriz.) Burada kilit kavram, daha çok üremek ve dolayısıyla farklılaşmış olan (avantajlı) geni daha çok çocuğa aktarmaktır. Bu gene sahip olanlar hep daha çok üreyebildiği için, zaman içinde nüfusun bütünü bu gene sahip olacaktır. Bu durumda, doğal seçilim bu geni “seçmiştir” deriz. Gerçekte kimse hiçbir şey seçmiş değildir elbet, doğal ve mekanik bir süreç işlemiştir; “seçilim” kelimesini sadece ifade kolaylığı nedeniyle kullanıyoruz.
(Uzun bir parantezle şunu da vurgulamak gerek: Göz veya saç rengi, boy uzunluğu/kısalığı, kalıtımsal hastalıklar gibi bazı fiziksel özellikler dışında, hiçbir gen hiçbir özelliği bire bir belirlemez. Genler böyle çalışmaz. İyilik geni, hırsızlık geni, çalışkanlık geni, eşcinsellik geni yoktur. Süreç çok daha karmaşıktır. Dahası, genler canlıya belli eğilimler verir, bu eğilimlerin gerçeğe dönüşüp dönüşmemesini, az veya çok dönüşmesini, nasıl dönüştüğünü, canlı ile çevresi arasındaki etkileşim belirler. Kısacası, canlıyı sadece genleri değil, sadece çevre değil, ikisi birden belirler.)
Yukarıda aktardığım deneyin sonuçları, Prof. Wellman’ın belirttiği gibi, daha önce sadece insanlarla yapılmış pek çok deneyin sonuçlarını teyit ediyor.
Biri şöyle: Üç yaşında iki çocuk merdivene benzer bir yapıya tırmanarak tepedeki birer ödüle ulaşacak. Ama ödülü alabilmeleri için ikisinin de tepeye varması gerek. Yolun yarısında beklenmedik bir şekilde çocuklardan birine ödülü veriliyor. Çok büyük çoğunlukla, ödülünü alan çocuk öbür çocuğun da ödül alabilmesi için tepeye kadar tırmanmaya devam ediyor. Çıkarılacak sonuç: Çocuklar daha üç yaşında ortak hedef ve işbirliği, yardımlaşma kavramlarını anlıyor.
Max Planck Enstitüsü Evrimsel Antropoloji bölümü yöneticisi Michael Tomasello şöyle yazıyor: “Bir yaşından üç yaşına kadar çocuklar, kültürel geleneklere ve dile bağlı olmayan bir şekilde [yani öğrenilmiş değil, içgüdüsel bir şekilde], başkalarıyla işbirliği içeren faaliyetlere giriyor. Çocuklar, ortak bir hedefi koordine edebiliyor, herkes ödüllendirilene kadar ortak hedefe odaklanabiliyor, başkalarının da ortak hedefe odaklanmasını bekliyor, işbirliğinin getirdiği ortak kazanımları eşitçe paylaşıyor, işbirliği içeren faaliyetten ayrılmaları gerektiğinde izin istiyor, bu faaliyette kendilerinin ve ortaklarının işlevini anlıyor ve hatta gerektiğinde işlevini yerine getirebilmesi için ortaklarına yardım ediyor.”
Bütün bu özellikler aile-toplum-eğitim yoluyla öğrenilmediğine göre, avantajlı oldukları için doğal seçilim tarafından “seçilmiş” ve insan doğasının birer parçası hâline gelmiş olmaları gerek.
Demek ki, başta sorduğumuz soruyu şimdi cevaplayabiliriz.
Evet, doğal hâlinde insanın tanımlayıcı özellikleri merhamet, işbirliği, yardımlaşma, diğerkamlık ve empatidir. Şempanze ve bonobolardan yunuslar ve kurtlara kadar, toplum hâlinde yaşayan tüm canlılar için bunlar avantajlı ve olmazsa olmaz özelliklerdir.
İnsan kötü, bencil, şiddete düşkün bir hayvan değil, toplumsal yaşamın yontup şekillendirdiği iyi ve sosyal bir hayvandır, sosyalizm için biçilmiş kaftan bir yaratıktır.
Yazarlar
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023