Roni MARGULIES
Nasıl da sevindiler! Ay ne kadar sevindiler!
Allah’ın Türk’ü sevdiği, hatta belki bizzat Türk olduğu ve Kürtlerden pek de hazzetmediği kanıtlandı ya, ay ne çok sevindiler!
Bazıları açık açık, göstere göstere sevindi.
Çoğu bu sevincini saklamaya çalıştı. Koca koca gözyaşları döktü, ağıtlar yaktı. Fırsat bu fırsat, kardeşlik ve sevgi edebiyatı yaptı.
Ama bu edebiyat yapılırken, “Yardım edelim, sevgili vatandaşlarımız zor durumda” diye bağırılırken, ifade edilmeyen “Evet, biliyoruz, onlar Kürt, ama yine de yardım edelim” kelimeleri de kolayca duyuluyordu.
“Evet, onlar nankör, onlar iyilikten anlamaz, ama yine de yardım edelim, büyüklüğümüzü gösterelim” kelimelerini duymak da, yüksek sesle ifade edilen kelimeleri duymak kadar kolaydı.
Açıkça sevinen habis mağara adamları da, sevincini gizleyen ağırbaşlı mağara adamları da aynı şeyi dile getirmiş oluyor, farkında bile değiller.
Kürtleri ayrı olarak gördüklerini, depremin vurduğu bölgeyi memleketin geri kalanından ayrı bir bölge olarak gördüklerini, farkında bile olmadan, itiraf etmiş oluyorlar.
Kürtleri “normal” vatandaş olarak değil, Türklerin abiliği, hamiyeti ve iyiniyeti sayesinde yaşayan alt-vatandaşlar olarak gördüklerini itiraf etmiş oluyorlar.
Atv’de geçen gün Müge Anlı’nın Tatlı Sert programını kaçırmış olabilirsiniz.
Kuaförüne bir haftada verdiği para Van’da dört çocuklu bir aileyi altı ay geçindirebilecek olan Müge Hanım, Cumhurbaşkanı veya Genelkurmay Başkanı edasıyla stüdyoda kırıtıyor. Kızgın olduğunu anlıyoruz. Şöyle diyor:
“Canımız istediği zaman boyna taş atıyoruz, kuş avlar gibi dağlarda vuruyoruz, sonra bir şey olduğu zaman ‘Haydi Mehmetçik gelsin, haydi polis gelsin’ diyoruz. Biraz da dengeleri kuralım [manikürlü sağ elinin başparmağı ve işaret parmağıyla denge işareti yapıyor]. Böyle zor günlerde ‘Ah canım cicim’. Sonra kuş avlar gibi avlamayalım bunları. Bu kadar öyle, biraz da insanlar hadlerini bilsinler!..”
Bu noktada, stüdyo konuğu olduğunu tahmin ettiğim, kim olduğunu bilmediğim ama görünüşüne bakılırsa sirk çalışanı veya bir komedi dizisinde oyuncu olan uzun beyaz saçlı, büyük şapkalı kişi araya giriyor, “Devlet olmak gerçekten kolay bir olgu değil, ama KCK olup da devletiz diye oraya gittiği zaman, bugün göstersin eğer en ufak bir etkinliğini, değil mi?” diyor.
(Türkçesine bakılırsa, belki de yabancı bir dizide oynuyordur, emin olamadım.)
Müge Hanım ağırbaşlı bir sunucu olarak derin bir iç çekiyor, “Ahhh ah, çook söylenecek şey var da...”diyor.
Aynı gün, bir başka kanalda, Habertürk’te, sunucu Duygu Canbaş, “Deprem Doğu’da da olsa, Van’da da olsa üzülüyoruz” diyor!
Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De girişiminin açıklaması şöyle:
“İki ulusal tv kanalında depremin kurbanlarına yönelik tavır, depremde hayatını kaybeden yurttaşlarımızın etnik kimliklerine yapılan negatif vurguyla birlikte depremin ‘İlahi adalet, Allah’ın Kürtlere gazabı’ olduğunun ifade edilmesi ve bunun gibi ‘intikam’ içerikli söylemler, tehlikeli ve endişe vericidir.
Daha da endişe verici olan, bu gibi ırkçı ve nefret içerikli söylemlerin, geniş kitlelere ulaşan yayın ağlarında bizzat program sunucuları tarafından tekrarlanmasıdır.
Bu bağlamda Habertürk sunucusu Duygu Canbaş’ı ve Atv’de program yapan Müge Anlı’yı insanlık dışı ifadeleri sebebiyle kınıyor, halkı kin ve nefrete teşvik eden bu gibi ırkçı ve ayrımcı söylemlere asla hoşgörüyle yaklaşılamayacağının altını çiziyoruz. Bu gibi söylemlerin TCK Md. 216 /1 ve 2 ile RTÜK Kanunu 4/b fıkrası çerçevesinde suç olduğunu hatırlatarak RTÜK ve ilgili yayın kuruluşlarını gereğini yerine getirmeye çağırıyoruz.”
Şikâyetçi olmak isteyenler www.rtuk.org.tr/sayfalar/GorusOneri.aspx adresine ulaşıp “Görüşleriniz” bölümünde tepkilerini dile getirebilir. Şikâyet bölümünde karşınıza çıkacak olan kısım için gerekli bilgiler şöyle: Kuruluş adı: ATV, Program adı: ‘Müge Anlı ile Tatlı Sert’, Yayın tarihi: 24 Ekim 2011, Yayın saati: 10:00.
Düşüncelerini bizzat Atv’ye iletmek isteyenler için, müşteri hizmetlerinin telefon numarası 0216-474 2020.
Memlekette bu tür görüşlerin ifade edilebileceği bir ortam yarattığı için hükümeti şikâyet etmek isteyenlerin nereye başvurması gerektiğini bulamadım.
Kendiniz bulursunuz artık.
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023