Roni MARGULIES
|
||
![]() Bugün sözü Enver Behnan Şapolyo, Behçet Kemal Çağlar ve Faruk Nafiz Çamlıbel Beylere bırakır, bayramınızı kutlarım: 29 Birinci Teşrin 1933 Pazar sabahı idi. Gün doğmadan bütün mahallelerde çalınan davul sesleri bütün Ankara halkını uyandırdı. Halk akın akın sokakları dolduruyor, herkes büyük caddelerden istasyon arkasında hazırlanmış olan geçit resmi meydanına gidiyordu. Türk milleti, milli hakimiyetine dayanarak kurduğu cümhuriyetin onuncu yıldönümüne açık alınla hür ve müstakil ve birçok kazançlarla çıkıyordu. Bütün ruhlarda aynı heyecanla çarpan bir sevinç, bir galeyan vardı. Yenişehir’e kadar kırmızı zemin üzerine beyaz renkle yirmişer metre uzunluğunda dövizler yazılmış, cadde ve sokaklarda evlerin boş duvarları afişlerle kaplanmıştı. En ufak evden en büyük apartmanlara kadar binalar donanmış, Türk bayrağı her tarafta dalgalanıyordu. Halk dövizleri okuyarak geçiyordu: “Türk vatanı bölünmez bir bütündür.” Daha ötede: “Türk ordusu, milletin özüdür.” Gene bir tanesi: “On yıllık cümhuriyet, Türk’ün engin gücünü tanıtır.” Hakimiyeti Milliye meydanında kırmızı zemin üzerine beyaz yazı ile: “Gazi, en güçlü bir tarihin en genç bir iradesidir.” Bir sel gibi neşe içinde bir insan akını, Meclis’in önünden istasyon caddesini takiben geçit meydanına gidiyordu. Halk dokuzda meydanda toplanmış olacak, saat onda geçit resmi başlayacaktı. Her tarafta bir sükûn, intizamın varlığına delalet ediyordu. Meydanın dört tarafında şehirli, köylü, mebus, memur, işçi hep yaya olarak Cümhuriyet meydanına akıyor, bu meydanı dolduruyordu. Türk milleti bu kadar içten, bu kadar ülkülü bir bayramı bir bütünlükle daha tatmamıştı. On yıldan beri Cümhuriyetin akıllara sığmayacak kadar yaptığı inkılâpları gören ve onun içinde yaşayan halk, bugün coşuyordu. Çocuklar elele tutuşmuşlar, hep bir ağızdan On Yıl Marşı’nı söylüyor, delikanlılar ise mukaddes bir vazifeye gider gibi, vakur ve ağır yürüyüşlerle ilerliyorlardı. Milli savaş günlerinde omuzlarında orduya mermi taneleri taşıyan al yanaklı, şalvarlı kadınlar, ellerinde Fırka bayrağı taşıyan çocuklarını, avuçları içinde tutularak ilerliyorlar. Büyük Gazilerini ve Gazi ordularını görmeğe koşuyorlardı, binlerce insan coşkun bir içle inananların hızıyla koştular. Nihayet bu meydan saat onda insanla dolmuştu. Reisicümhur Hazretleri, Heyeti Vekile azası, sefirler, ecnebi misafirler, mebuslar, harp malûlleri, baremin dördüncü derecesine kadar devlet memurları ve matbuat için tribünler yapılmıştı. Tribünler taflanlar, duvar ilanları ve dövizlerle süslenmişti. Radyo ile geçit resmindeki bütün nutuklar, bütün memlekete verilmek üzere tertibat alınmıştı. Geçit resmine akın akın insan geliyor. Tahminen sahada 80.000 insan vardı. Büyük insan kalabalığı o kadar intizam ve sükûnetle duruyordu ki, Türk milletinin nizamseverliğine ve ruhi sekinetine en güzel bir misal teşkil ediyordu.. Güneşli bir hava. Saat on. Bütün kalpler, heyecanla dolmuş Gazi’sini bekliyor. Bütün gözler Gazi’nin yolunda. Aynı heyecanla bir tek kalp gibi, onun uğruna çarpıyor. Birdenbire 80.000 insan bir elektrik cereyanına tutulmuş gibi, içinde birikmiş heyecanla sarsıldı. Korna sesi. İki otomobil Onyıl Takını geçti. Gazi’nin otomobili ilerliyor. Meydana toplanmış binlerce halk bir dağdan yuvarlanan çığ gibi, birbirini parçalarcasına bir deniz dalgası gibi, otomobilin çizdiği yolu takip ediyor, halk beraber koşuyordu. Matbuat tribününün önünden geçerken: “Yolundan dönmiyeceğiz!” Bu sese Mebuslar tribünü de iştirak etti. Mebuslar da: “Varol Gazi, yolundan dönmiyeceğiz!” diye bağırıyordu. Nutku müteakip, Onyıl Marşı başladı. Binlerce insan hep bir ağızdan: Türküz, bütün başlardan üstün olan başlarız Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız. |
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023