Ümit KARDAŞ
Yürütmeyi tek başına temsil eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmayı gerekçelendirirken iç hukuktaki mevzuatın kadını korumada yeterli olacağını vurguladı.
İstanbul Sözleşmesi’nin şiddeti önleme, koruma, ceza yargılaması ve politikası ilkeleri bakımından toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı bir şemsiye oluşturduğu, çatı görevi gördüğü açık. Nitekim Sözleşme, 6284 sayılı yasanın hazırlanması ve kanunlaşması bakımından zorlayıcı bir referans oldu. Sözleşme, kadının güçlendirilmesi, toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin önlenmesi, etkin yargısal süreçlerin yürütülmesi, destek ve koruma mekanizmalarının oluşturulması konularında sözleşmeye taraf devletlere yol haritası çizmekte.
6284 sayılı kanun temelini İstanbul Sözleşmesi’nden alırken, gerekçesinde Sözleşme’ye atıflar içermekte. O halde iç politik çıkarlar dışında bu sözleşmeden çekilmenin hiçbir anlamı ve yararı bulunmamakta. Daha önce belirttiğimiz gibi sözleşmeden çıkma kararı fonksiyon gaspı nedeniyle hukuki anlamda yok hükmünde.
Ayrıca AİHM kadına şiddete ilişkin kararlarında BM bildirgesi, İnter-Amerikan sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi’nin ortak yaklaşımını benimseyen kararlar vermekte. Anayasa Mahkemesi de Sözleşme’ye referans vererek bu Sözleşme’nin şiddet mağduru olan kadın ve çocukları etkin biçimde korumaya yönelik olduğuna ilişkin vurgu yaptı.
6284 sayılı kanun evli olmayan bireyleri de koruması, şiddet uygulayan kişinin ve şiddetin tanımının genişletilmesi ve önleyici, koruyucu tedbirleri içermesi gibi birçok iyileştirmeyi kapsamakta. Ancak 4320 sayılı kanunun uygulama sürecinde ortaya çıkan aksaklıklar halen geçerli. Bu da sorunun kanun temelli olmaktan çok zihniyet sorunuyla ilgili olduğunu, bu konudaki kurumlaşmanın ve uygulamaların da yetersiz kaldığını göstermekte. Çünkü Türkiye bu konuda en olumsuz noktadaki yerini korumakta.
Uygulamada ortaya çıkan tebliğ sorunu, infaz sorunu, altyapı yetersizlikleri, delillerin değerlendirilmesi meselesi, uygulayıcıların farklı yorumlara dayalı uygulamaları gibi sorunlar bu kanunun etkili bir şekilde hayata geçirilmesini engellemekte.
Uygulayıcıların yetersizliğini ortadan kaldırmak için kadına yönelik şiddet alanında çalışan tüm meslek gruplarına ve özelde 6284 sayılı Kanun’un uygulanmasında önemli rol oynayan hâkim, savcı ve avukatlara yönelik meslek içi eğitimler verilerek bu alandaki uzmanlığın geliştirilmesi gerekmekte.
Bu konuda gelişme sağlanabilmesi için Türkiye’nin toplumsal-ekonomik-kültürel yapısının da değişmesi gerekmekte. Kadın-erkek eşitsizliğinin ortadan kaldırılabilmesi ve kadına yönelik şiddetin önlenebilmesi için kadınlara ve erkeklere yüklenen toplumsal-ekonomik cinsiyet rollerinin değişmesine ilişkin politikalar geliştirilmesi önem göstermekte.
Erkeklik, sürekli başka konumların ne olması gerektiğini belirleme hakkını kendi elinde tutan ve bu sayede kendi bulunduğu konumu sorgulama dışı bırakan bir iktidar odağı. Bunun için bu egemenliğe karşı farklı duruş sergileyebilecek farklı erkeklik deneyimlerini açığa çıkartmak, bu farklı deneyimlerin nasıl oluştuğunu anlamak gerekir.
Sorunun sadece 6284 sayılı kanunun metin olarak var olmasıyla çözülemeyeceği ortada. Kanunun ve ilgili mevzuatın nasıl hayata geçirildiği, destekleyici altyapı kurumlarının inşa edilip edilmediği, uygulayıcıların, özellikle hakim ve savcıların zihniyeti, bütçeden ne kadar kaynak ayrıldığı hususları çözümün belirleyicisi durumunda.
İstanbul Sözleşmesi, ilk kez psikolojik şiddet ve ekonomik şiddeti erkek şiddeti olarak tanımladı. Kadına yönelik şiddetin kadınlarla erkekler arasındaki tarihten gelen bir eşitsizliğin yansıması olduğuna vurgu yaparken de yapısal sorunlara işaret etmekte. Bu nedenle mücadeleyi ekonomik-siyasi-toplumsal alanda ve idari yapıda yani her alanda yaparak kadın erkek eşitliğinin sağlanması gerekmekte.
Yapısal sorunlar giderilmeye çalışılırken meydana gelen şiddet vakalarında mağdurların korunması, şiddeti uygulayanların kovuşturulması, gereken cezaların verilmesini sağlayacak yapıların acilen geliştirilmesi zorunlu.
İspanya’da uygulanmakta olan özel eğitimli 600 hakimin görev aldığı “Kadına Yönelik Şiddet Mahkemeleri” kurulması örnek alınabilir. Fransa’da olduğu gibi “Kadın-Erkek Eşitliğinden Sorumlu” bakanlık oluşturulabilir.
Kadına yönelik şiddetin çoğunlukla aile ve aileye yakın ilişkilerin içinde üretildiği gerçeği göz önüne alınarak kadın üzerinden muhafazakâr ve dini değerlerin yaygınlaştırılması değil, kadınların insan haklarından eşit bir biçimde yararlanabileceği ve güçlenebileceği imkanların sunulması sağlanmalı.
Tüm yaygın ve örgün eğitim müfredatının toplumsal cinsiyet ayrımcılığı içeren ifadelerden arındırılması ayrıca ilkokuldan başlayarak insan hakları ve ayrımcılık konularında zorunlu dersler konulması temelden atılması gereken adımlar.
Şiddete maruz kalan kadınlarla çocukları genel sağlık sigortasından yararlandırılması , ücretsiz kreş hakkı sağlanması önemli bir husus.
İstanbul Sözleşmesi'nin öngördüğü standartlarda hem kırsal bölgelerin, hem kentlerin ihtiyacını karşılamayı esas alan yaygınlıkta ve sayıda cinsel şiddet kriz merkezi açılmalı, bu merkezlerden göçmenler, mülteciler, engelliler yararlanmalı.
Engelli ve göçmen kadınlar ile LGBTİ+’ların farklı sorunlarına ilişkin politikalar geliştirilmeli, şiddeti önleme ve izlemede etkili ve sürdürebilir sığınak modelleri oluşturulmalı, ihtisaslaşmış acil şiddet yardım hattı kurulmalı. İnsan ticaretine maruz bırakılan kadınlara hizmet veren kadın örgütlerinin sığınakları için yeterli bütçe ayrılarak kapanan sığınakların yeniden açılması sağlanmalı.
Ayrımcılık yasağına ilişkin özel bir kanun çıkarılarak, LGBTİ+’lara ve ayrımcılığa uğrayan herkese karşı işlenen nefret cinayetleri başta olmak üzere tüm hak ihlallerini de kapsayacak şekilde bir düzenleme yapılmalı. Amerikan Hukuku’nda mağdurun ırkına, rengine, dinine, ulusal kökenine, cinsiyetine, cinsel tercihine veya özürlü olmasına dayanılarak uygulanan ve ölüm veya müessir fiil ile sonuçlanan şiddet eylemleri “nefret suçu” olarak ayrıca düzenlenmiş durumda.
Sonuç olarak, İkinci Dünya Savaşı sonrası “refah devleti”, 90’lı yılların Yeni Dünya Düzeni vaatleri ve günümüze kadar gelen neoliberal politikalar savaşsız, tam hak eşitliğine dayalı, çatışmasız ve şiddetsiz bir dünya sağlayamadı.
Bu sistemde yaşayan her insan hem cellat hem kurban olma potansiyelini taşıyor. Dünya ve Türkiye anomalilerle dolu bir cehennem. Medyanın büyük bir kısmı ise bu sapmaların üstünü örtüp gizleyerek gerçeklik yanılsaması yaratıyor. Öncelikle bu cehennemi sorgulamamız gerekiyor.
Küresel anlamda eril zihniyetin mağduru olan erkekler de var. Bu nedenle kadın ve erkeklerin dayanışma içinde küresel ve yerel mücadeleyi birlikte yapmaları gerekmekte. Çünkü toplum ancak o zaman özgürleşip demokratikleşebilir.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANBelediye başkanları ne yaptıklarının farkında mı? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan24 yıl sonra CHP’ye muhtaç hale gelmek… 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSeyfettin Çilesiz’in çilesi 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025