Akif BEKİ
Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalesini meşrulaştıran şey, PKK terörüdür. Operasyona muhalefetten verilen destek değil.
Ama Cumhurbaşkanı’nı yetkilendiren sınır ötesi tezkeresini onayladı diye CHP’ye kızanlar var.
Oysa, buna dayanak oluşturan terörün varlığını görmezden geldiği halde HDP’ye kızmıyorlar.
Rusya’yla ABD’nin müdahalelerine dayanak gösterdikleri şey de IŞİD terörü değil mi?
YPG’nin bugüne dek dayanıştığı yabancı kuvvetlere orada bulunma hak ve meşruiyetini sağlayan şey ne ise, YPG’ye karşı Türkiye’ye bu imkanı veren de aynı şey...
Taraf ve müdahil bütün harici güçlerin gerekçesi aynı. Sadece terör tanımı ve düşman örgüt tasnifleri değişiyor.
Deklare edilmiş şekliyle, görünüşte hepsini birleştiren amaç bir. Kendilerine tehdit algıladıkları terörü yenmek ve toprak bütünlüğünü koruması için Suriye’ye yardım etmek üzere oradalar.
Ankara’nın iddiası ve gerekçesi de bu. Barış savunuculuğu ya da savaş karşıtlığı adına karşı çıkmak da onun için zorlaşıyor, havada kalıyor.
Yine de isteyen, aksini düşünen, yanlış bulan, onaylamayan karşı çıkabilmeli.
Kendi ülkesinin ve ordusunun bir dış müdahalesinde amacı, niyeti, yöntemi sorgulama, eleştirme hakkı vardır vatandaşların. Bu suçlaştırılmamalı.
Bana göre mevcut şartlarda operasyonun meşruiyetini tartışmaya açıp sorgulatacak, gölgeyebilecek şey, ancak siyaseten istismar edilmesi halidir. Size göre farklı, başka bir şey olabilir.
Evet, terörün varlığına hiç değinmeyip sadece operasyona söylenmek, meşru değil demek, hatta HDP gibi ‘gayrimeşru savaş ve işgal girişimi’ olarak nitelendirmek olacak iş değil.
Fakat kökten yanlış, ölçüsüz, ayarsız ve faydasız, samimi barış söylemlerinin inandırıcılığına da zarar verici bulsam bile eş başkanları Sezai Temelli ile Pervin Buldan’a soruşturma açılmasına yer göremiyorum.
Soruşturma ve gözaltılara uğrayan başkaları için de geçerli.
Gerek var mı gerçekten?
Doğrudan şiddet çağrısı, terör övgüsü içermedikçe halkı kin ve düşmanlığa tahrik, terör propagandası ve övgüsü ile hükümeti ve TSK’yı aşağılama suçlamaları yerini bulabilir mi?
Ağır, ileri, haksız, insafsız, moral bozucu ve karalayıcı propaganda niteliğinde bile olsa, ki bana göre soruşturma konusu örnekler öyle; çürütürsünüz, kınarsınız, yerersiniz, ayıplar yuhalarsınız. Ama savcıların karışmasını, polise havaleyi gerektirir mi? Soruşturma ve tutuklamayı doğrular, haklılaştırır mı?
Barış Pınarı Harekatı aleyhine ileri geri konuşan, güya savaş karsıtlığı adına içi boş slogan atıp tutanlar Türkiye’nin imajını bozamaz, dış algısını kötüleştiremez. Cirimleri kadar yer yakarlar.
Fakat olur olmaz her ağzını açanı savcılığa, karakola çektirmek, işte o korkulan etkiyi uyandırır. Harekata da Türkiye’ye de sempatiyi arttırmaz, azaltır. İçeride, dışarıda destek ve taraftar toplamaya değil antipati çekmeye hizmet eder.
Kandil’e beklediği tepkiyi, kara propaganda malzemesi olarak kullanacağını bile bile bir kez daha niye veriyoruz ki?
Bir de harekata desteklerini açıklamakla yetinmeyip henüz destek bildirmemiş arkadaşlarına yüklenen, isim isim üstüne giderek suçlayan, parmakla işaretleyip afişe ve rencide eden sanatçılar var. Yine türediler, moda oldu artık.
Belki destek yarışına çevirmenin şov ve gösterişe kaçacağını düşünüyordur kendini göstermeyen. Harekatı onaylıyor ama destekçiler fotoğrafının parçası olmaya yanaşmıyordur belki. Belki de fikren katılmıyordur. Ne malum! Hem içinden gelmiyorsa göstermelik tepkiye zorlamak niye?
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025