Akif BEKİ
Bir değil, iki değil, İmamoğlu 50 dosyadan söz ediyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesini 13 milyar liralık zarara uğratan 50 dosya.
Arazileri arsa yapma işlerinin rantı, dudak uçuklatıyor.
Haksız çıkar sağlanmış mı diye, İBB’nin araştırmaya kalktığı, müfettişlerine baktırdığı şaibeli 50 dosya!
İmamoğlu, İçişleri Bakanlığının el koyduğunu söylüyor. Dosyalarla ilgili haberleri ihbar kabul ederek üstelik!
Bakanlık, “Siz soruşturamazsınız, biz soruştururuz” diyerek belediye müfettişlerinin kurcalamasına izin vermemiş.
Başkan, önceki gün yeniden gündeme getirdi.
Mesela KİPTAŞ yönetimi, Başakşehir’de konut projesi için bir arsa almaya karar veriyor. Ertesi gün, İmamoğlu’nun demesiyle ‘bir uyanık’, oradan 49 milyon liraya arsa alıp 4 gün içinde KİPTAŞ’a okutuyor. Tam 130 milyon liraya. Sene 2016.
Bitmiyor. Belediye, 2019’da seçimle el değiştirince aynı yer, İBB Meclisinde yeşil alana çevriliyor. AK Parti grubunun oylarıyla.
İmar değişikliği, hep araziyi arsaya çevirerek değerini katlamak için yapılacak değil ya! Bazen de tersinden değer düşürmeye yarıyor.
KİPTAŞ’ın fahiş farkla aldığı arsa, elinde kalmasın mı! Katmerli zarar.
İmamoğlu, aylar önce benzer bir örnek daha anlatmıştı.
Hani Vatan Caddesi'nde 25 milyon liraya satın alınan bir yeşil alan vardı. İBB önce buraya 'sıkı bir imar hakkı' veriyor, sonra da 2017'de 430 milyon liraya İBB'ye satılıyordu. Ne akla hizmetse İBB, burayı da yine yeşil alana geri çeviriyordu...
İşte böyle 50 dosya. Çapı için, 13 milyar liralık kamu zararı tespit edildiği iddiası var.
İmamoğlu’nun, ‘pudra şekerinden daha tatlı’ diye tarif ettiği deli paralar dönüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da “Ah şu para yok mu para, nelere kadir, kıyılarımızı talan ediyor” tarzında yakındığı kör olası paranın bir kısmı bu.
Yağma ve peşkeşin sorumlusu hep bu para!
Cumhurbaşkanı, İstanbul’daki imar yolsuzluklarının sorumlusu olarak ise aç gözlü müteahhitleri işaret etmişti. “Acımasızca yolsuzluk yapıyorlar”dı.
Yok mu şu doymak bilmeyen, illa imar değişikliğiyle haksız emsal artışı sağlayıp vurgun vuran müteahhitler!
Her seferinde soruyorum; iyi de bu paragöz müteahhitlerin suç ortakları nerede?
Öyle ya, yolsuzluk kendi kendine yapılmıyor, tek taraflı bir eylem değil. Kırışmak, paylaşmak gibi işteşlik gerektiren bir fiil.
Yolsuzluk ve rüşvet iki taraf ister, ortaklaşa işlenebilecek bir suç. Kendi başına değil.
50 dosya haksız kazanç, imar yolsuzluğu, rüşvet, usulsüzlük, gorevi kötüye kullanma ve benzeri suçlar yönünden soruşturulmayı bekliyor.
Neyse ki İçişleri, el koydu. Hem de medyaya yansıyan haberleri ihbar kabul edip harekete geçti.
Demek ki bu duyarlılığa güvenebiliriz. İçişleri, İBB’ye bırakamayacak kadar önemsiyor İstanbul’un imar dosyalarını. Bu konuya gelince üstüne yatmıyor, kulaklarını dörde açıyor.
Bakanlık, nereye uzanırsa uzansın üstüne gidecek, örtbas ettirmeyecektir. Milleti soyanların, İstanbul’a ihanet edenlerin gözyaşına bakmayacak. Yanlarına koymayacak. İmar rantı dalaverelerinin bütün taraflarını ortaya çıkarmadan bırakmayacak.
Onun için İBB’den aldı, dosyalar emin ellerde. Müsterih olabiliriz demek, öyle mi?
Yolsuzluğu önlemek dış güç planı mı!
Madem İBB’nin rant dosyalarına Ankara’nın ilgisi, yolsuzluk ve rüşvetle mücadele duyarlılığından geliyor...
Bakarsınız İçişleri, ‘üstlerinde yüzlerce daire tapusu olan belediye imar müdürleri’yle ilgili iddiaları da ihbar kabul eder.
Neden olmasın?
İddia sahibi Sedat Peker olunca, ‘hedef Türkiye’ diye yok sayılacak değil herhalde.
Memleketin imar rantını yiyen peşkeşçilerin ensesine binilmesini, Türkiye düşmanları mı istiyor yani?
Yolsuzluk ve rüşvete batmış haramzadelere göz açtırılmaması da bir dış güç projesi mi?
Büyük Türkiye’ye karşı küresel bir saldırının parçası mı bu da? Arkasında CIA, MOSSAD, Dubai istihbaratı, uluslararası uyuşturucu çetelerinin baronları filan mı var?
Aziz milletten çalıp çırpanlar rahatsız edilirse emperyalist güçler mi sevinir, nedir elimizi tutan!
Tuzağa düşmemek, oyuna gelmemek için imar yetkililerinin tapu kayıtları incelenmiyorsa bilemem.
Değilse, hazır İstanbul’un rantiyesine el atmışken İçişleri, bir zahmet şu iddiaya da artık baksa!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
11.11.2025
7.11.2025
5.11.2025
1.11.2025
31.10.2025
28.10.2025
16.10.2025
14.10.2025
11.10.2025