A.Turan ALKAN
Zaman'da yazmaya, Zaman'da yazmanın yazana itibar getirdiği, bazı arkadaşların ‘Zaman'da yazmak' için araya aracı koyup rica minnet ettikleri bir demde torpilsiz ve temennâsız başladım.
20 seneyi geçmiş olmalı. Kültür ve sanat servisinin editörlerinden Ömer Faruk kardeşim ‘keşfetti' beni. Önceleri haftada bir deneme tadında şeyler yazıyordum, derken sonra haftada 2'ye çıktı. 2001'de gazete, yeni bir çehreye kavuşunca taşınınca cennetten yani Kültür-Sanat köşesinden çıkartıldım ve politika sayfasına düştüm. Öyle zannediyorum okuyucularım için eğlenceli ama benim için baştan çıkarıcı bir transferdi bu. Artık yazılarımda bol miktarda lider ve parti adı geçiyordu; liderlere yanlışlarını gösteriyor, partilere akıl veriyor, devletin nasıl işlemesi gerektiği hakkında bürokratların kulağını çekiyordum. Sadece bu kadarı bile gösterir ki Türk gazetelerinden birinde köşe yazmak, en azından tam teşekküllü bir kamu hastanesinin psikiyatri servisinden altı ayda bir, ‘Aklı henüz başındadır; henüz mesleki deformasyona uğramış gibi görünmüyor ama yine de bunların sağı-solu belli olmaz!” yollu rapor almayı gerektiren netâmeli bir meşgaledir. Bu önemli notu, köşe yazarı olmayı, kariyerlerinin en yüksek noktası olduğuna inananlar için buracığa eklemeyi zaruri gördüm.
Gün geldi Zaman'da yazmak, bir kısım konu-komşunun, bir kısım akraba ve taâllukatın, hısım ve ahbabın, ‘Sen hâlâ Zaman'da yazıyor musun; vah vah; Allah kurtarsın!” tarzında hayret ve târizlerini mûcib olacak rizikolu bir meşgale oluverdi. O günlerde Türklerin ‘Sosyal Güvenlik' kavramına ne kadar büyük ve abartılı bir önem atfettiklerini şaşırarak öğrendim: Orta yoldan ayrılmamalı, hiç bir konuda öne çıkmamalı ve asla gönüllü olmamalıydım; hele hele ‘istikrar'ı bozucu şeylerden dikkatle uzak durmalı, ‘Elle gelen düğün-bayram' kelâm-ı kibarından (!) ve memleket büyüklerinin ayak tozundan zinhar ayrılmamalıydım.
Onlara önceleri, ‘Ben sizin gibi düşünmüyorum; böyle düşündüğünüz için sizi yargılamam ama kendi adıma haklı olanın yanında yer almaya karar verdim' dedimse de kısa zamanda vazgeçtim, çünkü bu türlü bir fikir içtihadında ısrarı etmem onlara, kendilerine yöneltilmiş kışkırtıcı bir meydan okuma gibi görünüyordu.
Bugün itibarile meslektaşları, çalıştıkları gazetelerden kayyum ve polis zoruyla atılap kaldırımlarda sürüklenen, yazar arkadaşları hapishanelerde gün sayan bir yazar olarak elbette mutlu değilim ama mutsuzluğumu ‘ben nerde yanlış yaptım' şeklinde okuyanlar yanılırlar. Yerimden memnunum, böyle bir demde Zaman'da yazmanın evlatlarımın onurla taşıyacakları bir miras olduğunu düşünüyorum. Vaktiyle Zaman'da bir köşe edinmek için tavassut arayan ikbâl ve emniyet düşkünleriyle arama şöyle okkalı bir mesafe girmiş olması da –niçin yalan söylemeli, hoşuma gitmeye başladı.
Bugünlerde Zaman'da yazmak işte böyle bir şey; güzel bir şey. Şu noktada ısrarlı ve iddialıyım: Basın dünyamızda hiçbir gazetenin yazarı, okuyucuları nezdinde, -sanki onların aile efradı imiş gibi- dua listesine girmek mazhariyetine erişmemiştir. Bu gazetede okuyucu ve yazar ilişkisi nevi şahsına mahsustur, biriciktir.
Bunlar iyi insanlardır; iyi aile babası, iyi anne, iyi arkadaş, güvenilir meslektaş, dürüst tüccar, çalışkan öğrenci, işini seven memur, emin refiklerdir. Allah'tan gerektiği gibi korkarlar ve birbirlerini Hakk'ı ve sabrı tavsiye ederler.
Doğru Zaman'da, doğru yerdeyim. Nice yıllara Zaman!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları











































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016