A.Turan ALKAN
Böyle yazıları pek sevmiyorsunuz farkındayım. Yazarınızdan şöyle yüreğe çölde buzlu limonata gibi değen, vurunca göçerten, dostlarda muhabbet, düşmanda haşyet hissi uyandıran jilet gibi şeyler bekliyorsunuz ama sonuna kadar okuyunca, ‘ha, bu da önemliymiş' diyeceksiniz zannındayım!
Mesele ahlâk; hayır bildiğimiz ahlâk değil, yeni bir kavram atıyorum ortaya: Muhasebe ahlâkı!
Yazarınız, fakülteden sonra üç yıl kadar muhasebeci çıraklığı yaptığı için vergi mükelleflerinin muhasebe kavramına nasıl baktığını az-çok bilir ve bu bakış açısı şöyle özetlenebilir: “Ahlâkı karıştırmayalım kâtip efendi. Bu vergi çok, azaltmanın yoluna bak!”
Muhasebe ahlâkından anlaşılması gereken şudur: Aile, bakkal, şirket veya kamu bütçesi değişmez; gelirle giderleri azbuçuk denk olmalı. İktisadi büyüme kavramı, verimli borçlanmayı mubah sayar; borç döndürüldüğü sürece sıkıntı çıkarmaz. O ayrı.
Eğer mahkeme kararıyla bir şirkete veya bir küçük işletmeye kayyım olarak atandıysanız bu karar şöyle bir mantığa dayanır: “Bu işletme muhasebe ahlâkına ve mantığına aykırı işletiliyor ve diğer ortakları zarara uğratılıyor. Bak kayyım efendi, kamu adına bu işletmeyi sen yönetecek, zarara yol açan kalemleri ortadan kaldıracak ve işletme kâra geçince görevi bırakıp eski işine döneceksin!”
Bizdeki uygulama ise şöyle: İktidar, kendine düşman bellediği bazı işletmelerden intikam almak için bir yerlerden kayyım bulup polis zoruyla şirketin başına getiriyor. Kayyım şirketi ele alıp dört ay içinde rekor seviyede bir güzel (!) zarar ettirdikten sonra kapısına kilit vuruyor ve tabii bu esnada ömründe göremediği ekstra maaşla nimetleniyor. Kayyım kârda, yönettiği şirket zararda, iktidar mest!
İki ihtimâl var: a) Kayyım, bırakın muhasebeyi filân, -tıpkı yazarınız gibi- ticari işletme yönetmekten tamamen habersiz ve bu açıdan niteliksiz bir adamdır; çünkü kendisine emanet edilen şirketi hızla batırmıştır! b) Kayyım aslında gerekli nitelikleri haizdir fakat kötü niyetlidir. Bütün amacı zaten şirketi kapatmaktı!
Bazı işletmelerden intikam almak için başına kayyım atamanın ticaret hukukuna, muhasebe ahlâkına ve nihayet Müslümanlığa sığar tarafı yok. Kayyımlığın bu türü, bundan sonra pekâlâ ‘sebepsiz zenginleşme' olarak nitelenebilir; buna, ‘talan ekonomisi' veya herkesin anlayabileceği yeni bir tâbirle kısaca ‘çökü' de diyebiliriz. Gasp diyemiyoruz çünkü kayyım devletin legal görünümlü fakat illegal yaptırım gücüyle, normal hayatında önünden bile geçemeyeceği şirkete yönetici atanmıştır. Ganimet kavramı da yakışık almaz çünkü ganimet'in nasıl helâl sayılacağı fıkıh kitaplarında inceden inceye anlatılmıştır; erbâbı gayet iyi bilir! Bu çökü'dür veya talan.
Soru şu: Bu elemanları kayyım diye atayan siyasi ve hukuki irade, aynı kişilere babalarının bakkal dükkânını bir saatliğine olsun emanet eder mi; elli lira olsun borç verir mi veya iş bitip şirketler kapatıldıktan sonra bunlara dönüp bir selâm olsun vermeyi mideleri kaldırır mı?
Doğrudan el konulup kapatılamadığı için iktidara ‘kayyım atama' yolunu tavsiye eden danışmanlara koca bir âferin, fakat bu yolun mahzuru şurada; gıcık olduğunuz kurumlara kayyım atayacak bir mahkeme ve teslim aldığı emânete hıyânetiyle mâruf birkaç kayyım bulduğunuz takdirde ‘çökü'ye uğratılmayacak şirket yoktur. Şu an itibarıyla içtiğim kahvenin telvesinde, ilerideki günlerde başına kayyım atanacak bu gibi yandaş şirketleri ayan-beyan görüyorum fakat fal bakmak caiz olmadığı için söyleyemem; onlar bilirler.
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016