Aydın ENGİN
Başlığı yanlış okumadınız. Bir abartı da yok. Sayıları binlerle ölçülen Kürt siyasi tutuklu ve hükümlüleri açlık grevindeler. Geçen ay, 12 Eylül’de önce 63 tutuklu Kürt siyasetçisi açlık grevine başladı. Onları binlercesi izledi.
Kimilerinizin -belki de çoğunuzun- haberi bile yok. Medyamız binlerce yurttaşımızın açlık grevinde olmalarında bir “haber değeri” bulmadı. Kimileri görmezden geldi, kimileri ıkına sıkına tek sütunluk, ayrıntıdan yoksun haberlerle yasak savdılar.
Açlık grevini başlatanlar bugün 37. günü doldurdular.
Yolu mapus damına düşmüş, en doğal haklar için açlık grevine yatmak zorunda kalanlar “37. günü doldurdular” cümleciğini “irkilerek” anlayacaklardır.
Böyle bir yaşam (evet yaşam) deneyimi olmayanlar 37 gün, su dışında hiçbir şey yememenin, çayı şekersiz içerek “hileli açlık grevine” tenezzül etmeyenin bedeninde ne gibi sakatlanmaların baş gösterdiğini bilemeyebilirler.
Birazı kişisel deneyimlerimden, çoğu dolaysız tanıklıklarımdan aktaracağım:
Mide adeta kurur. Aynaya bakmamaya çabalarsın, çünkü gözlerin her gün biraz daha “çukura” inmektedir. Unutkanlık, sözcükleri bulamama ilk belirtilerdir. Bir süre sonra ağızda hafiften hafiften bir anason kokusu duyulmaya başlar. Önce sadece sen duyarsın, sonra yanındakiler de…
Anason kokusu geri dönüşsüz aşamaya yaklaşmanın en somut kanıtıdır.
Yaşamaya devam edersin. Ama eriyerek.
Son aşamaya tıp dilinde “Wernicke-Korsakof” deniyor. Siz “yaşayan ölü” diye anlayın…
Binlerce Kürt tutuklu ve hükümlü ülkenin dört bir yanındaki hapishanelerde açlık grevinin 36. gününü tamam ettiler. Bugün 37. gün.
Ne istiyorlar peki?
O kadar yalın ki!
Bir: Kanın durması, barışçıl bir çözümde somut adımlar atılabilmesi için Abdullah Öcalan’a uygulanan yoğun tecrit’in (yalıtılmışlığın, izolasyonun) kaldırılması.
İki: Mahkemelerde Kürtçe savunma hakkının tanınması…
Bu kadar. Evet bu kadar!
* * *
Farkında mısınız, tuhaf bir çelişki yaşanmıyor mu ?
Açlık grevlerinin 36. gününde Başbakan Erdoğan konuştu: Kanın durması için gerekirse MİT, Öcalan ile görüşür…
“Gerekirse” öyle mi ?
İyi de Başbakan o sözleri telaffuz ederken haber ajansları yine “ölü sayımı” haberleri geçiyorlardı: Çukurca’da 15 PKK’li öldürüldü…
Bir gün önce aynı bölgede bir üstteğmen, iki er yaşamını yitirmişti…
Yani kan durmuyor ve Başbakan “gerekirse” parantezi açıp aklımız ve algımızla alay ediyor.
“Gerekmesi” için ne kadar daha kan akması gerek acaba?
Gelelim açlık grevindekilerin ikinci talebine: Mahkemelerde Kürtçe savunma hakkının tanınması.
İyi de daha bir hafta önce, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi bir KCK tutuklusunun Kürtçe savunma talebini kabul etti. Tutuklu kendini Kürtçe savundu ve avukatı Emin Aktar da Türkçeye çevirdi. Dünyanın sonu filan da gelmedi; güneş yine doğudan doğdu ve batıda battı…
Peki Kürt tutuklulara Kürtçe savunma hakkının tanınması ya da tanınmaması yargıçların keyfine mi kalmıştır, yoksa yargı ülkenin dört bir yanında aynı ilkelerle mi yürür.
İstanbul KCK duruşmasındaki yargıçlarla Diyarbakır’dakiler farklı yasalara mı bağlılar acaba?
* * *
Yani neresinden bakarsanız bakın hapishanelerde açlık grevine yatmış binlerce Kürt yurttaşımızın talepleri “hemen, şimdi, şu andan itibaren” uygulanabilecek talepler.
Öyleyse bu direnç, bu ağırdan alma niye?
Bir hafta kadar sürecek “bayram tatili” öncesinde parmaklarını kımıldatmayanlar, bayram sonu açlık grevinde 50. güne yaklaşacak tutuklu ve hükümlülerin geri dönüşsüz aşamaya gelmelerinin sorumlusu olmayacaklar mı?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021