Aydın ENGİN
Başlıktaki “İmamoğlu” nun yerine Mansur Yavaş koyun, Tunç Soyer, Zeydan Karalar, Yılmaz Büyükerşen koyun; CHP’li bir büyükşehir belediye başkanının, bir il, bir ilçe, bir belde belediye başkanının adını koyun. Başlık değişmez.
Bir CHP’li belediye başkanı halkın yararına bir iş yaptığında, yoksula destek çıktığında, kentlinin yaşamını kolaylaştıracak, zenginleştirecek bir adım attığında AKP’nin en tepesinden, mahalledeki dümen neferine, medyadaki uşağına kadar koskoca bir kadro karalar bağlıyor, yas tutuyor, “Eyvaaah” diye böğürüp "Bunu nasıl engelleriz” hesabı yapmaya başlıyor.
Beceriyorlar da.
Belediyenin CHP’de olduğu bir ilde vali çaktırmadan, bazen de kör kör parmağım gözüne hesabıyla özellikle çaktırarak Belediye’nin atacağı ve halkın hoşlanacağı, yararlanacağı adımları önlüyor.
Belediye başkanının CHP’li olduğu büyük kent, kent ve beldelerdeki belediye meclislerinde AKP ve MHP’li tosunlar kolları sıvıyor ve oylamada “Bu karar CHP’ye yarar mı, yaramaz mı” hesabına oturuyorlar. Cevap “Evet yarar” ise kollar anında red için kalkıyor.
Daha kilit alanlarda devreye İçişleri Bakanı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı giriyor. İçişleri Bakanı harbiden engelleme görevini üstleniyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ise “O yapmadı ki, CHP’li belediye yapmadı ki, biz yaptık, biz, yani AKP’li bakanlık yaptı” dercesine çocuksu bir rekabet sergiliyor.
En kilit konularda ise kolları sıvayan AKP Reisi ve Cumhurunun Başkanı oluyor. Kendini neredeyse sınırsız yetkilerle donatan Saray’daki zat CHP’li belediyelerin önünü, suyunu, mali kaynaklarını kesmek için o sınırsız yetkilerini bile aşmaktan çekinmiyor...
* * *
Buraya kadarı AKP iktidarının “halka hizmet” değil, “iktidarlarının devamına hizmet” için ne kadar pervasız ne kadar gözü dönmüş olduklarının kanıtlarıydı.
Bir de sanırım özel olarak ele alınması gereken bir belediye var: İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB).
AKP Reisinden mahalle aralarındaki en çurçur tetikçisine, medyadaki en ağır toplarından en yetenek fukarası gazetecisine kadar AKP-MHP iktidarı takımının hepsi gözlerini İBB’ye, onun başındaki Ekrem İmamoğlu’na dikmiş durumdalar.
Hayır, daha önce Tayyip Erdoğan İBB Başkanlığı yaptığı için özel bir ilgi odaklanması yaşadıkları için değil.
Hayır, YSK marifetiyle iptal ettirdikler İBB seçiminin tekrarında çok ağır bir şamar yedikleri ve bunu bir türlü hazmedemedikleri için de değil.
İstanbul çok büyük bir lokma.
Sanayii ile, finans sermayesinin merkezi oluşuyla, borsasıyla, yaratılan dev boyutlu katma değeriyle, açık ara ile en büyük vergi kaynağı oluşuyla, ülke nüfusunun beşte birini barındırmasıyla, hemen her dalda en büyük pazar oluşuyla, rant deposu ve kaynağı niteliğiyle İstanbul çok, ama çok büyük bir lokma.
Siyasal İslâm iktidarının lâik yanı ağır basan büyük sermayeye karşı kendi dinbaz ya da talancı sermayesini yaratma hedefine ulaşmak İstanbul'suz mümkün değil.
AKP iktidarının oy, fikir ve besin kaynağı olan tarikatların, dinbaz cemaatların, masum adların ardına saklanmış dinbaz örgütlenme aracı vakıfların beslenmesi, bedava arsa, düzenli gelir sağlayabilmeleri, varlıklarını sürdürebilmeleri için İstanbul olmazsa olmaz bir öneme sahip.
Ve AKP büyük şehir belediyelerinin en önemlilerinin en önemlisi olan İstanbul’u son yerel seçimlerde yitirdi.
Artık İBB’nin kadro olanaklarını kullanamıyor. Belediyeden maaş alıp iktidarın hizmetinde kullanılan militanları beslemek, barındırmak, geçimlerini sağlamak için pervasızca kullanılan İBB kaynağı kurudu.
O yüzden İBB’nin attığı her halkçı adımda AKP saflarında “eyvah” böğürtüleri yükseliyor.
Çok örnek var. Saysam buraya sığmaz.
Anlamlı bir örnekle yetinelim.
Yoksulların 3,5 liralık özel fırın ekmeği yerine 125 kuruşa ekmek alabilmelerini sağlayan “Halk Ekmek” hizmetini genişletme ve yaygınlaştırma adımlarına karşı ilçe belediyelerinden, İBB Meclisinden ve Saray’dan gelen engellemeler yeterli bir örnek.
O yüzden İBB’nin attığı büyük ya da küçük herhangi bir hatalı adım AKP saflarında “yaşasın” çığlıklarıyla kutsanıyor.
İmamoğlu’nun kar felaketi sırasında bir saatlik yemek molasına karşı koparılan ahlâksız yaygara bu “yaşasın” çığlıklarının bir yansımasından ibaret.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021