Aydın ENGİN
Bir “canlı bomba” yarışıdır gidiyor. Ankara’yı kana bulayan, doğrudan askeri bir hedefe saldırarak orduya meydan okuyan canlı bomba kim?
Suriye’de Kürtlerin Kobane kantonu sınırları içindeki Amude kasabasından YPG militanı Salih Neccar mı, yoksa Van doğumlu, TAK (Kürdistan Özgürlük Şahinleri) örgütünün militanı Zınar Raperin kod adlı Abdulbaki Sönmez mi?
AKP hükümeti Salih Neccar’da ısrarlı. Zaten olaydan saatler sonra 158 parçaya bölündüğü resmen bildirilen bedeninden onu tanımaya yetecek bir surat parçası; daha önce Türkiye’ye girerken alınmış izinden onun kimliğini belirlemeye yarayacakparmak ve bunların hiçbirine gerek bırakmayan yanan araçtan sağlam çıkan kimlik kartı hükümete göre yeterli.
Ama hükümete yeterli. Bencileyin her şeyi sonuna kadar sorgulamakla yükümlü bir meslekte yazı üretenler için cevap bekleyen ve bugüne dek cevapsız kalmış sorular var.
En önemli soru: Kuzey Suriye’de IŞİD ile savaşan; Kobane, Cizire ve Afrin bölgelerinde özerk kantonlar oluşturmuş; Rusya ve ABD’nin açıkça desteklediği PYD ve onun silahlı gücü YPG böylesine uluslararası meşruiyet kazandığı bir dönemde Ankara’da katıksız ve iğrenç bir terör eylemi düzenlemek için çıldırmış olmalı.
PYD en güçlü, uluslararası düzlemde ayaklarını en sağlam bastığı bir anda; ABD somurtsa Rusya ile, Rusya somurtsa ABD ile kol kola girebileceği bir diplomatik manevra alanına sahipken niye her şeyi sıfırlayacak bir terör eylemine girişsin?
Bu önemli ve cevapsız soruya Salih Neccar’ın o cehennemden sağlam çıkan kimlik kartını, Rojava’nın Amude kentinde yaşayan Neccar ailesinin “Bizde Salih Neccaradında bir kişi var, o da Bibo köyünde yaşıyor ve 60 yaşında” açıklamalarını ekleyin.
Bunlar, “Tamam canım, canlı bombanın kimliği kesinlikle belli olmuş işte” diyemememiz için ciddi sorular oluşturuyor.
Oysa Cumhurbaşkanı ve sadece onun borusunu öttüren medyası buna inanmamızı istiyor. “Bu halkın yüzde elli bir buçuğunun seçtiği Cumhurbaşkanı böyle söylüyorsa siz de inanmak zorundasınız” deniyor.
Ben ise “İşte bir de bu nedenle inanmam çok zor” demekteyim…
***
Öte yanda saldırıyı üstlenen TAK takımı var. TAK, Kürdistan Özgürlük Şahinleri’nin kısaltması. İnanmayacaksınız ama PKK’yi hümanist buluyorlar. Şiddeti siyasal mücadele yöntemi olarak benimsemiş bir örgütün nasıl hümanistolabileceğini bu nitelemenin sahiplerine bırakalım ve TAK’ın Ankara saldırısını üstlendiği açıklamaya bakalım.
TAK açıklamayı saldırıdan birkaç gün sonra yaptı. Olabilir. Böylesi “gecikmeli” açıklamaları daha önce de yaptı. Mesela Kuşadası’ndaki turist bombalamasında, Sabiha Gökçen Havalimanı’na roketli saldırıda filan…
TAK takımı “kendi canlı bombaları” Abdülbaki Sönmez’in fotoğrafını da yayımladı. Ancak o fotoğraf Şafak İnan adlı birinin fotoğrafına Abdülbaki Sönmez’in kafası yerleştirilerek üretilmişti. Bu fotoshop hilesi basit bir Google taraması ile ortaya çıkıverdi.
***
Türkiye’yi bu öyküdeki kadar iyi anlatan ne olabilir?
Baksanıza ortada bir canlı bomba var ve paylaşılamıyor. Paylaşamayanlar canlı bombayı kendi siyasal çıkarları, planları için kullanmak hesabındalar.
Nasıl bir hesaptır bu?
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021