Aydın ENGİN
Bugün pazar ya, Marmara Adası'ndayım ya, ne güzel yazı yazmayacak, 102 yumuşak eğimli basamak inmeyi, dönüşte de tırmanmayı göze alıp deniz kıyısında taş sektirmece oynayacaktım.
Zaten bizim meslekte "Pazar günleri hafif, uçuk, neşeli yazılar yazılmalı" diye, kimin uydurduğunu bilmediğim, saçma sapan bir kuraldan söz edilir. Sanki haftanın öteki günleri okuyanın içini karartacak yazılar yazılmalı, pazarları ise hafif, uçuk, neşeli…
Haydi canım sen de…
Evet, birçok pazar gününde yaptığım gibi bu haftayı da "pas geçecek" idim. Zaten pazar günleri bizim T24'de "Haftalık" ortak başlığı altında genç kadın ve erkeklerin ağırlıkta olduğu bir yazar öbeği oluyor. O yeni yetmelerin arasına karışıp yazılarının tadını, kalitesini tutturamayıp dalga geçilmeyi göze alacağıma yazmam daha iyi…
Zaten Tuğrul Eryılmaz'a sataşmayacak olduktan sonra "hafif, uçuk, neşeli" yazılar yazmanın da ne anlamı var, ne tadı…
* * *
Lâfı bu kadar dolandırmak yetsin.
Dolandırdım, çünkü aslında çok kısa bir Tırmık yazacağım. Hatta fazla kısa bir Tırmık. Okurun ve aynı gün yazıları yayınlanacak yeni yetme kadın ve erkeklerin "günü kurtarmak için bir yazı şişirmiş" diye sataşmamaları için dolandırdım lâfı.
* * *
MHP'nin bugünkü başbuğu Devlet Bahçeli sanırım Meclis'teki en kıdemli siyasetçi. Hele genel başkanlar arasında onunla yarışacak "siyasal kıdemde" biri yok.
Dikkat edin salt "kıdemli" demedim, "siyasal kıdemli" dedim. Mesela CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 72 yaşındaki Devlet Bahçeli'den sadece beş ay küçük. Ama siyasal kıdem hesabıyla "daha dünkü çocuk".
Kıdemli olmak, hele siyasette kıdemli olmak çok görmüş geçirmiş, çok deney biriktirmiş demek.
Ama aynı zamanda yaşlı demek.
Bilirsiniz, insan yaşlandıkça sık sık dilinin ölçüsünü tutturamaz, bilinç altını istemeden dışa vurur, itiraf sayılacak cümleler kurar.
Devlet Bahçeli de iki gün önce partisinin basına kapalı MYK toplantısında konuşurken bir cümle kurdu. Aynen aktarıyorum:
"MHP, Cumhur İttifakı'nın itibar ve iradesiyle zamanında yapılacak seçimlere hazırlanacak, şeytana da külahını ters giydirecek."
Breh, breh, breh…
Türkçe'nin hangi sözlüğünü açarsanız açın, anadiline egemen kime sorarsanız sorun "Şeytana külahını ters giydirmek" deyiminin anlamı çok açık ve kesin: Çok kurnaz, hileci, aldatıcı kimse. …
Yani: Hilebaz…
* * *
Baskın, erken ya da Bahçeli'nin özel olarak vurguladığı gibi "zamanında" yapılacak bir seçimde Bahçeli, şeytana külahını ters giydirecekmiş.
Bugüne kadar siyasal İslam ile Türk milliyetçiliğinin bir koalisyonun ötesine geçmiş, sımsıkı bir ittifaka dönüşmüş iktidar ortaklığının olası bir seçim yenilgisini önlemek için gerekirse savaş ortamı yaratıp seçimleri ileri, çooook ileri bir tarihe erteleyebileceği ya da devletin zorba gücünü kullanarak muhalefeti sindireceği, gerekirse kayyımlayacağı üstüne bir sürü varsayım ortalıkta dolanıyordu.
Hepsi yanlışmış.
Seçim yapılacak ve öyle 'kör kör parmağım gözüne' zorbalığa filan başvurulmayacak(mış).
Sadece "şeytana külahı ters giydirilecek(miş).
Gel de sorma:
Bahçeli ve ortağı AKP Reisi seçimde ne yapacaklar?
Başka sorum yok…
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021