Baskın ORAN
Önce, iki tane temel tanım: 1) Devlet = Ülkedeki meşru güç odağı. Mafya = Ülkedeki gayrimeşru güç odağı; 2) Bunlar arasındaki sembiyoz (ortakyaşam) ilişkisinin her devirde kullandığı “resmî” gerekçe: Devletin bekasını sağlamak. Genellikle “Bayrak ve Ezan” sloganını kullanarak.
Şimdi başlayabiliriz.
Devlet-mafya ilişkisinin, İttihat-Terakki yönetiminde 1911’den itibaren çok etkili olmaya başlayan Teşkilat-ı Mahsusa’dan önce başladığını iki hafta önce yazmıştım. Fakat bu ikilinin hemhal olması Teşkilat-ı Mahsusa zamanında ve sayesinde gerçekleşiyor. Çünkü bu gizli örgüt 1) Devlete değil, Enver Paşa’nın şahsına bağlı; 2) Mesela İttihat-Terakki’nin katib-i mes’ulü Dr. Bahattin Şakir’in hiçbir devlet görevi yok ama Diyarbakır Valisi Dr. Reşit’le el ele kucak kucağa yürütüyorlar Ermeni Kıyımı’nı.
***
Devlet-mafya ikilisinin bu sembiyotik ilişkisi, 1915 Ermeni Kıyımı’ndan da önce, devletin en zayıfladığı bir durumda oluşuyor: 1912-13 Balkan bozgunu. Yani bu ilişkinin gücü, devletin gücünü yitirmesiyle doğru orantılı olarak artmakta.
Tabii, o zamanlar mafya terimi sadece Amerika’da var; Türkiye’de gayrimeşru güç odakları “çete” olarak anılıyor; Yunanistan’ın Balkanlardaki galibiyetine karşı ülkeyi Rumlardan temizleyip devletin bekasını sağlamak için bu milli çeteler devreye sokuluyor. Bu çeteleri Marmara ve Ege bölgelerinde Galip Hoca (= Celal Bayar) ve Kuşçubaşı Eşref, Karadeniz’de de Giresunlu Topal Osman yönetiyor. Buralardaki yüz binlerce Rum ya içerilere sürülüyor yahut yurt dışına kaçmak zorunda bırakılıyor.
Topal Osman konusunda Ayşe Hür’ün çok önemli yazısını okumanızı önerip geçiyorum çünkü fazla uzun ve “derin” bir konu. Bizi burada ilgilendirdiği kadarıyla (ve günümüze ders olması açısından) özetleyeyim:
Öldürülme tehlikesi altındaki M. Kemal Paşa korunma işini kestirmeden halletmek için, Karadeniz’de Gayrimüslimlere dehşet salmasıyla tanınmış Topal Osman’ı Giresun’dan getirtiyor. Ama başı da büyük belaya giriyor çünkü adam kalkıyor, Paşa’nın TBMM’deki başlıca muhalifi Trabzon Mebusu Ali Şükrü Bey’i evine çağırıp boğarak öldürüyor. Sonuç: Teslim olmayı reddedince Paşa tarafından vurdurulan Topal Osman’ın başsız cesedi TBMM’yi yatıştırmak için Ulus Meydanı'nda ayağından asılıyor. Ama 1925’te kendisine Giresun’da bir anıt mezar yapılacak ve Ergenekon davasının en önemli sanıklarından olan, Hrant Dink cinayetinden de iyi tanıdığımız Tuğgeneral Veli Küçük’ün 2001’de yaptırdığı heykeli, bu iş için yıktırılan saat kulesinin yerine 2008’de dikilecek.
Bu olaydan sonra M. Kemal Paşa Çankaya’dan inip İstasyon’daki konuta geçiyor fakat orada da tehlikede. İstanbul’un tahrik ettiği isyanlara karşı başarıyla mücadele eden bir başka milli çetecinin, Çerkez Ethem’in gece vakti usulca odasına girdiği, Paşa’nın elini hemen yastık altına atması üzerine geri çıktığı çok yazılmış çizilmiştir. Tabii, bunun arkası malum: Topal Osman’dan sonra Çerkez Ethem de tasfiye ediliyor.
Ama sembiyoz tabii ki devam ediyor ve artık bizzat devletin mafyalaşması, pardon, çeteleşmesi başlıyor. Kronolojik gidersek:
***
ABD’nin 1952’de İtalya’da “cephe gerisi” direniş örgütü olarak kurdurduğu ve finansmanı CİA tarafından sağlanan Gladio bütün NATO ülkelerine, bu arada da tabii ki Türkiye’ye uygulanıyor. Önce komünizme, sonra da özellikle Kürtlere karşı operasyon yürütecek bu kuruluşun 1953’teki ilk adı çok masum: Seferberlik Tetkik Kurulu. Sonra doğrudan Genelkurmay Başkanlığına bağlı Özel Harp Dairesi adını alan, Kontrgerilla olarak da anılan bu resmî çetenin varlığını Başbakan Bülent Ecevit ancak 1974'te ve tesadüfen öğreniyor. CIA’nın parayı kesmesi üzerine dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar'ın gelip örtülü ödenek için para istemesi üzerine.
12 Eylül 1980 darbesi geliyor. İlan edilen sıkıyönetimin sonuçlarından önemli birine varıyoruz burada: Uyuşturucunun doğudan batıya bu sefer cemselerle (askerî araçlarla) taşınmaya başlanması ve dolayısıyla çok daha kolaylaşması olayına. İşte bu, resmen, devletin mafyalaşması. Bi kere başladı mı durmak bilmeyen bir süreç.
Diğer yandan, nasıl mafya “gerektiği zaman” adam kaçırıp işkence yapıyorsa ve öldürüyorsa, devletin organları ve adamları da aynı şeye başlıyor. 1990’larda insanlar ünlü Beyaz Toros’larla kaçırılıyor, gözleri bağlanıyor, ıssız yerlere götürülerek dövülüyor, işkence görüyor, öldürülüyor. “Faili meçhul” denilen bu yüzlerce olayın mazlumlarından bir daha haber alınamıyor. Cumartesi Anneleri böyle doğuyor işte. Bu arada bazı kişiler de tehditle ajan olmaya zorlanıyor.
Günümüzde durum biraz değişik. Kaçırmalar artık doğudan batıya, mesela Ankara’ya kaymış vaziyette, üstelik artık Siyah Transporter’lar ve Ranger’larla yapılmakta. Ama gerisi aynı: İHD verilerine göre 2017-18’de 35 kişi böyle kaçırılıyor ve işlemden geçirildikten sonra farklı yerlere bırakılıyor. 01.01.2015-30.04.2021 arası işkence görüp THİV’e başvuranlar 4.141 kişi ve en çok şikayet de 2019’da.
Medyaya yansıyan durumlarda izahat otomatik: Ya PKK’li terörist yakalanıyor ya da FETÖ’cü. Yani, her şey yine devletin bekası için.
***
Kronolojiyi bozduk, tekrar sıradan devam edelim. İttihat-Terakki’nin yaptığı Ermeni Kıyımı’nı bir asır boyunca inkar etmenin doğurduğu, Türk diplomatlarını 1975-85 arasında katletmeye girişen ASALA’yı ortadan kaldırmak için yine devletin bekası devreye giriyor. Bu amaçla yine mafya (mesela Abdullah Çatlı) devlet tarafından göreve davet ediliyor ve Kasım 1996’da Susurluk patlak veriyor.
Susurluk olayının şu andaki videolar olayından farkı şu ki, bugün bunca rezalete rağmen yapılmayan şey, yani olayın kovuşturulması, o zaman yapılıyor. TBMM’de bir Susurluk Komisyonu kuruluyor ve J. Gn. Kom. Org. Teoman Koman’ı bile sorguluyor. MGK’nin hazırladığı bir raporda da geçmekte olan JİTEM’in adı da (Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele) zaten bu vesileyle duyuluyor ilk defa. 2011’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açıyor ve JİTEM'in "İçişleri Bakanlığı'nın onayı olmadan ve Genelkurmay'dan görüş alınmadan J. Gn. Kom.’nın kendi inisiyatifiyle kurulmuş olduğu" ifade ediliyor. Dava da açılıyor.
Bikaç gün önce İstinaf’ın beraatlarını bozduğu dava işte bu JİTEM davası. Mehmet Ağar ve diğer sanıklar bundan 2019’da beraat etmişlerdi.
Yazı fazla uzuyor ama gençler özellikle son yarın yüzyılı bilmeli: Devlet tarafından varlığı inkar edilen resmî mafya JİTEM’in maaş bordrosu bile yayınlandı . Devletin içindeki bu çetenin yöneticileri o kadar fütursuzdu ki, bunlardan Yüzbaşı Cem Ersever’in makam kapısında “JİTEM” tabelası asılıydı.
***
Olayın devlet tarafı çok kısa olarak bu şekilde. Bi de mafya tarafı var: Devletin kendisine bu kadar muhtaç olduğunu görünce başlıyor kendisini kullanmaya kalkan devleti kullanmaya. Rüşvet başta olmak üzere her türlü yöntemle ve tabii “devletin bekası” gerekçesini kullanarak.
Ve sonunda işin “şeyi” çıkıyor. Şu andaki, Venezuela’ya test kiti ve maske yardımı yapmak gibi “insancıl” bir niyetle gitme olayında çıktığı gibi. Ki, o tarihte Türkiye’deki vaka sayısı 31.807, Venezuela’daki vaka sayısı 307 (üç yüz yedi).
Bi de işin akçalı tarafına değinelim elimiz değmişken: Kürt (iç politika) ve Ermeni (dış politika) meselelerini demokratik yoldan halletmek yerine üstünü örtmek için harcanan paralar, bu meseleleri halletmek için harcanacak paradan çok fazla. Mesela, ABD’deki lobi şirketlerine ödenen yıllık paralar.
Neden bu böyle? Çünkü devletin bekası ile mafya’nın kârı arasında yıkılmaz bir köprü kuruldu da ondan.
Oysa, Türkiye’nin en büyük iç sorunu olan Kürt meselesini halletmek için yerel yönetimleri bütün Türkiye sathında güçlendirmek yeter. Hatta, bu insanlara Lozan Md. 39/4 ve 5 hükümlerini uygulamak bile kafi.
Türkiye’nin en büyük dış sorunu olan Ermeni meselesinin halli de, “Osmanlı döneminde yapılan kötülüklerde Türkiye Cumhuriyeti’nin sorumluluğu yoktur. Ama bunları şimdiye kadar halkımızla paylaşmadığımız için üzgünüz. O zamanlar zarar görenlerin kanuni mirasçılarına da bu üzüntümüzü simgeleyecek sembolik ödemeler yapacağız” demek olayı bütünüyle bitirir.
Mayfa da en azından Kürt ve Ermeni meselelerinde tasfiye edilmiş olur. Fena mı olur dersiniz?
Not: Yazıyı yazdıktan sonra, Meral Akşener’e Rize’de saldırılması hakkında CB Erdoğan’ın ilginç şeyler söylediğini okudum. Bunların buradaki devlet-mafya ilişkisiyle tabii ki hiçbir ilgisi olamaz. Sadece, özellikle “daha neler olacak neler” demesi açısından önemli bulduğum için not ediyorum:
“Gelin hanıma gayet güzel ders veriliyor. Yine dua et ki gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler. İkizdere yetmedi, Çayeli'ne gittin. Orada da gerekeni yaptılar. Daha neler olacak neler...” .
Yazarlar
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları




























































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2025
4.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
27.02.2025
27.12.2024
14.11.2024
1.11.2024
25.10.2024
18.10.2024