Birgül HAKAN
Ölümsüzlüğe uğurluyoruz ...
Bazı zamanlar vardır bazı yazıları yazmak çok zordur,,,” ölüm” gibi…
Ancak yaşarken de “ölebiliyor” insan ve boğazına düğümleniyor kelimeler.
“Kalbiniz acı çekenlerin çığlıklarına sağırsa,güneş girmez kendinizi kapattığınız karanlık zindanınıza,”
Gencecik,pırıl pırıl, yarınlara umutla gülen fidanlarımızdı.
Bir bildikleri vardı.
Güzel yarınların,geleceklerinin söz sahibi olmayı, karar sahibi olmayı,yarınlarını istiyorlardı.
Egemenlerin, ayrıcalıklı sınıfların, "ben ne dersem o olur,benim dediğim olur,benim istediğim gibi olur" diyen ,benim istediğim gibi giyin,benim istediğim gibi yaşa, benim istediğim dine inan, benim çıkarlarımı gözet ve kölem ol ! diyen zihniyete karşıydılar.
Başka bir dünya mümkün diyorlardı.
Herkes inandığı gibi yaşamalı,istediği gibi olmalıydı.Özgür tercihlerinde irade sahbi ise demokrasiyi içselleştiren bir dünyada yaşamaktı muratları,kmse kimseyi ezmesin, kimse kimseyi sömürmesin,insanca yaşanacak bir dünya özlemiydi istedikleri.
Oysa emperyalzm ve kapitalizmin istediği bu değildi.Ve adamları görev başında ve yetkindi.Erk ve güç sahibiydiler.
"Benim için yaşa,benim için üret,yaşamı sorgulama, birey olma, irdeleme yaşamı, böyle gelmiş böyle gider kervanına katıl, sürüden biri ol" diyen sistemi reddettikleri için, devrime inandıkları için öldürüldüler.
İşidin barbar ve hunharca kafa kesen zihniyeti onlarada acımadı...
...
Terör örgütü İşid diyemeyen bir başbakanın, sınır kontrolünü yapamayan emniyet müdürü,valisi görevinden neden alınmadı sizce !?
Görevini yap(a)mayan, görevden alınmaz mı? Görevden men edilmemeleri destekleme ve teşekkür anlamı taşımaz mı?
Bir kişi dahi ölse olması gereken bu iken 32 gencin ölmesi devlet yetkililerini harekete geçirmedi.
Onlarda iki yüzlülük yapma gereği duymadılar,cenazelerine gitmediler,başsağlığı dilemediler.
Unuttukları tek şey vardı,vicdanları,eğer varsa...!
Koltuk,mevki,makam,rütbe geçici, ama HALK kalıcı, ne Ahmetler, ne Tayyipler, ne paşalar gördü bu halk cenazesinde yuhalanan ve yuhalanacak olan...
...
HDP ye yapılan onca provakasyonlara,yakıp yıkmalara,atılan bombalara,ölümlere,parçalanan bedenlere rağmen, Ankara İl binasında parti meclis üyesinin boynunu kesen, genel merkez binasının tabelasına kurşun sıkan ve sürekli tahrik edilerek üzerine gelindikçe itidalle, sabırla yanıt vermesi,seni başkan yaptırmayacağız diyerek,kaçak sarayda yanlız kalışıydı çıldırtan gerçekte, çıldırdıkça saldırıyordu,saldırdıkça yanıtllamadıkça çıldırıyordu,iktidarı, yandaşlarını yalakalrını birleştiren damar ise terör örgütü İşid sorusunda düğümleniyordu.
Urfa’da “IŞİD var mı?” sorusuna “yok” cevabı verip de soruyu yönelten gazetecileri gözaltına aldıran Urfa Valisiydi.! Sanırım yanıt oldukça açık ve net...!
Gazetecinin soru sorma hakkı vardır,muhatabınında yanıt vermeme hakkı, ama soru sordu diye gözaltına alınıyorsa,o soruya iyi bakmak,iyi okumak, iyi anlamak,iyi tanımak icap eder.Kısacası tanıyoruz,biliyoruz,inanmıyoruz, tiksiniyoruz.
" Terör nerden gelirse gelsin lanetliyoruz"u pelesenk etmek değil,,tırların içindeki silahların mite ait olduğu belgelendiğinde ortaya çıkıp aksini ispat edebilmektir teröre destek vermemek...
...
Gençleri yanlız bırakmayan parti meclisinden Ferdane yoldaşımda oğluna eşilk etmek için gitmişti Suruça yeniden inşaa da tuzumuz olsundu dilekleri, olmadı.Oğlu ile birlikte kaybettik onuda acımız büyük, onlara verilmiş sözümüz bu gün daha anlamlı...
Irkçılık yapmadan her kim mağdur ve mazlumsa İNSAN tüm benliği ile duyumsar yaşanan çığlığı, çünkü biliriz ki; İnsan yeryüzünün değeri ölçülemez tek varlığıdır.
Artık hepimiz dünya insanlığına karşı ödenmesi imkânsız bir borç altındayız.
Yükümüz ağır,taşıma azmimiz mücadelemiz dünden daha güçlü...
Ölümsüzlüğe uğurluyoruz ...
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- ÖNCE KARIŞTIR SONRA BARIŞTIR
6.02.2016 - Para, iktidar, güç
26.03.2016 - Kapitalizmin çanı neden çalar !
22.11.2015 - Fıtrat farkı
22.09.2015 - Erdoğanın üslubu
21.08.2015 - “Ne Yaptı Bize Bu Devlet”
12.08.2015 - BARIS BLOKU
25.07.2015 - Ölümsüzlüğe uğurluyoruz ...
22.07.2015 - Yanılmış olmayı çok isterdim
12.07.2015 - Her taziye zaruri midir?
21.06.2015
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Ad Soyad Giriniz...
başta konusuna vakıf olanlal vesorusunun kendisinde cevabı olanla ne demek ikiside olayı biliyor tartışma olmaması lazım diye düşünüyorum yanlışmıyım
Ad Soyad Giriniz...
yazınızı okudum tartışma konuyu bilenle bilmeyen yada yetersiz bilen arasında olmalı iki bilenle yada iki bilmeyen arasında olamaz