Burhanettin DURAN
Füze saldırısından sonra Trump yönetiminin Suriye politikasındaki hareketliliğin nereye varacağı merak konusu.
ABD'li yetkililerin açıklamalarındaki "önceliğimiz Esed'in gitmesi değil" ibaresi yerini"Esed gitmeden siyasi çözüm konuşulamaz" cümlesine bıraktı.
Yine Washington'dan füze saldırısının "devamının olacağı" yönünde sinyaller veriliyor. Dahası, Esed'i göndermenin yanına bir de İran'ı sınırlandırma "önceliği" eklendi.
ABD'nin BM Büyükelçisi N. Haley, Suriye'de üç öncelikleri olduğunu söyledi: "Birden fazla önceliğimiz var. Esed'i devirmek tek öncelik değil. Bizim yapmaya çalıştığımız şey DEAŞ'ı yenmek. İkinci olarak Esed oradayken barış içinde bir Suriye görmüyoruz. Üçüncü olarak İran etkisini dışarı atacağız ve son olarak siyasi çözüme gideceğiz." Ve Amerikan başkentinde Rusya ve İran'a Suriye'deki tutumları sebebiyle yeni yaptırımlar uygulanması tartışılıyor.
ABD hâlâ Suriye denklemindeki en önemli oyun değiştirici, potansiyel güç. Zaten 2015'te Esed rejiminin yıkılmasına ramak kala yardıma koşan Rusya'ya bu boşluğu bırakan da ABD idi. Ancak bu aşamada kimse ABD'nin Esed rejimini toptan hedef alan geniş ölçekli bir operasyon yapmasını beklemiyor.
Ve 2011'den bugüne Washington'ın hiçbir zaman gerçekten Esed'i göndermek amacıyla Suriye politikası oluşturmadığını da biliyoruz. Yine de Washington isterse, bir dizi sınırlı müdahaleyle ÖSO'yu güçlendirebilir ve Rusya- İran- Esed üçlüsüne kötü günler yaşatabilir.
Senatör McCain'in işaret ettiği gibi muhaliflere verilecek askeri destek (Stinger tarzı yerden havaya füzeler verilmesi gibi) hem güney hem de kuzey cephesinde Esed'i sıkıştıracak bir hareketlilik sağlayabilir. Şam ve Hama kırsalının ya da Der'a'nın bu tür hareketlenmeye ne kadar açık olduğu malum.
Trump yönetiminin üç önceliği bir arada götürmesi hiç de kolay değil. Önce Rusya ile sahada Esed rejiminin geleceğine yönelik "kontrollü bir gerilim ve atraksiyon" dönemi yaşanacak. Sonra üç öncelikten ilki olan DEAŞ ile mücadelenin yürütülmesi gündem olacak.
Esed rejimini hedef alma ile DEAŞ sonrasını planlama birlikte yürütülmezse Suriye'nin toprak bütünlüğü sağlanamaz.
İşte tam bu noktada ciddi bir tehlike bulunuyor. Trump yönetimi Esed'i geçiş sürecine zorlarken YPG'yi de güçlendirmeye devam edebilir.
Bu tercih Suriye ve Irak'ın parçalanması sürecini hızlandırır. Farklı aktörleri, ÖSO ve YPG gibi, yeni çatışmalara itebilir.
Doğrusu, Trump yönetimi bu tür bir parçalanma ihtimalini ne kadar önemser bilemiyorum. Başkan Trump'ın danışmanı S. Gorka'nın "Libya'yı üçe bölme planını peçete üzerine çizmesinin" medyaya yansıdığı günlerdeyiz.
Bu gidişatın Türkiye'ye yeni fırsatlar ve tehditler getireceğini öngörebiliriz. Obama'nın Arap isyanlarını yönetemediği ve bölgenin iç savaşlara gömüldüğü anlaşıldıktan sonra Türkiye, Suriye'de "kendi başının çaresine bakacak" bir politikayı hayata geçirmek zorunda kaldı.
Bu zorunluluk bir yandan DEAŞ ve PKKYPG gibi terör örgütleri ile mücadele ederek kendi güvenliğini ve Suriye'nin bütünlüğünü savunmak demekti. Diğer yandan ise "verdiğisözleri tutmayan" ABD ile Rusya-İran hattı arasında bir denge kurabilme çabası anlamına geliyordu.
Fırat Kalkanı operasyonu da Astana süreci de bu yaklaşımın tezahürü idi. Nitekim Rusya, muhalifleri tümüyle tasfiye etme amacına yöneldiği için Astana süreci tıkandı.
Zorlu bir çaba da olsa Türkiye, Suriye'de ABD ve Rusya arasında "bir ittifak tercihiyapmadan" kendi rasyonel menfaatlerini gerçekleştirmeye çalışmak durumunda.
Mesele, Putin'e karşı Trump'ın yanına geçmek ya da aksi değil. Suriye sahası bu güçlerden hiçbirini "müttefik" olarak göremeyecek kadar karmaşık ve çok boyutlu.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.02.2022
19.05.2021
15.05.2021
30.04.2021
24.04.2021
17.04.2021
6.01.2020
3.01.2020
13.10.2020