Elif ÇAKIR
Meğer ben, Tansu Çiller’in ‘DYP’yi baraj altında gösterdi’ suçlamasıyla SONAR’ı mahkemeye verme hadisesini kınayan bir yazı kaleme aldığım saatlerde, Meral Akşener liderliğindeki İYİ Parti, Gezici Araştırmaya “seçmen algısını yönetmeyi hedeflemek” suçlamasıyla dava açmaya hazırlanıyormuş.
İtiraf etmeliyim ki, İYİ Parti’nin hem de 81 il başkanıyla, 39 milletvekiliyle ve 15 genel başkan yardımcıyla birlikte 81 ilde, bir kamuoyu şirketine “topyekun dava” açtıkları haberini duyduğumda inanamadım.
İnanmak istemedim.
Ancak doğruymuş!
Keşke, DYP ve SONAR arasındaki davalaşma, siyasi tarihimizde ilk ve son örnek olarak kalmış olsaydı, dedim.
Benim bu temennime, İYİ Partililer “haksız mıyız?” sorusunu yöneltebilirler, dahası “Gezici Araştırma şirketi yaptığı kamuoyu araştırması ile kasıtlı olarak partimizi HDP ile işbirliği içinde gösteriyor” itirazında bulunabilirler.
El hak doğrudur.
Kamuoyu araştırması yapan kurumların kasıtlı ve sübjektif değerlendirmelerle, “rakamlara yalan söyleterek” seçmeni yönlendirme çabalarının olduğu bir gerçek.
Dolayısıyla İYİ Parti’nin, partisini kasıtlı olarak HDP ile işbirliği içinde gösteren Gezici’ye dava açması yasal da olabilir haklı da...
Hatta dava İYİ Parti’nin lehine de sonuçlanabilir.
İYİ Parti lideri Meral Akşener’in, yine de dava açmak yerine, bu kamuoyu araştırma şirketinin bugüne kadar hangi başarıyı göstermiş olduğu, yaptığı kaç kamuoyu araştırmasında doğru sonuçlara ulaşmış olduğu gibi bilgileri kamuoyu ile paylaşmış olmasını temenni ederdim.
Akşener, mahkemeye gitmek yerine, kamuoyunun karşısına çıkıp “Partimi HDP ile işbirliği içinde gösteren, seçmenimizin rahatsız olduğunu ve Cumhur İttifakı’na gittiğini söyleyen bu Gezici Araştırma var ya” diye başlayabilir, şöyle devam edebilirdi:
- Bu Gezici Araştırma var ya, 1 Kasım 2015 seçimlerinde çok iddialıydı, 7 Haziran sonuçlarından farklı bir sonuç çıkmayacağını söyledi. AK Parti sandıktan en fazla yüzde 39.2 alır dedi, ‘çuvalladı’ bilemedi.
- 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 3 gün kala yayınladığı anketlerde Erdoğan’ın yüzde 48 oy alacağını söylüyordu, seçimlerin ikinci tura kalacağını iddia ediyordu, bilemedi.
- Daha düne kadar yaptığı bütün kamuoyu araştırmalarında AK Parti’nin kaybettiği sonucuna ulaşıyordu.
- Biliyorsunuz, daha bir ay önce “En güvenilir İsimler” araştırması yaptı. Belirlediği, Türkiye genelinde toplumun en çok güven duyduğu isimleri kamuoyu ciddiye almadı. Hatta kamuoyu “nerede yaptınız bu araştırmayı” diye kafa buldu.
- Bu Gezici Araştırma var ya, anket şirketleri arasında en çok yanılan, hata yapan ve adı manipülasyon yapmakla anılmaktadır.
- Daha bir ay önce 31 Mart 2019 yerel seçimlerini AK Parti’nin oy oranın yüzde 40’ın altına düşeceğini, yerel seçimleri kazanmasının imkansız olduğunu söylüyordu. Bir ayda ne değiştiğini bu araştırma şirketimiz kamuoyuna açıklasın..
Meral Akşener de, İYİ Partililer de bu anket şirketinin üzerinde “demek öyle ha” diye tepinebilirlerdi.
İYİ Parti lideri Meral Akşener keşke hiç ciddiye almasaydı. Madem muhatap alıyor, keşke mahkemeye gitmek yerine kamuoyu önüne çıkıp, toplum nezdinde mahkum etmeye çalışsaydı.
Ben kamuoyu araştırmalarına olağanüstü bir güç atfetmemek gerektiği düşüncesindeyim.
Seçim dönemlerinde yapılan kamuoyu araştırmaları, siyasal partiler için; seçmen eğilimlerini, aday ve partilerinin potansiyellerini görebilmek, toplumun beklentilerini ve eğilimlerini öğrenebilmek için iyi bir araçtır. Ama o kadar.
Dün yazmıştım bugün de yazıyorum, bizim gibi ‘geçer akçe’ olarak kimlikler ve ideolojiler üzerinden siyaset yapılan ülkelerde, seçmenin taraftarı olduğu partinin hatalarına, kusurlarına bakmadığı, siyasal partilerin hizmet üzerinden değerlendirilmediği ortada.
Eğer ülkemizde, seçimler normal algınlanmış olsaydı, kimlik değil hizmet siyaseti yapılmış olsaydı... Emin olun ülkemiz hukuk devleti kimliğine kavuşur, gelişmiş demokrasiye sahip bir ülkemiz olurdu.
Dolayısıyla rahat olunsun; yazılı, sözlü, görsel medya ve yayın araçları ile kamuoyu araştırmaları, anketler, ortaya sürülen tahminler, vatandaşın tercihini bir siyasi partinin lehine ya da aleyhine olacak şekilde etkilemez. Ülkemizde seçmenler araştırma sonuçlarına göre oy vermiş olsaydı, ya da oy verecekleri partiye anket sonuçlarına göre karar vermiş olsalardı bugün yüzde 1 oy alan siyasal partiler olmazdı.
Araştırma sonuçları, ne seçmenin oyunu ciddi bir şekilde etkiler ne de seçmenin partisine olan bakışını.
Sonuçta, bilimsellik, objektiflik ve tarafsızlık ilkesini bir kenara koyarak manipülasyon yapan bir araştırma şirketi, toplum nezdinde güvenirliliğini yitirerek, en büyük zararı kendisine verecektir.
Mamafih, HDP ile ittifak ve işbirliği içinde olduğuna dair hiçbir iz, işaret, delil yokken, bir kamuoyu araştırma şirketinin “HDP ile işbirliği içinde olmasından rahatsız oldukları için, İYİ Parti seçmenlerinin Cumhur İttifakı’na geçiş yaptıkları görülüyor” sonucuna ulaştım demesi elbette İYİ Partililer için can sıkıcıdır.
Ancak, yasal olarak böyle bir hakkı olsa bile bir siyasi partinin, bir kamuoyu araştırma şirketine dava açması, dengede duramayan demokrasiye sahip ülkemizin sicili için iyi bir şey değil.
Umarım İYİ Parti, tarihe, bir kamuoyu şirketine siyasi dava açan bir parti olarak geçmez.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024