Fehmi KORU
"Şimdi size tarihi bir sırrı açıklıyorum" demiş DP Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, bunu yapmadan önce çok düşündüğünü ekleyerek... Açıkladığı 'sır' şu: Ak Parti iktidara ABD tarafından getirilmiş...
Daha dehşetengiz bir cümlesi ise şu: "ABD ile dünyayı sömürmek ve yok etmek isteyen global gücün, yani büyük şirketlerin kurdurduğu bir partidir AKP..."
Bu kanaate varmasının sebebi, 'ABD Büyükelçiliği Müsteşarı' olduğunu söylediği bir diplomatın kendisine "AKP diye bir parti kurulursa nasıl olur?" diye sormasıymış... 57. Hükümet iktidardaymış henüz; kurulacak partiye kendisinin de katılmasını istemiş Amerikalı diplomat...
'Sır' denilemese de önemli bir 'ifşaat' sayılabilirdi anlattığı; tabii doğru olduğu takdirde...
Anlattığının 'doğru' olması ise mümkün değil. Mümkün değil, çünkü kurucu kadronun, oluşturulacak partiye, pek çok seçeneği tartıştıktan sonra ve neredeyse kurulmadan hemen önce, 'Adalet ve Kalkınma' ismini vermeyi kararlaştırdıkları tanıklıklarla biliniyor.
Zeybek'i ziyaret eden diplomatın "AKP kurulacak, destekleyeceğiz" demesi bu sebeple mümkün değil... Dese dese, "Bir parti kurulacak, siz de içinde yer alın" demiştir o diplomat...
"Öyle dese ne fark eder ki?" itirazında bulunacakları hemen uyarayım: Çok şey fark eder...
57. Hükümet, bilindiği üzere, Bülent Ecevit başkanlığında DSP, ANAP ve MHP'den oluşuyordu. Meclis'in normal süresini tamamlamasına sekiz ay varken MHP lideri Devlet Bahçeli'nin zorlamasıyla erken seçime gidildi. Bahçeli, bu zorlamayı, partisine ve ülkeye 'tuzak kurulduğu' gerekçesiyle açıklamıştı.
Bir medya patronunun kendisi dışındaki parti liderlerini tesis açılışı vesilesiyle Frankfurt'ta toplamasını, ANAP ile DYP arasındaki yakınlaşmayı, MHP'nin hükümet-dışı bırakılacağı 'komplosu' olarak yorumlamıştı Devlet Bahçeli...
Tespiti çok yanlış değildi. MHP'nin hükümet-dışı bırakılması projesi gerçekleşmedi, ama yeni partilerle siyaset etkilenmek istendi.
Washington'da görevli genç bir diplomat 'makul çoğunluk' sloganıyla sağı, ekonomik kriz sebebiyle ABD'den ülkemize çağrılmış bir uluslararası bürokrat ise 'çağdaş sol' sloganıyla solu birleştirecek yeni parti projeleri için kolları sıvadılar...
Namık Kemal Zeybek'i ziyaret eden 'Müsteşar' sıfatlı Amerikalı diplomatın, o sıralarda, yeni oluşumlar için bayağı çaba gösterdiğini Ankara'da siyaseti yakından izleyen herkes hatırlayacaktır.
Şaşırsa da yazacağım: Zeybek'in iddiasının aksine, ABD ile Ak Parti'nin yıldızı daha ilk günden barışmadı. Seçim yılında (2002) New York'ta yapılan Davos Toplantısı'na giden Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül, Washington'a da uğradıklarında, üst düzey hiçbir Amerikalı yetkiliden ilgi görmedi. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson, başka ülkelerin diplomatlarının ziyaret kuyruğuna girdiği Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının yeni partisine nezaketen olsun uğramadı; hem de beklendiği defalarca hatırlatıldığı halde...
Kamuoyu yoklamaları medya patronları kadar Amerikalı diplomatları da yanıltmıştı 3 Kasım (2002) seçimleri öncesinde...
Türkçesi şu: DP Genel Başkanı Zeybek'in belleği kendisini fena halde yanıltıyor...
11 Mayıs 2011, Çarşamba
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025