Fehmi KORU
ABD başkanı Donald Trump kendisine, çevresine, ülkesine, hatta dünyaya zarar verebilecek biri mi? Akıl sağlığı yerinde değil mi? Yoksa deli mi ABD başkanı?
Bu soruları ben sormuyorum, geçen yıl ABD’de çıkan ‘The Dangerous Case of Donald Trump’ adlı kısa sürede çok satanlar listesine giren kitaba imzalarını veren tam 28 psikiyatrist ve akıl sağlığı uzmanının gündeme taşıdığı bir iddia bu.
Kitabın raflarda yerini almasının ardından günümüze kadar geçen sürede, çeşitli Amerikan gazeteleri, dergileri, internet üzerinden yayın yapan siyasi haber ve yorum siteleriyle TV’lere çıkan yorumcular, her seferinde daha da ciddi biçimde, aynı iddiayı gündemde tutuyorlar…
Şu yayınlar onlardan bir demet: Vox, the New York Review of Books, CNN, The Intercept, CNBC, The Nation, Bill Moyers, Salon ve New York Times.
“Bizim başkan deli, bu sebeple başkanlık yapamaz, derhal görevden gönderilmeli” diye özetlenebilecek bir siyasi hareket de var ABD. ABD Anayasası’nın 25. ek maddesinde yer alan “Başkan görevini yapamaz hale gelirse görevi yardımcısı üstlenir” cümlesinin bu amaçla kullanılabileceği görüşü savunuluyor.
Açık açık. Yazılıyor da, televizyonlarda tartışılıyor da.
Vatana ihanet iddiası
Trump son olarak vaktiyle CIA direktörü görevini yürütmüş John Brennan‘ın en üst düzeyde bulunan güvenlik iznini iptal etti; sebebini biliyor musunuz?
Sebebi şu: Brennan’ın, çıktığı bir TV programında, Trump-Putin arasında gerçekleşmiş Helsinki buluşması sonrasında düzenlenen basın toplantısında sergilediği tuhaf görüntü ve sarf ettiği sözler sebebiyle, “Bizim başkan neredeyse vatana ihanet içerisinde” eleştirisinde bulunması…
‘Vatana ihanet’…
New York Times‘ın kıdemli yazarı Thomas Friedman da aynı basın toplantısı sonrasında yazdığı yazıda, “Trump ya Rus istihbaratı namına çalışan biri, ya da o rolü oynamaktan hoşlanıyor” cümlesi eşliğinde ‘vatana ihanet’ iddiasını dile getirdi.
Prof. Stephen M. Walt bu konuyu işlediği ‘Foreign Policy’ makalesinde, Trump‘ın davranışlarının sebebini araştırırken, onun ‘başkanlık görevini yerine getiremeyeceğinin’artık aşikar hale geldiğini belirttiği uzun cümlesinde, Trump için şu sıfatları kullanıyor: Cahil, yeteneksiz, sabırsız, sürekli hata yapan, dikkatsiz, sürekli yalan söyleyen, kendi imajı için her şeyi feda edebilen biri…
Amerikan basını, Türkiye’yi hedef alan son çıkışlarının ardından da Trump‘a yönelik eleştirilerine hız verdi. Washington Post ve New Yorker‘da çıkan yazılara CNN-Internationalda yayınlarla destek çıktı.
Bunları uzun uzun aktarmanın sebep/lerini herhalde anladınız: Trump kendi ülkesinde de pek makbul bir insan değil; bazıları hakkında yürütülen hukuki soruşturmanın bile sonucu beklenmeksizin, akıl sağlığı konusundaki kuşkulardan hareketle onun yerinden edilmesi gerektiğini ileri sürenler çok.
Doktorlar o gerekçeyi savunan kitaplar yazıyor, gazeteciler, yazarlar, yorumcular Trumphakkında en aşırı ifadeleri kullanmaktan, vaktiyle onunla birlikte çalışmış bürokratlar ‘vatana ihanet’ suçlamasını halkın seçtiği başkanlarına yöneltebiliyorlar.
350 gazete aynı manşetle çıktı: “Medya halkın düşmanı değildir”
Trump‘ın, ABD başkanının, bütün bunlara karşı yapabileceği hiçbir şey yok…
Bütün yapabildiği Twitter’dan “Medya Amerikan halkının bir numaralı düşmanıdır” temasını işleyen mesajlar atmak, eski istihbarat bürokratının güvenlik iznini kaldırmak…
Medyada ‘Trump-aşığı’ diye bilinen kanallar, kalemler ve yorumcular yok mu? Var. Ancak onlar arasından tek bir kişi bile, “Trump karşıtları susturulsun, aleyhte yayın yapanlar hizaya getirilsin, muhalifler cezaevlerine doldurulsun, medya bütünüyle bize kalsın” diye yayın yapmıyorlar.
Son haberi de vereyim: Geçen hafta ABD’nin çeşitli kentlerinde yayın yapan saygın gazetelerin tamamı “Gazeteciler düşman değildir” manşetiyle ve bu konuyu işleyen birer başyazıyla çıktı. Bu çıkışta başı çeken Boston Globe gazetesinin başyazısında, “Bugün ülkemizde kendi politikalarını desteklemeyen medya mensuplarını ‘halkın düşmanı’ olarak yaftalayan bir anlayışa sahip biri başkan. Medyanın halkın düşmanı olduğu yalan; tıpkı kalabalığın üzerine sihirli toz veya su atan eski zaman şarlatanlarının palavralarından biri gibi” ifadeleri yer alıyor.
Medya ABD’de özgür varlığını feda etmemek için çaba gösteriyor.
İyi ki de öyle yapıyor.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
11.11.2025
9.11.2025
7.11.2025
6.11.2025
4.11.2025
2.11.2025
31.10.2025
30.10.2025
28.10.2025