Fehmi KORU
Acaba CHP’liler tek parti dönemi uygulamalarını savunma çabasıyla partilerinin geleceğini kararttıklarını ne zaman fark edecek? CHP’li medyanın peşine takılarak varabileceği yer CHP’nin, seçim sandığında tadılacak yeni bir yenilgidir.
Cumhuriyet’in kuruluşundan (1923) ilk demokratik seçimle yönetimin el değiştirdiği 1950 yılına kadar sürmüş tek parti yönetimi ‘halka rağmen’ diye özetlenebilecek bir politik çizgi izledi. Avrupa’da yükselen zihniyete fazla ters değildi o çizgi; uygulamaları da, özellikle ‘din’ konusunda, dönemin modası ‘pozitivist’ yaklaşımı yansıtıyordu.
Dinî duyguları kurtulunması gereken ayakbağı, dinî uygulamaları insanları ve ülkeleri geri bırakan alışkanlıklar olarak görmek dönemin genel özelliğiydi; bu ‘anti-clerical’ yaklaşımın bize dönük yüzünde, ‘Türk’e özgü din anlayışı’ arayışları da vardı, gereksiz görülen ibadet yerlerinin daha uygun kullanıma kavuşturulması veya bütünüyle kapatılması da... Aynı dönemde pek çok kitap yasaklandı, başına şapkadan başka bir serpuş takan erkekler ile örtünen kadınların peşine düşüldü, din eğitimine engeller konuldu, Türkçe ezan ve Kur’an davası güdüldü.
“Bunlar olmadı” diyenler tarih bilmiyor demektir.
Sadece dönemi yakından gözlemiş gazetecilerin yazdıklarından öğrenilmiyor dönemin bu özelliği; pek çok bilimsel eser ve araştırmada da ayrıntılarıyla yer alıyor.
İşte size bir örnek; Ankara Üniversitesi’nin Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü tarafından yayımlanan ‘Atatürk Yolu’dergisinden... Dr. Ali Dikici ‘Milli Şef İsmet İnönü Dönemi Lâiklik Uygulamaları’ makalesinde (Kasım 2008), bir dip notta (s. 183-184), şu bilgiyi sunuyor:
“Eşref Edip sonraki yıllarda da yapılan uygulamaları daha ağır dille eleştirmeye devam etmiştir. ‘Onlar milleti hiçe saydılar. En mukaddes hislerine taarruzdan çekinmediler. Memleketin her tarafını sefalet ve ıstırap kapladı. Vicdanlara hançerler soktular. Ezanları değiştirdiler. Camilerin içlerine kadar tecavüzlerini uzattılar. İbadetlere müdahale ettiler. Din namına cemiyet teşkilini men ettiler. (...) Dinî müesseseleri kapattılar. Din ehlini zelil ettiler. Sefalet içinde inlettiler. Dilenecek hale getirdiler.’ Bkz. Eşref Edip, ‘Hakka Arka Çevirenlerin Akıbeti’, Sebilürreşad, C. IV, No. 78, (Mayıs 1950), s. 35–36. Benzer bir eleştiriyi yapan (Prof.) Ali Fuat Başgil, Moskova’yı imrendirecek düzeyde bir din ve maneviyat düşmanlığı yapıldığını belirtmekte ve milletin CHP’ye ve tek-parti yönetimine olan küskünlüğünün ve gücenikliğinin artmasında ‘halkın dinine ve mukaddesatına karşı’ takınılan olumsuz tavrın rolü olduğunu söylemektedir. Bkz. Ali Fuat Başgil, ‘Çeyrek Asır Devam Eden Zulüm Devri’, Sebilürreşad, C. IV, No. 85, (Ağustos 1950), s. 146.”
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açtığı tek parti döneminde dinî kitapların yasaklandığı tartışması CHP açısından tam bir çıkmaz sokaktır. Sebebini anlamak için 17 Mayıs 1943 tarihli şu resmi yazıya göz atmak bile yeterli: “Biz her ne şekil ve suretle olursa olsun memleket dahilinde dinî neşriyat yapılarak dinî bir atmosfer yaratılmasına ve gençlik için dinî bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine taraftar değiliz.” Mektubun altındaki imza, o dönemde dinî kitapları yasaklayan devlet memuruna ait: Vedat Nedim Tör, Matbuat Umum Müdürü. (Başgil, ‘Din ve Lâiklik’, s. 10)
Geriçi dün Radikal’deki yazısıyla tartışmaya CHP saflarında katıldı, ama Altan Öymen’in anılarının 2. cildinde (‘Değişim Yılları’, s. 483-96) yer verdiği DP’li çoğunluğa sahip Meclis’te alınan ezanın Arapça da okunabileceği kararına kadar ülkede yaşananlara dair anlattıkları da göz açıcıdır.
Tek-parti dönemi uygulamalarını savunarak bir yere varamaz CHP; Kemal Kılıçdaroğlu geriye değil ileriye bakmalı.
Yazarlar
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025