Fehmi KORU
Uğraş alanlarının doğası böyledir: Eli kalem tutanlar devleti yönetenleri yeterince takdir etmez, sevmezler de... Bunun tersi de doğrudur: Devleti yönetenler de eli kalem tutanları takdir etmez, onlardan fazla hoşlanmazlar....
Sadece bizde değil, dünyanın başka demokrasilerinde de böyledir. Başı medyayla derde girmeyen siyasetçi pek azdır dünyada; gazetecisine en kötü muameleyi reva görmeyen siyasetçi de... Bu iki meslek birbiriyle iyi geçinmemek üzere icat edilmiş gibidir...
Yandaş’ veya ‘candaş’ biçiminde ifadelerle birilerine yakınlık yakıştırılmasına bakmayın, siyasetçiler ‘yandaş’ veya‘candaş’ olanı da fazla sevmez; hiçbir ‘yandaş’ veya ‘candaş’ da siyasetçinin her yaptığını veya her ağzından çıkanı aslında beğenmez...
İki meslek erbabı mümkün olduğunca birbirlerine tahammül ederler...
Tayyip Erdoğan bu konuda da ‘istisnai’ bir siyasetçi; hayır, ‘istisnai’ oluşu gazetecileri sevmesinden kaynaklanmıyor; o da takdircisi değil gazetecilerin, hoşlanmıyor yazarlardan... Diğer siyasilerden farkı, başkaları hislerini kendine saklar veya duyduğu rahatsızlığı patrona aktararak perde gerisinden sonuç almaya çalışırken Tayyip Erdoğan’ın rahatsızlığını herkesle paylaşması...
Ak Parti İstanbul il örgütünün geleneksel iftarında kameralar önünde söylediklerini işitmeyen kalmadı. Dışişleri bakanıAhmet Davutoğlu’nun kıyıma uğrayan Arakan müslümanlarının derdine çare bulmak üzere Emine Erdoğan ile birlikte Myanmar’a gitmesini eleştiren bir yazar için, doğrudan patronuna hitap ederek,
“Böyle birine nasıl köşe emanet ediyorsun?” dedi Başbakan Erdoğan...
Dedi de ne oldu? Daha önceki medyaya dönük benzer çıkışları gibi bu da sonuç getirmedi. Getirmez ve getirmemeli de...
Gazeteci veya yazar, siyasiler kendisinden hoşlanmadığı için değil, okurları tarafından beğenilmediği ve artık okunmadığı için ortalıktan çekilmelidir. Doğada bir kısmı içimizde kusma hissi uyandıran renkler de var; ancak sadece en sevdiğimiz renkten oluşan tek-boyutlu bir dünyada yaşamayı herhalde kimse istemez.
Her türden fikrin serbestçe ifade edildiği bir ortamda doğrulara erişilebilir. Yanlış söyleyen, yalandan medet uman varsa medyada, gerçeklerin peşinde olanların eli armut toplamıyor ya, ânında cevabı verilir...
Siyasilerin hışmıyla medyanın dizayn edilmesinin herkesten önce siyasilere yararı dokunmaz; zararı olabilir ama... Son birkaç yıl içerisinde sütunlarını kaybeden veya gazete değiştiren yazarların hemen hepsinin faturası -doğrudur, yanlıştır tartışmıyorum- siyasete çıktı. Bunun zararı şu: Gazetenin artık okunmadığı için yollarını ayıracağı yazarlar bile, sırf tepeden gelen baskıyla gönderildikleri görüntüsü vermemek için, yerlerinde kalıyor olabilir.
Kendi hesabıma, herkesin benim gibi düşündüğü, her yazarın benimle aynı frekansta olduğu bir medya ortamında bulunmak istemem. Dayandığımız bilgiler, fikirlerimiz oluşurken içinde yer aldığımız çevre ve bizleri harekete geçiren temel ilkeler yazılarımıza yansıyor; geniş kamuoyunun hakemliğinde itibarlar oluşuyor.
İtibarsız ve söylediğine kulak verilmez yazarlar meşheri haline gelmiş gazeteleri muhatap etmekle, siyasiler, hem o gazetelere hem de yazarlara gereksiz yere hayat öpücüğü sunmuş oluyorlar.
Medya kendi haline bırakılsa iç-hesaplaşma daha iyi sonuç verecektir.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
19.12.2025
18.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
9.12.2025