Figen Çalıkuşu
Bahçeli, Öcalan, DEM… Özgür Özel, Diyarbakır, urgan, Ömer Öcalan…Kürt Meselesi… Derken bombalar patladı. Lanet terör, Ankara’nın kalbinde “çok iyi korunduğu” söylenen TUSAŞ’ı elini kolunu sallıya sallıya bastı, beş insanımızın canını aldı, onca insanımızı yaraladı.
Bu nasıl oluyor?
Bu karanlık zafiyet o kadar çok soru üretti ki…
Tam Öcalan’a “umut hakkı”ndan, barıştan söz edilirken başkentte kim insanları öldürüyor? Niye öldürüyor?
Ankara’daki garip, karanlık ve kanlı saldırıyı şu ana kadar üstlenen olmadı ama yetkililer PKK’yı işaret ediyor…
Gerçekten PKK mı yaptı? Yaptıysa amacı ne?
Bu korkunç olaya rağmen belli ki Türkiye yeni bir döneme doğru yürüyor.
Yürüyor da nasıl yürüyor?
Bahçeli, “Kürt sorunu yoktur” diyor.
Buna karşın “Sırf anasının dilini konuştuğu için milyonlarca vatandaşımız ötekileştirildi, ötelendi, maalesef, haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz bırakıldı” cümlesi de Erdoğan’ın.
Erdoğan’ın ifadesi ile “anasının dilini konuştuğu için” hukuksuzluğa, haksızlığa maruz bırakılan insanların sorunu bir “terör sorunu” mudur?
Erdoğan ile Bahçeli’nin daha ilk adımda, sorunun adını koyarken, nedenini tespit ederken ayrıştığını görüyoruz.
Bahçeli’nin Öcalan’ı TBMM’ye davet etmesine de Erdoğan sessiz kaldı.
Bahçeli formülüne göre “demokrasi yok, hukuk yok, Öcalan Meclis’e gelecek ve terör bitecek.”
“Ne Kandil ne de Edirne; adres İmralı’dan DEM’e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın” da dedi Bahçeli.
Bahçeli’ye göre Öcalan TBMM’ye gelip “terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırırsa”... AİHM’in Umut Hakkı Kararı uygulanacak.
Düşünün ki Anayasa gereği uygulamayı zaten devlet olarak taahhüt ettiğimiz bir AİHM kararı pazarlık konusu.
AİHM Kararlarını çöpe atan da uygulamasına izin veren de Bahçeli…
Bu vesileyle bir soru:
Konuyla ilgili adalet bakanından bir çift söz duydunuz mu, sözü bırakın bakanı son birkaç gündür gören var mı?
Gören olursa şu soruyu sorsun:
Niye biz hukukun gereklerini “pazarlıksız” uygulayamıyoruz?
Öcalan, Bahçeli’nin bu “şartlı” çağrısını yanıtladı:
“Koşullar oluşursa teorik ve pratik güce sahibim”
Şimdi ne olacak?
Öcalan için AİHM’in Umut Hakkı kararı çalışacak mı?
Çalışacak ise HDP Genel Başkanı ve partisinin Cumhurbaşkanı adayı olan, pek çok Türk’ün de oyunu alabilen Selahattin Demirtaş hakkındaki AİHM kararı ne olacak?
AİHM kararı birisi hakkında uygulanıp, diğeri hakkında uygulanmayacak mı?
Bu ayrıştırmaya gerek var mı? Amaç nedir?
Kürt halkını da “böl, yönet” mi yoksa?
Neden Anayasa emri gereği, AİHM ya da AYM karar verince serbest kalınmıyor da siyaset isteyince serbest kalma süreci başlıyor? Hem de şarta bağlı olarak?
Neden hukuk dışlanıyor? Barış için, eşitlik için önce hukuk ile işe başlamak gerekmiyor mu?
Şöyle veya böyle Türkiye’nin bu meseleyi çözmesi gerektiğine artık “devletin bir kesimi” de karar vermiş diyelim, hatta “bu çok olumlu, ümitli bir gelişme” diye de ekleyelim.
Ama unutmayalım, hukuku ve demokrasiyi yok sayarak siyasal cambazlık yapmaya kalkmak ülkeye huzur getirmeye yetmiyor… Hiçbir zaman yetmedi.
Üstelik daha şimdiden birileri gelişmeleri önleyebilmek için kanlı bombalarıyla ortaya çıktı… Belli ki barış istemeyen odaklar da var.
Bunları aşabilmek için karşımızdaki tabloyu iyi tahlil etmeli ve gerçeği saptamalıyız.
Gerçek şudur, bir sorun hangi yanlıştan kaynaklanıyorsa, sorunun çözümü de o “yanlışın” ortadan kaldırılmasıyla mümkün olur.
Kürtlerin varlığını ve devamında Türk ve Kürt’ün eşit haklara sahip vatandaş olduğunu kabul etmekle ancak “o yılların yanlışı” ortadan kalkar.
“Kürt kardeşliği” değil “Türk Kürt eşitliği” gerçeğini kavramaya ve yaşatmaya ihtiyaç var.
Neden “Kürt Kardeşlerimiz” diyoruz da “Türk kardeşlerimiz” demiyoruz?
Bunun altında yatan sebep ne? Sorduk mu kendimize?
Yıllardır “kardeşiz” dediler ama bu kardeşlikten eşitlik çıkmadı.
Türkiye’nin bu en yakıcı, en tüketici, en kanlı sorununu “dürüst” olmadan, “şeffaf” olmadan, “çifte standartlarla” çözemezsiniz.
Eşitlik, barış, huzur, refah için demokrasiye ve hukuka ihtiyaç var.
Başlayan ama adı bile konamayan süreçten gelin bu kez çözüm çıksın, barış çıksın… Dünyanın parçası olacak güçlü, demokratik bir hukuk devletine yürüyüş başlasın.
Yıllardır acılarla, sefaletle boğuşan bu ülkenin insanları da huzura ve refaha kavuşsun.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2025
23.05.2025
18.05.2025
10.05.2025
2.05.2025
25.04.2025
19.04.2025
13.04.2025
4.04.2025
28.03.2025