Fikret Bila

Fikret Bila
Fikret Bila
T24 Tüm Yazıları
AK Parti çekingen
26.11.2025
138

Meclis’te “terörsüz Türkiye” amacıyla kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ndan üç kişilik heyet İmralı’ya giderek terör örgütü PKK’nın kurucusu Abdullah Öcalan’la görüştü.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin ısrarla önerdiği ve savunduğu görüşme gerçekleşmiş oldu.

Heyette AK Parti’den Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, MHP’den İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, DEM Parti’den Kars Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit vardı.

MHP ve DEM Parti bu ziyarete güçlü şekilde sahip çıkarken AK Parti çekingen duruyor.

AK Parti’nin heyetteki temsilcisi Hüseyin Yayman önce “Ben gitmedim, kim gitti bilmiyorum” diyerek Öcalan’la görüşmediği mesajı verdi.

Ancak TBMM Başkanlığı heyetin İmralı’ya gittiğini ve Öcalan’la görüştüğünü açıklayınca Yayman’ı yalanlamış oldu.

Bu açıklamadan sonra Yayman da İmralı’ya gittiğini söyledi.

Yayman neden İmralı’ya gitmediğini söylemek ihtiyacı duydu?

Böyle bir ziyaretin kamuoyundan saklanamayacağını bildiği halde neden böyle bir açıklama yaptı?

Yayman, neden önce gitmediğini söylediği konusunda bu satırlar yazıldığında henüz bir açıklama yapmamıştı.

Yayman gibi deneyimli bir siyasetçinin neden bu duruma düştüğünü anlamak zor.

Yayman’ın bu tutumu da AK Parti’nin başından beri İmralı’ya gidiş konusundaki çekingen tavrının bir yansıması olabilir.

MHP Lideri Bahçeli’nin çok güçlü şekilde savunduğu bu ziyaret konusuna Cumhurbaşkanı Tayin Erdoğan da mesafeli durmayı tercih etti.

Bahçeli gibi “İmralı’ya gidilsin, Öcalan dinlensin” gibi bir açıklaması olmadı. Erdoğan bu konuda topu Meclis’te kurulan Komisyon’a attı. Komisyon’un karar vereceğini söyledi.

Tabii komisyondaki AK Partili milletvekillerinin Erdoğan’ın onayı olmadan böyle bir karar alamayacaklarını da anımsatmak lazım.

Ancak yine de Erdoğan’ın bu konuya mesafeli durması dikkati çekiyor.

Bunun önemli nedenlerinden biri 2013-2015 yılları arasında sürdürülen birinci açılım sürecinin AK Parti’ye oy kaybettirmesi olabilir.

Açılım sürecini yürüten AK Parti’nin 7 Haziran 2015 seçimlerinde oyu önemli ölçüde düşmüş ve Meclis’te tek başına iktidar olacak çoğunluğu yitirmişti.

Bu nedenle Erdoğan ve AK Parti bu kez yeni açılım sürecinde ön planda değil biraz arka planda kalmayı tercih ediyor olabilir.

AK Parti, 7 Haziran 2015 seçimlerinde karşılaştığı oy kaybını tekrar yaşamamak için sürece öncülük etmeyip, güçlü bir söylemle desteklemeyip riski Bahçeli ve MHP’ye yöneltmiş görünüyor.

Ancak böyle bir tutum da halkın sadıkta göstereceği tepkiden AK Parti’yi kurtarmaya yetmeyebilir.

İmralı’ya Meclis’ten heyet gönderilmesi kamuoyundan güçlü bir destek görmedi.

Aksine yaygın bir tepkiye yol açtı.

Bu tepki büyüyerek sürerse AK Parti birinci çözüm sürecinde olduğu gibi süreçten çekilir mi, hatta süreci eleştirir mi?

Bunu şimdilik bilmiyoruz.

Kuşkusuz bu süreçte Öcalan’ın DEM Parti’nin hangi taleplerde bulundukları da önemli.

İktidarın süreç “koşulsuz yürüyecek, pazarlık, müzakere söz konusu değil” açıklamalarına karşın DEM Parti sözcüleri taleplerini dillendiriyorlar.

Öcalan’a umut hakkı için yasa çıkarılmasından, Kürtçe’nin eğitim dili olmasına, cezaevindeki PKK’lıların çıkarılmasına kadar birçok talep gündeme getirildi.

Sonucu AK Parti ve MHP’nin bu taleplere ne yanıt verecekleri belirleyecek.

Ancak şurası belli ki halkın büyük çoğunluğu Atatürk’ün kurduğu demokratik, laik, üniter, ulus devletten ödün verilmesine karşı.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar