Güldalı COŞKUN
Sırf başörtüsü yüzünden meclisten vekil atanlar, kendi gibi olmayan herkesi yok sayanlar, farklı hiçbir fikri bırakın, doğuştan sahip olunan ırkları bile tanımayanlar, bugün TV'lerde bir demokrat, bir ilerici, bir aydın ki, izlerken alkışlıyorum!
Tabii alkışladığım onlar değil. Bu kesime bunları söyleten, kendilerinin bile tahmin edemeyecekleri değişimi sağlayan AK Parti'yi alkışlıyorum. Ancak bu, statükocu tayfanın gerçek düşünceleri mi yoksa, nefretlerinin yan etkisi mi, zaman gösterecek.
Çözüm Süreci başladığında, kıyameti koparanlar, “hendekteki arkadaşlar” diyecek kıvama geliyor ya; insanın nutku tutuluyor!
Sadece bu mu, kavramların içi boşaltılıyor. Bir cümle, bağlamından kopartılıp, olur olmaz yerde kullanılıyor. Gerçeklikten kopuluyor konuşurken; karşıtlık zehri kadehlerce yudumlanmış, sarhoş olunmuş kör kütük ve ne mümkün bu insanlara laf anlatabilmek!
Çelişki, çelişki, çelişki…
Darbe Girişimi gerçek mi kardeşim diyorsun; “gerçek” diyor. Karşı mısın, “evet” diyor. Tamam diyorsun ortak bir nokta yakaladık. FETÖ konusunda hemfikir miyiz, “evet”… Kimmiş bunlar; devletin çeşitli kurumlarına planlı bir biçimde, 40 yıl boyunca, tüm iktidarların nabzına göre şerbet vererek yerleşen bir örgüt mü; “evet”..
Buraya kadar tamam! Hayır; maalesef tamam değil. Tekrar sarıyor başa, aynı şeyleri söylüyor. Mağdur edebiyatıyla başlıyor girişe ve sonra “ne istediler de vermedik” diyen Erdoğan değil miydi diyor.
Kullanışlı cümleleri seviyorlar oldubitti. Bir onlar akıllı, devletin tepesi düşünemiyor bu cümleyi kurarken ne anlayacaklarını! Hendekleri kazarken de zaten, Erdoğan talimat vermiş valilere göz yumun diye! Hem madem talimatı veren devletse, şimdi niye suçluyor ki hendek sözcülerini! Kafalar bu, mantık bu! Başa dönüyorsun tekrar ve soruyorsun, “darbeci kuvvet komutanlarının en az üçü hangi bölgeden! Ya uçaklar nereden hareket etti!”
Yoruluyor insan bazen konuşurken. Küçük bir çocuk gibiler âdeta. Asla olaylar arasında bağlantı kuramıyorlar. Sadece FETÖ konusu değil, PKK/HDP konusunda da aynılar. Sanki, PKK/HDP, bir yardım derneği, ya da bir düşünce kuruluşu da, “Faşist Devlet” onlara yaşam hakkı tanımıyor!
Bir klişe de, sürekli yaşanan her şeyi sanki koşullar hiç değişmemiş gibi eski dönemlerle kıyaslamak. Vay efendim, eski Kürt vekiller, meclisten götürüldüğünde yapılan yanlışın aynısıymış yapılan! Tabii ya, o zaman da bir HDP vardı Kürtçe propaganda yapan, üstelik 80 vekilli değil mi!
Başkanı da çok cesurdu değil mi; “Korkma, asmayacağız, adil yargılayacağız seni!” diyecek kadar, ülkeyi yöneten “diktatöre”. Serbestçe Kürtçe konuşulur, parti lideri alenice halkı silahlanmaya çağırır, bir iç savaş çıkması için de çaba harcardı üstelik! Halbuki şimdi öyle mi; terörle arasına net mesafe koymuş bir HDP var ve ille de siyaset, ille de siyaset diyen eş başkanlar! Hı hı, devlet yanlış yapıyor!
Demirtaş ve Yüksekdağ tutuklandı! Kışkırtıcı tavırları, “gelsene gel, hadi gel göreyim seni, küstahlığını” okudu Devlet nihayet! Çünkü, Devlet, bazıları yerinde sayarken, halkın gönlünde yer tutmayı başarmıştı. Artık, bölge halkını PKK'nın zulmünden koruyan bir devlet var. Bölge halkı, HDP'nin PKK demek olduğunu çok iyi bildiğinden de bu operasyonları sessiz kalarak onayladı, Zaten aynı gün Kürtlerin üstüne 1 ton bombayı yağdırarak bebekleri kör bırakan, ‘Kanarya Sevenler Derneği' PKK, böylece kendini de patlatmış oldu.
ABD ve AB'de, 15 Temmuz sonrası, günlerce sessiz kalırken, bu tutuklamalar karşısında hemen toplanarak, başımıza “endişeli demokrat” kesildiler.
Demek ki neymiş; Demokrasi ve Fikir Özgürlüğü” kavramları, bu çifte standartlı batının en kullanışlı maskesiymiş! Bizim müstemlekeler gibi.
Bu arada, Mayıs ayında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 376 oyla, referanduma gerek kalmadan, kaldırılması kabul edilen şey, vekil dokunulmazlığıydı. Demirtaş, tribünlere show yapıyordu ya hani, bizim korkumuz yok diye. Bu cüreti, devletin geçmiş yanlışları bir daha yapıyor algısını yaratmasından korkabileceğini sanmasından alıyordu.
Yok be Şapşik yine yanıldın! Evet, üç beş kişi yine geçmişle benzerlikler kuracak şüphesiz! Ancak emin olun çok kişi, bu katil yapıdan bıktığı için hak etti diyecek.
Kürtleri kullanmayın derin işlerinizde. Ne Türkiye eski Türkiye ne de halk eski halk. Bir siz kaldınız gerilerde!
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.06.2018
3.02.2018
27.05.2018
21.05.2018
14.05.2018
29.04.2018
23.04.2018
15.04.2018
9.02.2018
2.02.2018