Hilâl KAPLAN
“Sol” entelektüel uzunca bir süre hakikat ile adaletin efendisi olma kapasitesini taşıyan biri olarak konuşmuş ve böyle konuşma hakkına sahip olduğu kabul edilegelmiştir. Entelektüel evrenselin sözcüsü sıfatıyla dinlenmiş ya da dinlendiğini iddia etmiştir. Bu gücünü kaybetmiş bir Marksizm’den alınmış bir fikirdir.
Michel Foucault’nun bir söyleşisinden alıntılanan bu ifadeler, Özgecan Aslan’ı katleden ırz düşmanı ve Nuh Köklü’yü katleden merhamet yoksunu katiller özelinde bizim sol entelijensiyanın konumlanışının mükemmel bir özeti gibi değil mi? Toplumun tümünde infial yaratan hadiseleri, toplumun bir kesimi ve tercihleri yüzündenmiş gibi yansıtarak, bunu kendisini ve elbette ait olduğu mahalleyi ‘temize çekmek’ için araçsallaştırmaktan utanmayan bir bakış bu. Özgecan’ın babasının toplumu kuşatan sevgi mesajına kulaklarını tıkayıp, o sağduyunun berrak sesinin üzerine toprak dökme çabası sizin de midenizi bulandırmıyor mu?
Neymiş, dinî muhafazakârlık eril şideti pekiştiriyormuş? Pardon da bu ülkede, tecavüz etmenin küfüre tercümesi olan ifade, muhafazakârların okuduğu spor gazetesinin ismi mi? Ya da iki siyasî haberin arasında üç çıplak kadın resmi konarak ‘haber sitesi’ imajı verilen gazeteler, muhafazakâr kesimin gazeteleri mi? Ya da ensesti romantize eden, tecavüzcüsüne âşık olmayı özendiren, sekreterini tacizi komedi unsuru olarak sunan diziler muhafazakâr medyanın kanallarında mı arzı endam etti? Hiç mi utanmanız yok sizin?
Şunu demek o kadar mı zor: “Kadını bedenine indirgeyen, tecavüzü ‘kirlenme’, tacizi ‘erkeğin elinin kiri’, mağduru ‘kuyruk sallayan’ olarak konumlandıran yaklaşım pek çok farklı kesimde mevcut. Bu anlayışla mücadele etmek topyekûn hepimizin üzerine vazifedir.” Ama böyle deyince, kaybettiğimiz insanlar üzerinden kendi iktidar sörflerini yapmak imkânını kaybediyorlar elbette. Oysa akbabalar gibi ölenlerin üzerine dadanıp, onları kendi siyasî pozisyonlarına payanda yapmak dururken, neden birleştirici veya sağduyulu veya hakkaniyetli olsunlar ki?
Kötülüğü kendisinin ve mahallesinin/ milliyetinin/ sosyal sınıfının dışında görmek, bizatihi ırkçı ve faşist bir bakış açısıdır. Nazilerin Yahudileri gönül rahatlığıyla gaz odalarına gönderip, onlardan yaptıkları sabunlarla ellerini yıkamalarının sebebi, kendilerinin ve ait oldukları grubun kendinden menkul bir haklılığı ve üstünlüğü olduğunu düşünmeleriydi. Faşizm, her tür siyasî pozisyonda naşvü nema bulabilir ama yeşermesinin temel şartı kendisini ‘hakikatin/iyinin/güzelin efendisi’ olarak görmektir. Buradan bakınca efendilik pozisyonuna da ‘sonsuz haklılık’ iddiasına da kimin soyunduğu gün gibi ortada.
Düşünsenize, kaybettiğimiz insanları bile ‘ölülerimiz’ olarak sınıflandıran, şayet Erdoğan’ın herhangi bir ifadesiyle ilişkilendirilebiliyorsa katili onunla ve dolayısıyla onu destekleyen çoğunlukla özdeşleştiren, kendilerini mağdurun toplumun geri kalanını da katilin/tecavüzcünün hanesine yazan, muhafazakârlara potansiyel tecavüzcü/ katil yaftasını yapıştırdığının ertesi gün “Bu Erdoğan da bizi çok kutuplaştırdı canım, her yer ‘kindar gençlik’” yazıları döşenen bir akıl tutulması bu.
Cenazeye ve cenaze sahibine dahi saygı duyman, herhangi bir konudaki haklılığını daha en baştan kaybetmiştir oysa...
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019