Hüseyin GÜLERCE
Başbakan Erdoğan’ın, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın töreninde Muhterem Fethullah Gülen’e yönelik akıl almaz ifadeleri, işin çığırından çıktığını gösteriyor.
“Yalancı peygamber, sahte veli, içi boş âlim müsveddesi” de ne demek?
Herkesin başbakanı olma sorumluluğu taşıyan Erdoğan’a ne oldu böyle? Milyonların gönlünü böylesine hoyratça hançerlemenin, yürekleri paramparça etmenin yanlışlığını kendisine anlatacak, söyleyebilecek kimse kalmadı mı?
Diyanet toplantısında kendisini dinlerken dondum kaldım. Bu topraklarda böylesi hiç olmadı. Dikkat ediniz, toplantı Diyanet’e ait. Orada Diyanet İşleri Başkanı da konuştu. Onun ne söylediğini hiçbir gazetede okumadık. Demek ki, siyaset, dinin önüne geçmiş. Ama beni asıl yaralayan, âlim insanların da bulunduğu o toplantıda kimseden itiraz gelmedi. Bir tek kişi, “Başbakan ne diyor Allah aşkına…” deyip o salonu terk etmedi. Tam tersine göze girmek, “biz sendeniz” demek için alkışlayanlar, evet alkışlayanlar oldu. Utandım, ezildim. İçim yandı, boğazım düğümlendi. Müslümanlığımıza ne oldu böyle, insanlığımıza, onurumuza ne oldu böyle? Bir âlimi, milyonları harekete geçirerek milletimizi yeniden ayağa kaldıran, tavsiyeleri ile “bitti artık” denilen Anadolu insanını dünyalara yönlendiren, cihan devleti mazlumlarına yeniden gönülleri fetih heyecanı yükleyen bir çilekeş insana bu yapılır mı? O toplantıdakilerin yüzde 90’ının daha dün öve öve bitiremediği bir gönüller sultanına, herkesin gözü önünde, bir canlı yayında böylesine ağır hakaretler nasıl böyle peş peşe sıralanabilir?
Başbakan sadece Muhterem Hocaefendi’ye hakaret etmedi. Sadece onu incitmedi. Onu seven milyonlara hakaret etti, milyonları incitti. Bir gönül yıkmanın bedeli ağır iken, milyonların gönlünü yıkmanın bedeli ağır olmaz mı? Böylesine bir tavır Gayretullah’a dokunmaz mı? Bundan korkmak gerekmez mi?
Ülkemiz zaten kutuplaşmanın anaforuna doğru itiliyor. Birbirine tutunması, gönül bağlarını kuvvetlendirmesi gereken insanları da ayırırsanız, Türkiye’nin istikrarı bundan en büyük zararı görmez mi?
Bir de şu, “ilmi, efsunlama vasıtası yapma” meselesi var. Eğer Hocaefendi’nin insanları efsunlamasından söz ediliyorsa efsunlananlar içinde neredeyse AK Parti yönetiminin, milletvekillerinin tamamı var. Hizmet Hareketi’ni en iyi anlatanlar başta Sayın Arınç, onlar oldular. Bu mu efsunlanma? Ama soru bu değil. Soru şu: Dün âlim, dün gönül sultanı, hizmet kahramanı diye alkışladığınız insan, bugün birden nasıl “sahte veli” oluyor? Dün gerçek âlim dediğiniz, bugün neden “âlim müsveddesi” oluyor?
Başbakan Erdoğan’ın bu insafsız yaklaşımı, bu tahkir edici, öfkeli sözleri Türkiye Cumhuriyeti başbakanına hiç yakışmadı. Başbakan ve çevresi, “hükümet-cemaat meselesi” sürecini çok kötü yönetiyor. Erzurumlu İçişleri Bakanı, Erzurum’da, kraldan fazla kralcı davranıyor. Erzurum’da Erzurum’un evladı Hocaefendi’ye hakaret etmek bayağı bir kin, intikam tortusu gerektirir…
Hizmet insanları, asla kin ve nefret çukuruna düşmemelidir. Biz Hocaefendi’den, “dostluğa dost, düşmanlığa düşmanız” tavsiyesi ile yola koyulduk. Daha kötü durumlarla, daha ağır hakaretlerle, iftiralarla, dışlamalarla karşı karşıya kalabiliriz. (Lütfen bunları müneccimlik saymayın. Çünkü bir insan hem mümin, hem müneccim olmaz. Geleceği ancak Allah bilir. Mümine müneccimlik yakıştırması da bühtan olur, vefanın ve dostluğun bağlarını da koparır atar…) En ağır şartlarda, nefes almanın zorlaştığı atmosferde bile biz üslup güzelliğimizi koruyalım.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019