Kurtuluş TAYİZ
Kısa adı JİTEM. Kuruluşu 25 yıl öncesine kadar uzanıyor. Ancak varlığı bugüne kadar resmi olarak kabul edilmediğinden, bu konudaki tartışmalar da bir türlü sonuçlanmadı. Deyim yerindeyse kamuoyu yıllardır bu hayali örgütü tartışıp durdu. Adı “Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele” olan bu kurumun, bu kadar çok tartışma konusu olmasının kuşkusuz haklı sebepleri bulunuyor. Doğu ve Güneydoğu’da 1990’lı yıllarda işlenen binlerce faili meçhul cinayetin arkasında JİTEM vardı. 1993’te Meclis’te oluşturulan Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu ile Susurluk Kazası’ndan sonra 1996’da Meclis’te oluşturulan Susurluk Komisyonu’nun incelemeleri JİTEM’in varlığını gündeme getirse de; her iki komisyon da fazla ilerleme kaydedemedi. Dönemin Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman, Susurluk Komisyonu’na verdiği ifadesinde, JİTEM’in varlığını inkâr etti. Ta ki JİTEM kurucularından emekli Albay Arif Doğan’ın gözaltına alınmasına kadar.
Faaliyetleri 1990’da durdurulmuş
Albay Arif Doğan’ın “JİTEM’i ben kurdum” açıklamaları üzerine Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı, JİTEM’in varlığını araştırmaya koyuldu. Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel tarafından yürütülen soruşturma kapsamında “JİTEM adlı bir oluşumun var olup olmadığı’’ konusunda, İçişleri Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, MIT Müsteşarlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yazılar yazıldı.
Gelen cevaplarda, JİTEM’in varlığı kabul edilerek, “Bu birimin terörle mücadele kapsamında faaliyet yürüten bir oluşum’’ olduğu kaydedildi. Jandarma Genel Komutanlığı’ndan verilen cevapta ise JİTEM adlı oluşumun, 1990 yılında sonlandırıldığı ifade edildi.
Savcı Yüksel, yürüttüğü soruşturmada JİTEM adlı oluşumun, İçişleri Bakanlığı’nın onayı olmadan ve Genelkurmay Başkanlığı’nın görüşü alınmadan, Jandarma Genel Komutanlığı’nın kendi inisiyatifiyle kurulduğu sonucuna ulaştı ve “yetkisizlik” kararıyla dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi.
24 yıl sonra JİTEM’i kabul ettiler
Bu soruşturma sonunda bir “ilk” yaşandı; JİTEM’in varlığı tescillendi. Evet, yıllardır tartışılan, eski MİT Müsteşarı ve dönemin Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman ile diğer bütün askeri yetkililerin inkâr ettiği JİTEM’in varlığı tartışma götürmez bir biçimde kabul edildi.
JİTEM 1996’da MKG raporunda
Kuşkusuz bu önemli bir gelişme, ancak yetersiz. Çünkü Savcı Yüksel’in ulaştığı sonucu (“İçişleri Bakanlığı’nın onayı olmadan ve Genelkurmay Başkanlığı’nın görüşü alınmadan, Jandarma Genel Komutanlığı’nın kendi inisiyatifiyle kurduğu bir oluşum”) yalanlayan resmî bilgiler var.
Devletin en tepe kurumu olan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), JİTEM’in varlığından haberdardı; hatta JİTEM’i “devletin istihbarat kurumlarından” biri olarak sayan MGK, bu örgütün görev ve çalışmalarını da koordine ediyordu.
Jandarma Genel Komutanlığı’nın, Savcı Yüksel’e “JİTEM 1990’da sonlandırıldı” diye verdiği yanıttan tam 6 yıl sonra, 18 Aralık 1996’da MGK’ya sunulan “Terörle Mücadelede Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı raporda JİTEM, MİT ve Emniyet’le birlikte devletin üçüncü “istihbarat teşkilatı” olarak adlandırılıyor.
Milli Güvenlik Kurulu Sekreterliği’nin Bakanlıklararası Kurula sunduğu raporda JİTEM’in görev ve çalışma alanı şöyle tarif ediliyor: “MİT, JİTEM ve Emniyet gibi devlet istihbarat teşkilleri arasında bir çalışma düzeni ve hiyerarşi bulunmamakta. Elde edilen istihbarat bürokrat ve hiyerarşik uygulamalar nedeniyle gecikmiş istihbarata dönüşmektedir. İstihbarat teşkilleri tümüyle birbirinden bağımsız ve koordinesiz çalışmaktadır. Bu nedenle bölgede bir geçim kaynağı haline gelen istihbarat sektörü mutlaka bir merkez altında birleştirilmeli, tahsis edilen ödeneğin bu merkezce sarf edilmesi zorunludur. Devletin stratejik istihbaratının diğer ülkelerde olduğu gibi terör örgütünün üst düzey yönetim kadrosunun ortadan kaldırılmasına teksif edilmesi gerekir. Bölgesel haber elemanları ve itirafçılar için MİT bünyesinde bir koruma dairesi tefrik edilmesi ve devlet gücünün hissettirilmesi asıldır. Ayrıca jandarmanın yurtiçi ve dışı istihbarat faaliyetlerinde bulunması için özel bir yasa bir an önce yürürlüğe girmelidir.”
Devletin istihbarat kurumları arasında koordinasyon sağlamayı amaçlayan raporun bu kısmı, “terörle mücadelede” yaşanan sorunlar üzerine ele alınmış. Hükümet üyeleri ile Genelkurmay’dan yetkililerin içinde olduğu “Bakanlıklararası Takip ve Yönlendirme Kurulu”na sunulan bu raporda, JİTEM’in varlığı tartışmasız şekilde kayıtlara yansıdığı gibi örgütün aktif olduğu ve faaliyetlerinin düzenlendiği anlaşılıyor.
Bu durumda JİTEM’in Jandarma tarafından Genelkurmay Başkanlığı’nın görüşünü alınmadan ve İçişleri Bakanlığı’nın onayı olmaksızın kurulduğu iddiası geçerliliğini yitiriyor.
Söz konusu rapor ilk defa 18 Aralık 1996’da Milliyet Gazetesi’nce “MGK’nın Gizli Raporu” başlığıyla duyurulmuştu.
Bütçesi Meclis’te gizli görüşüldü
Tabii JİTEM’in varlığının 1990’da sona erdiği ve devletin diğer kurumlarından habersiz kurulduğu sonucuna ulaşan savcılık soruşturmasının aksini gösteren başka belgeler de var. Varlığı kabul edilmeyen JİTEM’in bütçesi TBMM’de askeri yetkililer ile hükümet üyesi bakanların katılımıyla gizli oturumlarda yapıldı. Gizli oturumu deşifre eden dönemin CHP Genel Sekreter Yardımcısı Sinan Yerli Kaya, bu durumu 16. 02. 1997 tarihli Milliyet‘e şöyle anlatmış: “İçişleri Bakanlığı bütçesi görüşülürken JİTEM’in bütçesini basına kapalı olarak görüştük. Hatta bize görüşme ve rakamları kamuoyuna sızdırmamamız için namusumuz ve şerefimiz üzerine yemin ettirdiler. Dosyada hiçbir bilgi yoktu, sadece rakamlar vardı. Görüşmelere Hazine ve Maliye yetkilileri dahi alınmadı. Sadece askeri yetkililer ile milletvekilleri katıldı.”
Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel’in “yetkisizlik” kararı vererek Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği JİTEM soruşturmasının bundan sonra izleyeceği seyri kamuoyu merakla bekleyecek.
Bir günde 78 kelle aldım
İkinci Ergenekon davasında sanık olan emekli Albay Arif Doğan, savcılık ve mahkemedeki ifadesinde JİTEM’i kendisinin kurduğunu söylemişti. Arif Doğan, şunları anlatmıştı:
» Veli Paşa’ya devrettiğim Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı’dır. JİTEM benimle vardır. ‘Sen devlet misin?’ diye sorabilirsiniz. Hayır. Örgütle mücadele eden kişiyim.
» JİTEM’in görevi PKK grubunu tespit edip en az 100 kişilik gruplarla çatışmaktır.
» JİTEM sivildir. Bir tek asker benim. 10 bin kişi vardı. Ama 20’den fazla bir araya gelmez. PKK’nın ölüm bölgesine giren birimdir. Buradaki subaylara sorun ölüm bölgesinin neresi olduğunu bilmezler.
» En büyük operasyonun istihbaratını fuhuş yapan bir kadından aldım. Bir günde 78 kelle aldım. JİTEM unsurlarıyla çalışılmasıydı bugün 80 bin şehit vardı.
» JİTEM ile GÖTEM birbirine girdi. Bölgedeki istihbarat kesildi. JİTEM’i lav ettik. Ben Kandil’e yaya olarak çıkan 21 kişiden biriyim
» JİTEM kadrolu bir kuruluş değildir. Geçici bir süre denenmek için kurulmuş operatif bir birimdir. Yani istihbarat artı icraat.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019