Kurtuluş TAYİZ
Bürokratların seçilmişlere had bildiren çıkışları yeni değil, maalesef çok köklü bir alışkanlık bu. Atanmışlar, yıllarca siyasilere parmak salladı; generallerin milletin işbaşına getirdiği başbakanları tehdit ettiğini hiç unutmadık. Bunların ne kadar çok alkışlandığını da hatırlıyoruz. Bu yüzden Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, mahkemenin yıldönümü töreninde Başbakan’a had bildirmeye kalkan konuşması şaşırtmadı. Kılıç, ana muhalefet partisi lideri gibi kürsüye çıkıp siyaseti topa tuttu. İktidarın Suriye politikası hariç, her icraatına laf yetiştirmeye çalıştı.
Asker yıllarca “Cumhuriyet’e sahip çıkma” adına siyasete müdahale etti, bugün de Yargı “demokrasiye sahip çıkma” adına siyasete müdahale ediyor. Ancak her iki odağın da derdi ne “Cumhuriyet” ne de “demokrasi”; birinin amacı askeri vesayetti, diğerinin ise Yargı vesayeti.
AYM Başkanı olarak Haşim Kılıç’tan beklenen, Yargı’nın devlet içinde bir çetenin denetimine girmesinin demokrasi ve hukuk devleti adına doğurduğu sorunları gündeme getirmesiydi. Yoksa “iddia edilen kayıt dışı yapı” diyerek paralel devleti inkâra kalkması değil. Cemaat’in, Emniyet’i ve Yargı’yı ele geçirdiği gerçeğini göremeyen bir zihniyetin adaletten ve özgürlükten bahsetmesi kadar çelişkili bir durum olamaz. Ülkede Yargı’ya olan güven sıfırlamış durumda. Cemaat’in Yargı’yı ele geçirmesinin ortaya çıkması, adalet sistemini bitirme noktasına getirdi. Siyaset kurumu, bu durumla başa çıkmaya çalışıyor. Adalete olan güveni yeniden tesis etmek için Yargı’yı yeniden yapılandırmak istiyor. Sokaktaki insanın gördüğü bu durumu Anayasa Mahkemesi Başkanı nasıl görmezden gelir?
Siyasi iradeyi, Yargı’yı vesayet altına almakla suçlayan Haşim Kılıç, Cemaat’in vesayetine giren Yargı’ya neden bir çift söz etme gereği duymuyor? Paralel yapının Yargı içerisinde kurduğu vesayet sorun teşkil etmiyor mu?
Anayasa Mahkemesi Başkanı Kılıç’ın gerçeklere dokunmayan konuşması, Yargı’ya olan güvenin neden sarsıldığını bir kez daha gösterdi. Yıllardır en kritik dava dosyalar, Pensilvanya’da karara bağlanıyor. Yargı, Cemaat’in şantaj makamı haline gelmiş durumda. Savcılar, hakimler Cemaat’in istediği soruşturmayı başlatıp, istediği karara bağlıyor. Anayasa Mahkemesi ise, bu duruma içerleneceğine hükümete tepki gösteriyor.
İktidarı, “Yargı üzerinde vesayet kurmakla” suçluyor. Yargı zaten vesayet altında. Cemaat’in güdümünde. Haşim Kılıç, Yargı’nın içine düşürüldüğü bu korkunç duruma işaret ederek siyaseti göreve çağıracağına, bu derin odağa müdahale eden Başbakan Erdoğan’a yükleniyor. Politik değerlendirmeler yaparak, Başbakan’ın daha evvel yaptığı kimi konuşmalarına göndermede bulunuyor, siyasi bir lider gibi Başbakan ile polemiğe giriyor. Bu nedenle de Haşim Kılıç’ın, AYM’nin yıldönümü töreninde yaptığı konuşmanın hiçbir ciddiyeti yoktur. Atanmışların siyasilere had bildirme dönemi çoktan kapandı. Bu gerçeği yakında daha iyi algılayacaklarına inanıyorum.
Yargı ile ilgili konularda hükümetin yanlışları da olabilir, eksikleri de. Bunlara işaret edilmesinde hiçbir sakınca görmüyorum. Haşim Kılıç, gerçeklerle örülmüş, içi dolu, olgun bir konuşma yaparak siyasetin önünü açabilirdi. Ancak politik bir konuşma yapmayı tercih etti. Üstelik devlet içindeki karanlık bir yapılanmaya arka çıktı konuşmasında. Maalesef bu çıkışıyla Kılıç, tarihe AK Parti’ye kapatma davası açan Abdurrahman Yalçınkaya’dan farklı geçmeyecektir.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları






























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019