Kurtuluş TAYİZ
Balyoz tahliyeleri ardından yapılan değerlendirmelerden en ilginci sanırım Prof. Sedat Laçiner'e ait; Laçiner, Anayasa Mahkemesi'nin Balyoz Davası sanıkları için yeniden yargılama kararının ardından gelen tahliyeleri "derin devletle mücadelenin sonu" olarak yorumladı. Laçiner gibi düşünenlerin sayısı kuşkusuz az değil. Bunun nedeni 2007-2011 arası yürütülen darbe soruşturmalarının aynı zamanda Türkiye'nin derin devletiyle hesaplaşması olarak da algılanışı. Tutuklanan, mahkûmiyet alan isimlerin şimdi serbest bırakılması, haliyle derin devletle hesaplaşmanın bitmesi biçiminde anlaşılabilir.
Bu değerlendirme ve bakış açısı, Ergenekon ve Balyoz Davası gibi büyük siyasi soruşturmaların doğrudan Türkiye'nin derin devletiyle hesaplaşması olarak varsayılmasından kaynaklanıyor. Oysa bu büyük soruşturmaların hiçbiri tek başına "Türkiye'nin derin devletiyle hesaplaşması" anlamına gelmez. Siyasal iktidar ve kamuoyu bu soruşturmalara derin devletle hesaplaşma anlamı yüklemiş olsa bile, sürecin hiç de öyle gitmediği zamanla ortaya çıktı. Görüldü ki, bu davalar, derin devletle hesaplaşma ve temiz toplum yaratma adına değil, devletin güç yapısını değiştirmek için kullanıldı. Emekli darbeciler üzerinden başlatılan tasfiyelerle devleti yeni bir güç kontrol etmeye başladı. Çaptan düşmüş eski derin devletin yerine zinde güçler yerleştirildi, yeni bir derin devlet ortaya çıktı.
Hrant Dink cinayeti, Rahip Santoro ve Malatya Zirve katliamları gibi Roboski faciasının arkasındaki izler yeni derin devletin istihbaratçılarını işaret ediyor. Kritik davalar, devleti ele geçirmek isteyen yeni yapı tarafından kullanıldı. Söz konusu suikast davaları ve darbe soruşturmaları dikkatle incelendiğinde işaretlerin Emniyet ve Yargı içine sızmış yeni derin devleti gösterdiği görülecektir.
2007'de başlatılan büyük soruşturmalar, kamuoyuna Türkiye'nin derin devletiyle hesaplaşması olarak sunuldu. Medyada köşe başını tutan önemli isimler, bu soruşturmaları halka böyle anlattı. Polis fezlekelerine ve savcılık iddianamelerine dayanılarak büyük bir hikâye yaratıldı; Türkiye’de derin devletin tasfiye edildiği, temiz toplumun kurulduğu yönünde...
O polisler, savcılar ve hâkimler 17 Aralık'ta hükümete darbe yapmaya kalktığında bu büyük hikâye de çöktü (Bu hikâyenin kurucularının bugün ortalıkta görünmemesi de ayrıca manidar). Asıl derin devlet, bu soruşturmaları yürüten Emniyet ve Yargı'daki güçlerdi, yoksa eski darbe hayali kuran emekli askerler değil. Derin devlet geçmişte asker merkezliydi, bu kuruma dayanarak faaliyetlerini koordine ve icra ediyordu. Ancak yeni derin devlet Emniyet ve Yargı'yı ele geçiren, medya ve iş dünyasına sızan, sağ ve sol kimliğe sahip çok sayıda sivil toplum örgütü kuran, sağcıların, solcuların, Alevilerin, cemaatlerin, Kürtlerin içine sızan daha derin bir yapıdır.
Balyoz tahliyeleri, derin devletle mücadelenin sonu anlamına gelmiyor. Türkiye, yeni derin devletiyle (paralel devletle) mücadeleye asıl şimdi başlamıştır. 17 Aralık, bu mücadelenin miladıdır. Asıl derin devlet başbakandan generallere kadar herkesi dinleyen, şantaj yapan, sahte deliller üreten, darbe yapmaya kalkan paralel yapıdır. 17 Aralık darbesinin en hayırlı yanı da Türkiye'nin asıl derin devleti keşfetmesidir. Hesaplaşılması gereken güç de yeni dönem derin devleti oluşturan paralel yapıdır, emekli askerler değil.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019