Kurtuluş TAYİZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün Diyarbakır'a sürpriz bir ziyarette bulundu. Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi'nde yaptığı konuşmada Kılıçdaroğlu, bol bol AK Parti'den şikayet etti ve Kürtlerin CHP'ye neden oy vermediğini anlayamadığını söyledi. Kemal Bey'in sebebi ziyaretini açığa vuran sözler ise cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olan kısımdı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın dayatmacı bir aday olduğunu, demokrasiyi içine sindiremediğini, çözüm sürecini de yürütemeyeceğini uzun uzun anlattıktan sonra, Kürtlerin Erdoğan'ı desteklememesini istedi. Tabii Diyarbakır'a eli boş gelmemişti Kemal Bey; çözüm sürecinin yasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini belirterek, Kürt hareketine duymak istediği küçük bir hediye sundu.
Bu ziyaretten Kürt hareketinin etkilendiğini söylemek pek de mümkün değil, zira CHP'nin, Kürt tarafını Erdoğan karşıtı cepheye çekmek istediğinin farkındalar. Dolayısıyla yakaladıkları tarihi bir fırsatı CHP'nin birkaç ucuz söylemiyle tepeleyecek kadar maceracı değil Kürtler. Kemal Bey'in ve temsil ettiği cephenin Kürt siyasetine kökten karşı olduklarının bilincindeler. CHP'nin siyasal iktidar kadar değişime açık olmadığını da biliyorlar. MHP ile ittifak yapan bir CHP'yle Kürt hareketinin yakınlık kurması düşünülemez bile. Aynı cephede yer almaları mümkün değil. Kürtleri değil HDP, Öcalan bile MHP'nin peşine takamaz. Kürt tabanı ne cemaat tabanına, ne MHP'yle işbirliği yapan CHP tabanına benziyor. Bu iki uç kesim arasındaki mesafeyi Gezi ve 17 Aralık sürecinde kısmen de olsa daraltmayı başarmış olabilirler, ancak buna Kürtleri eklemeleri imkansız.
Bu durum Kürt siyaseti içinde CHP'yle ittifaka sıcak bakan isimlerin olmadığı anlamına da gelmiyor tabii. HDP yöneticilerinin çoğu CHP'lilerle aynı ideolojik kökenden, siyasi tecrübeden geliyor. Fakat Kürt siyasetini belirleyen damar özünde bu cepheye köklü olarak karşı. Öcalan'ın siyasi hayatı Kemalizme ve sola karşı radikal eleştiriler üretmekle geçti. Devleti ve sistemi çok iyi tanıyor. CHP'nin arkasındaki paralel devlet gerçeğini en iyi bilen Öcalan'dır. Bu cephenin asıl hedefinin çözüm süreci olduğunu da biliyor. Öcalan'ın kendisinin de aktörü olduğu çözüm sürecini bozmak isteyen bir cepheyle yakınlaşması söz konusu bile olamaz. Öcalan'ı gözden düşürmek için şantaj kasetleri hazırlayan, yazı dizileri yayınlayanlar, bugün cemaat, CHP ve MHP ittifakı içinde yer alıyor zaten. Kürt hareketinin böyle bir cepheye katılması kabul edelim ki pek akılcı bir beklenti değil.
Tabii bu gerçeğe rağmen Kürt siyaseti içine sızan paralellerin, Kürt hareketini Erdoğan karşıtı cephenin peşine takmak için büyük çaba sarf ettikleri de gözden kaçmasın. Erdoğan düşmanlığını körükleyerek Kürt siyasetini karşıt cepheye sürüklemeye çalışıyorlar. Kürt sokağında Öcalan'ın kuyusunu kazıyorlar. Son zamanlarda da Öcalan'ın Erdoğan'dan korktuğu ve "devletin elçisi" olduğu propagandasını yapıyorlar.
Fakat şu ana kadar çözüm sürecini bozmayı başaramadılar. Kürt siyasetini Gezi ve 17 Aralık'taki darbe girişiminin bir parçası haline getiremediler. Bundan sonra da başarabileceklerini sanmıyorum. Ama bu, Kürtleri Erdoğan karşıtı cepheye çekmek için uğraşmaktan vazgeçecekleri anlamına gelmiyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun Diyarbakır ziyaretini de bu kapsamda değerlendiriyorum. Bazen operasyonla, bazen de Kılıçdaroğlu gibi iyi polis rolüyle Diyarbakır'a kadar gidip Kürtleri ikna etmeye çalışıyorlar. Ancak bu saatten sonra Diyarbakır'ı kandırmak kolay değil; Kürtler, kuzuyu kurda teslim edecek ya da kendilerini kurda teslim edecek kadar saf değiller.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019