Kurtuluş TAYİZ
6-7 Ekim olaylarının arkasındaki nedenlerden biri de sürecin yol haritasında yer alan “silahsızlanma” maddesiydi. Baştan beri örgüt tarafından hep ötelenen silahsızlanma konusu, 6-7 Ekim’den önce İmralı’daki görüşmelerde somut olarak masaya konunca Kandil’den de dolaylı bir itiraz geldi. Yol haritasına doğrudan karşı çıkma yerine Kobani olaylarıyla dolaylı karşı çıkmayı tercih ettiler. Her ne kadar Kandil ve HDP, ortada bir yol haritası bulunmadığını savunsalar da, kendilerine sunulan taslak metinde silahsızlanma konusu açıkça yer alıyordu. Ortada bir yol haritası bulunmasaydı herhalde Öcalan, Resmi Gazete’de yayınlanan çözüm kararnamesi için “sürecin eylem planı” değerlendirmesi yapmazdı. Kobani eylemleri, aynı zamanda Kandil’in yol haritasına gösterdiği tepkinin sonucuydu. Sürecin sonuca doğru ilerlediğini ve sıranın silahsızlanma görüşmelerine geldiğini görünce çark ettiler.
Ancak silahsızlanma meselesinden kaçış yok; bu madde, çözüm sürecinin nihai amacını oluşturuyor. Silahların tartışma konusu edilmediği bir çözüm süreci zaten söz konusu bile olmaz. Taraflar çözüm sürecine yeniden devam dediği için de yine masanın en önemli gündemini silahsızlanma oluşturuyor.
Bugüne kadar örgütün eylemsizlik ilan ederek silahlı unsurlarını sınır dışına çekmesi devletin önceliğini oluşturuyordu. Ancak devletin bugünkü önceliği değişti. Çözüm sürecinin içinde yer alan bir isim, devletin değişen beklentisini şöyle anlattı: “Silahlı unsurları sınır dışına çekme konusu bir buçuk sene önceki talepti. O zaman hükümetin reformlara gitmesi için gündemin rahatlatılması gerekiyordu. Bu da iyi bir yöntemdi. Ancak hükümet bu sürede verdiği sözleri yerine getirdi ve reformları yaptı. O yüzden artık silahlı unsurların sınır dışına çekilmesi aşamasını geçtik. Artık yapılması gereken silahsızlanma. Fakat PKK’nın silahsızlanma konusunda adım atmak bir yana silahlanmaya çalıştığı gözleniyor. Bu da daha önceki konuşulanlara ve mutabakata uygun bir davranış değil. Bu yüzden PKK’nın artık karar vermesi bekleniyor. Barış mı istiyor yoksa silahlanma mı? Süreç bu noktada sıkıştı, karar PKK’da.”
Çözüm sürecinde bir süredir masada örgütün çekilmesi değil, silahsızlanması konusu yer alıyor. HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın duyurduğu “Öcalan’ın örgüte mart ve nisan gibi kısa sürede silahsızlanma kongresini toplama çağrısı yapması” ise açıklığa kavuşmuş değil. Görüşmelerde uzlaşma sağlanırsa Öcalan’ın, bu çağrıyı yapabileceği söyleniyor. Ankara’dan gelen son bilgiler müzakerelerin başladığı, durumun şimdilik daha iyi olduğu yönünde.
Şiddetin kol gezdiği ve silahın bu kadar ön plana çıktığı bir konjonktürde örgütün silahsızlanmasının ne kadar gerçekçi olduğu da akla takılan soruların başında geliyor. PKK; Suriye, İran, Irak ve Türkiye’yi kapsayan dört ayrı ülkede faaliyet gösteren bir yapılanma. Örgütten istenen Türkiye’ye karşı silahlı mücadeleye tümden son verdiğini ilan etmesi ve illegal faaliyetlerini bitirmesi. Örgütün Suriye, Irak ve İran’daki silahlı varlığının yakın zamanda son bulması zaten mümkün görünmüyor. Türkiye’yi öncelikle ilgilendiren konu da örgütün buradaki silahlı varlığı. Çözüm sürecine devam kararı alınmasında İmralı’nın, örgütün Türkiye’deki silahlı varlığına son verme taahhüdü etkili oldu. Artık masada örgütün çekilmesinden de öncelikli olarak PKK’nın Türkiye’ye karşı silahlı mücadeleye son vermesi var. Kobani krizine rağmen sürecin bu noktaya gelmesi başlı başına büyük bir başarı olarak görülmeli.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019