Mahmut ÖVÜR
Bir kez daha kritik seçimler silsilesine doğru yol alıyoruz. Önce yerel seçim, ardından cumhurbaşkanlığı ve genel seçim yapılacak.
Peki, seçimleri tarihi ve kritik yapan ne?
Türkiye'nin yaşadığı derin siyasal ve toplumsal dönüşüm. Bu dönüşüm nedeniyle 2007 seçimlerini ve 12 Eylül 2010 referandumunu da tarihi veya kritik olarak niteledik ve soluk soluğa izledik.
Türkiye toplumu sözünü ettiğim bu iki seçimde de tercihini ortaya koydu ama ne yazık ki eski Türkiye'nin sahipleri yenilmeye doymadıkları için normalleşmeye katkı vermedi. Kendilerini yenileyeceklerine bir süre şaşkınlık yaşayıp sonra kaldıkları yerden tekrar harekete geçtiler.
Şimdi bir kez daha biraz da Gezi güveniyle farklı bir seçim havası yakalanacağına inanılıyor. Umut iyi bir şey ama ortada toplumu kucaklayacak siyaset olmayınca hayal kırıklığı kaçınılmaz oluyor. Ve her seçimde yeni bir hüsran yaşanıyor.
İşte bu zeminde yerel seçimlere gidiliyor. Aslında yerel seçim sonuçlarını genel seçimle kıyaslamak doğru değil. Adayların özelliği, yerel tercihler oyları azaltıp veya çoğaltabilir. Ancak 2014 seçimlerine böyle bakılmıyor, bakılmayacak da.
AK Parti'nin her oy kaybına genel oy kaybı gözüyle bakılacak. Bu da seçimleri gerilimli hale getirdiği gibi Türkiye'nin demokratikleşme beklentilerini de negatif etkiliyor.
Sadece bu bakış farkı değil, siyasi tablo da iç acıcı değil. Şu manzaraya bakın... Dışarıda Mısır ve Suriye eksenli sıcak bir süreç var. İçeride ise neredeyse 100 yıllık bütün sorunlar birikmiş ve çözüm bekliyor. Kürt ve Alevi meselesi, sivil anayasa yapma üst üste geldi ve çözüm beklentileri iktidarı sıkıştırıyor.
Muhalefetin böyle bir derdi yok. Hatta çözümsüzlüğün iktidarı yıpratacağı hesabı yapıldığından demokratikleşmenin önüne ustaca engeller çıkartılıyor.
Bu da yeni anayasa ve çözüm sürecinin yavaşlayacağı anlamına geliyor. Oysa muhalefet özellikle de CHP ve BDP daha özgürlükçü bir taleple iktidarı hem zorlayıp hem destek vererek Türkiye'ye nefes aldırabilir. Ama bu mümkün görünmüyor.
Tıpkı dış siyasetteki "değerli yalnızlık" gibi AK Parti içerideki demokratikleşmede de "yalnız" durumda. AK Parti bu yalnızlığını sürpriz demokratikleşme paketiyle aşabilir.
Gerisi de sandığa kalır.
Ali Sami Yen Stadı neden yıkıldı?
İstanbul, kentsel dönüşümle yıllardır beklediği müthiş bir değişim yaşarken, yoğun yapılaşmayla da bir sıkışma içinde.
O sıkışma, daha çok da alışveriş merkezlerinin yoğun yükseldiği alanlarda hissediliyor. İstanbul Mecidiyeköy'deki Ali Sami Yen Stadı'nın yıkılacağı belli olduğunda yazmıştım. 59 dönümlük bu arsa yeşil alan olsa Mecidiyeköy nefes alır. Ama olmadı, şimdi o alanda devasa gökdelenler yükseliyor.
Daha ilginç olanı ise G.Saray'ın yeni stadı Arena çevresinde yaşanıyor. TEM'in çok yakınında olsa da şehir dışı sayılan bir yer burası.
Ama artık öyle değil. Çevresi yeni binalar ve sitelerle kuşatılmaya başlamış bile. Belki kafeler, restoranlar olabilirdi ama bu kadarı fazla. O kadar fazla ki, bir inşaat firmasının yine klasik plan notları yöntemiyle 10 emsal inşaat yaptığısöyleniyor.
Bu durumda şu sorunun cevabını merak ediyorum: Ali Sami Yen Stadı neden yıkıldı?
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019