Mahmut ÖVÜR

Siyasetin yalnız adamı
25.12.2011
3102

 Çok partili siyasi tarihimizin ilginç simalarından birini kaybettik: Aydın Menderes... 

Birinci neslin "Son Menderes"iydi... Onun siyasi hayatı aslında doğumuyla başlamıştı.
Türkiye'nin ilk köklü toplumsal dönüşümüne yol açan güçlü bir siyasi liderin oğlu olmak, sonra da derin acılarla baş etmek ve siyaseten ayakta kalmak pek kolay değildi.
Güçlü vesayet rejimine rağmen 1970'te başlayan siyasi yaşamı gelgitlerle bugünlere kadar sürdü. Dışında kaldığında bile siyasetin hep içindeydi.
Merkez sağı izlemeye başladığımda kapsama alanıma giren önemli isimlerden biriydi. Ve ilk kez Aydın Menderes'le 91 seçimlerinden sonra Kanal 6 muhabiriyken tanıştım. Bildiğim kadarıyla 12 Eylül sonrası ilk siyasi demecini de ben almıştım.
Sonra daha bir ilgiyle izledim siyasi çıkışlarını... 90'lı yılların kaygan siyasi zemininde kırılmaları da şaşırtıcı çıkışlar da oldu.
Özellikle o yıllarda "Kürtçü ve şeriatçı parti bile kurulabilir" dediğinde herkesi şaşırtmıştı...
Birçok fikrine katılmasam da her konuştuğumuzda inceliğine, siyasi özenine, zeki esprilerine ve sivil tavrına hayranlık duymuştum.
Darbeler konusunda belki de yaşadığı travma nedeniyle çok hassastı.
2006 yılında Ankara'da eski siyasetçilerin organize ettiği Diyalog Grubu toplantılarına katıldığı ve eski bakan Kamuran İnan'a şöyle bir cevap verdiği söyleniyordu: 
"Darbe olacak siz de bakan mı olacaksınız? Yeni 12 Eylül'ler beklemeyin... Bir daha darbe marbe olmaz." 
Bu sözleri edip etmediğini kendisine sorduğumda şöyle diyordu: 
"Sözler doğru ama isim farklı. Ben Ali Bozer Bey'e 'Ali Bey, o dönemler geçti. 12 Eylül tekrar gelmez, bir daha 12 Eylül olmaz, siz de bakan olmazsınız. Biz bugünkü Türkiye'nin gerçeklerine bakarsak bir sonuca varabiliriz' dedim."
Aydın Menderes
, 2010 yılında yapılan 12 Eylül referandumunda da değişimin yanında yer alarak siyasi tavrını çok açık ortaya koymuştu.
Etkili bir aileden gelmesine rağmen yalnız bir adamdı. Allah rahmet etsin. Onu hiç yalnız bırakmayan eşine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (2)
  • Yurdaer Erşan

    Yurdaer Erşan

    3.06.2012 22:40

    Her sıkışanı sıkıştığı yerden çıkarmak o kadar kolay değil.Sanırım sizde iktisat ilmi ile bilimi arasına sıkışmışsınız.İktisadı, kuramsal düzeyde, kıt kaynaklar çıkmazından kurtarmadıkça,gücü ve güç ilişkilerini yerli yerine oturtmadıkca,”Başlangıçlar ve Bitişlerde”ki olguların ötesine geçip , tüm sistemi, ilişkiler sistemini” İnsan”ı da içine alan bir noktadan başlatarak, yerli yerine oturtmadıkca, tüm anlatılanlar remil atma,fala bakma.Benim de ağzımda bakla,gerisi sonra. Harf bitti,laf bitti

  • oktem

    oktem

    1.06.2012 12:23

    Evet bu yazıda ifade edilenler tarihsel doğrular ama gezegenimizin (= insanlığın) geleceği için kaynaklara ihtiyaç var ve maalesef kaynakları hızla tüketiyoruz. Bu konular üzerinde düşünen ve çevreci/insancıl öneriler sunan çok geniş bir kesim var ve bunların sosyal darwinciliklikle alakası yok. Malthusçu aşırılıkları hedef göstererek sığ bir tartışma konuya derin çözüm getrimek için yeterli değil...

Yazarlar