Mehmet BARANSU
Suriye’de tansiyon her geçen gün yükseliyor. Ulusal güvenlik toplantısının gerçekleştirildiği binayı hedef alan bombalı saldırı, Beşşar Esed’in Savunma Bakanı Yardımcısı görevindeki eniştesinin bu saldırıda hayatını kaybetmesi, üst düzey dört ismin ani saldırıda öldürülmesi gözleri bir kez daha Suriye’ye çevirdi.
Aylardır rejim ve yapılan katliamlar konuşulurken, ilk kez Türkiye dâhil birçok ülkenin yetkilileri Beşşar Esed ve rejimin sona yaklaştığını açıklamaya başladılar.
Gözlerin Suriye’ye çevrildiği bu günlerde, Ramazan’ın ilk günü İstanbul’da Suriye’den kaçan bir misafirle biraraya geliyoruz. Esed ve ailesi Sünni olan bu misafire aylar önce bakan olması için teklif götürmüş. Kendisi bu görevi kabul etmemek için bir süreliğine İskenderun’a “kaçmak” zorunda kalmış. Suriye’de kabinenin açıklanmasıyla birlikte, isminin listede olmadığını görüp, Suriye’ye tekrar dönmüş.
Uzun yıllardır Türkiye’yle ticari ilişkisi bulunan bu kişi, Suriye’de büyük bir aşirete mensup. Esed rejimiyle de çok yakın ilişkiler içerisinde bulunmuş.
Geçen hafta Esed rejiminin kendisini ve ailesini öldürmek için tim hazırladığını öğrenip, Türkiye’ye kaçmak zorunda kalmış. Görüştüğüm kişinin ismini açıklayamıyorum çünkü yakın ailesinin bir bölümü hâlen Suriye’de.
İşte bu isimle saatlerce Suriye ve bölgeyi konuştuk. Düşürülen uçağımız dâhil çok ilginç bilgiler paylaştı benimle.
Yazının bu bölümünden sonra yazacaklarım, anlatılanlar Suriyeli üst düzey bu yetkilinin anlattıkları ve iddiaları. İddialar çarpıcı olduğu için buraya alıyorum. Çarpıcı olmasının yanı sıra iddialarını destekleyecek argümanları da konuşmamızda paylaştı.
İddialarından en önemlisi düşen uçağımızdaki pilotların paraşütle denize indiklerini yakın köylülerin tamamının görmüş olması.
F-4 uçağı düşürülmeden önce Kıbrıs-Gazimagosa açıklarında Türkiye Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Özgür Suriye Ordusu’nu eğitmek için tatbikat yapıyormuş. Kıbrıs açıklarında bir tatbikat yapıldığını resmî yetkililer de açıklamıştı.
Deniz Kuvvetleri filosunun yanı sıra Özgür Suriye Ordusu da altı filoyla bu tatbikata katılıyor. Filo’dan kastı ise altı tane tekne. Bu teknelerden iki tanesini Hariri hediye ediyor. İki yat ise Mısır’dan alınıyor. İki tekne de Türkiye’den Özgür Suriye Ordusu’na satılıyor.
İşte bu tekne ve yatlara silahlar yerleştirilip, silahların nasıl kullanılacağı, sinyal, GPS, sistem vb. eğitimi bu tatbikat sırasında gösteriliyor.
Bu ekibi iki silahlı F-16 çağı, iki silahsız F-4 çağı havadan koruyor. İşte bu F-4 uçaklarından biri Suriye sınırını üç kez ihlal ediyor. Üçüncü ihlal de Tartus’taki Rus üssünden ve gemiden fırlatılan füzeyle uçağımız düşürülüyor.
Görüştüğüm kişi bölgedeki köylülerin, hem füzenin havalanmasını hem de pilotların fırlatma paraşütüyle denize indiklerini gördüklerini belirtiyor.
Türkiye’nin olaydan hemen sonra bölgeye helikopter göndermesinin nedenini de pilotların paraşütle yere inmesine bağlıyor.
Taciz ateşinin ardından helikopterin bölgeden uzaklaştırılmasıyla birlikte, 40 dakika sonra bölgeye Suriye hücumbotu gidip geliyor. Suriye’de şu an iki iddianın konuşulduğunu anlattı Türkiye’ye kaçmak zorunda kalan misafir. Bu iddialardan biri, pilotların önce alınıp, Lazkiye’de sorgulandıkları ve daha sonra öldürüldükleri. İkinci iddia ise hücumbotun bölgeye varmasıyla pilotların öldürülüp denize atıldıkları.
Aramalara dört gün sonra izin verilmesinin nedeni de bu iddialara bağlanıyor.
Patlama olmasına rağmen pilotların kasklarının sapasağlam olması, botlarının hasar görmemesini de buna bağlıyor.
Suriyeli misafirle görüşmemizde onlarca konu görüştük. Ulusal güvenlik toplantısının yapıldığı binayı da onlarca kez gören bu isim, patlamanın da soru işaretleriyle dolu olduğunu düşünüyor. Savunma Bakanı hariç, patlamada öldüğü söylenen isimlerin, bundan üç ay önce zehirlenerek öldürüldüklerini ve bugün patlamayla birlikte öldürülmüş gibi isimlerinin açıklandığını belirtiyor.
Beşşar Esed’in kardeşi Mahir Esed’in da aynı yemekte zehirlendiğini söylüyor. Mahir Esad’ın yaklaşık üç aydır ortalıkta görünmemesinin bir nedeninin de bu olduğunu belirtiyor. Suriyeli muhalifler Mahir Esed’in şuan Rusya’da bir hastanede bitkisel hayatta olduğunu düşünüyormuş.
Türkiye’de bulunan misafir son olarak da Amerika ve İsrail Suriye’ye neden saldırmıyorlar diye bizlere soru soruyor. Cevabı beklemeden, kendisi anlatıyor.
800’ünün üzerindeki kimyasal silahtan yaklaşık 500’ünün nerede olduğunu Uydu Takip Sistemi’yle Amerikalı ve İsrailli yetkililer şu an biliyor. Ancak 270 füzeninin nerede olduğu bilinmiyor. Bu füzelerin üzerindeki uydu sisteminde de İran’ın bazı değişiklikler yaptığı söyleniyor. Ve bu füzelerin de Lübnan Hizbullah’ına gönderildiğini söylüyor. “İşte bu nedenden dolayı Suriye’yle bir savaşa şimdilik giremiyor bu devletler. Bu silahların nerede olduğunu bilmiyorlar. Uydudan da takip edemiyorlar.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015