Melih ALTINOK
Yerel mahkeme, Ergenekon davasından aldığı 35 yıl ceza Yargıtay aşamasında olan Mustafa Balbay’ı, AYM’nin uzun tutukluluk “tespiti” üzerine tahliye etti.
“Geçmiş olsun” deyip durumu konuşmak bile, “insanların hapiste çürümesini mi istiyorsun?" türünden ajitasyonlarını göze almayı gerektirdiği için zor. Zira bu tahliye kararı, Balbay’ın aile hayatına dair duygusal ayrıntıların kalkanıyla, Türkiye tarihin en önemli “demokratikleşme davalarının” düşmesi olarak lanse ediliyor.
Üstüne üstlük Balbay’ın anne babası elitlere değil, meşhur köşe yazarının muhafazakâr ailesine de benziyorken...
Ama konuşmak zorundayız. Zira vesayet rejiminin tasfiyesi, “ne derler” kaygısına kurban edilemeyecek bir konu.
O halde mevzuun hukuki boyutundan başlayalım.
1) Dosyadan el çekmiş yerel mahkeme, madem AYM’nin bağlayıcılığı olmayan tespit kararına göre tahliye verecekti, niçin bunu daha önce, mesela kararı açıkladığında vermedi. Öyle ya, heyet AYM’nin tespitiyle ilk kez karşılaşmıyor. Sanık avukatları aynı gerekçeyi AYM’den önce mahkemeye belki de her duruşmada sunmadılar mı?
2) Daha önce Balbay’ın tutukluluk halini gerektiren kaçma şüphesi gibi gerekçeler bir anda ortadan mı kalktı yoksa darbe suçunun niteliği mi değişti?
3) Ciddi bir suçlamayla 35 yıl ceza alan birisi, eğer milletvekili olmasaydı ve mahkeme heyetleri üzerinde bu denli medya-kamuoyu baskısı olmasaydı tahliye edilir miydi? Cevabınız evetse, cezaevlerindeki Balbay’dan çok daha az ceza almış binlerce insan için bugüne değin neden tek bir benzer karar dahi alınmadı? Ya da bundan sonra, milletvekili olmayan tutuklu ve hükümlüler için benzer kararlar çıkacak mı?
Ayrıca savunduğunuz, Balbay’ın tahliyesi vesilesiyle uzun tutukluğa dair emsal oluşturacak bir karar alınması mı? Yani evrensel müştereğimiz insan hakları savunusu mu? Yoksa “Balbay'ın haksız yere cezaevine gönderildiği tarihte lisede olan genç neredeyse mastırı bitirecekti” tespitlerinizde olduğu gibi, tahliyeden darbe beraati çıkartmak mı?
Sanırım öyle. “Hoş geldin adalet” manşetlerinizle “Bakın Ergenekon tutukluluk hâli bile gerektirmeyecek bir masaldır” mesajını ilmik ilmik örüyorsunuz. Zanlılardan zanlı beğenip, Hizbullahçılar tahliye alınca uzun tutukluluğu savunurken, sizin için prestijli olan darbe zanlıları salıverilince “ey özgürlük” manşetleri atıyorsunuz.
Biliyoruz, ön yargılarınız son yargılarınız. 12 Eylül’de “hayır” dediğiniz o referandumun AYM’ye bireysel başvuru hakkı gibi nimetlerini bugün tepe tepe bir başka karanlık kampanya için kullanmakta da özgürsünüz. Ama tarih sizi affetmeyecek.
Biz, dün olduğu gibi, tahliyelerden darbe zihniyetine beraat çıkartmaya çabalayanların tüm bu riyakârlığına rağmen suçun niteliğine bakmaksızın uzun tutukluluğun istisnai bir tedbir olması için mücadeleye devam ediyoruz. Balbay için de, BDP’li vekiller için de, “bir milletvekili bile olamayan” sahipsiz, kimsesiz binlerce “adli” için de...
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019