Muharrem Sarıkaya
Yerel seçimin dinamiklerinden biri de adaylık sürecindeki çetrefilli işler bir yana adaylar arasındaki mücadelenin de yüksek olmasıdır.
Çünkü muhtardan, belediye başkanına kadar herkes bir üstteki makama aday olmak ister.
Ayrıca bu dönemi diğerlerinden ayıran bir başka özelliği var, başkanlık sistemine geçişle birlikte parlamentonun etkisi düştü.
İcranın uygulama alanı daraldı; kadro ve harcama yetkisi iktidarın dışında sadece belediyelerin elinde kaldı.
Bu durum, daha önce milletvekili olmak veya kalmak isteyenlerin de belediye başkanı olma arzusunu tetikledi.
O nedenle ne zaman isim ortaya atılsa bilin ki karşı tarafta bir burukluk veya heyecana yol açar...
Partiler de bunu bildikleri için, el altından karşı tarafın gücünü kırmaya dönük sürekli isim pompalar.
Her yeni aykırı isim de teşkilatla birlikte, adaylık bekleyenler arasında yeni bir tartışma başlatır.
Bununla da kalmaz, seçmene yönelik faaliyet yerine, iç mücadeleye odaklı propaganda geliştirmeye yönlendirir.
OTOYOLDA MI GÖRÜŞTÜ?
Son dönemde bunun bütün taraflarca uygulandığına sıklıkla tanıklık ettik.
Son örneği de oldukça dikkat çekiciydi…
İddiaya göre Millet İttifakı’nın oluşumunda rol almış CHP’nin eski yöneticisi Bülent Tezcan ile İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın’ın buluşup, bazı illeri paylaştıklarına ilişkin haberdi.
Haberi ilk gördüğümde bir anda içimde, “Eyvah atladık” hissi uyandı.
Devamını okuyup, buluştukları zamana ilişkin bilgilerin verildiği bölüme gelince de gülme tuttu.
Çünkü görüştükleri söylenen gün Koray Aydın ile otoyoldaki bir dinlenme tesisinde ailesi ile birlikte mola vermiş halde tesadüfen karşılaştım.
Ayaküstü kısa süreli sohbetimizde yanında eşi ve bir yakını vardı, “Annesini görmek için yola çıktığını” söyledi.
Yine de teyit için Bülent Tezcan’ı aradım, yurt dışında olduğunu, Koray Aydın ile herhangi bir görüşmesinin de olmadığını söyledi.
Kimse de kendisini arayıp, böyle bir görüşmenin olup olmadığını sormamıştı.
SİYASİ ÇIĞI TETİKLEMEK
Bu vaka da gösteriyor ki karşı taraf veya bir başkasını ekarte etmek isteyen iç muhalefet bir isim ortaya atıyor; tam anlamıyla siyasi çığı tetikliyor.
Hele ki bu CHP için geçerli olunca çarpanı artıyor, etkisi iki kat yüksek hissediliyor…
Oysa bugünden yarına büyük kentlerin aday isimlerinin belirlenmesi o kadar kolay gözükmüyor.
AK Parti, CHP ve İYİ Parti’nin konu hakkında bilgi sahibi olanlarına dün bir kez daha sordum, büyük kentlerde aday belirlemek için öngördükleri tarih Aralık başından önce değildi.
SEÇMEN ODAKLI MUHALEFET
Hatta son dönem gelişmeler gösteriyor ki Millet İttifakı öncesinde de yaşanan gelişmelere tekrar tanıklık edilecek.
O dönemde de anımsanırsa İYİ Parti içinden bazı isimler çıkıp “CHP ile ittifak doğru değil” açıklaması yapmıştı; bu isimlerin başında da Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Türkkan geliyordu.
Son dönem benzer isimlerden aynı yönde açıklamalar gelince, hafızam beni o günlere götürdü.
Aslında bunu yapmaları da normal karşılamalı, çünkü partilerin belediye başkanlığı ile birlikte sandıktan çıkacak oy oranına da ihtiyaçları var.
Bunu sağlamanın yolu da seçmeni kendi cephesinde diri tutmaktan, ötekine kayışı engellemekten geçiyor.
Ancak bütün bunlara karşın yerel seçimin kendi dinamiği gereği bir başka özelliği daha var; o da yukarıdan gelen yönlendirmelerden kısıtlı etkilenmesi.
Yani yukarıdan gelen aday dayatmalarına fazla ehemmiyet göstermemesi…
Bunu anlamak için şu sorunun yanıtını vermek yeterli:
Partilerden kaçı, sosyolojik tabanına dediğini yaptıracak hakimiyete sahip?
***
Komşularla sıfır ticaret
Türkiye’nin ticaretini dışa açma süreci yıllar öncesine dayanmıyor.
Ancak 24 Ocak 1980 kararlarıyla ihracata dayalı kalkınma modeline geçilebildi.
Bunu da öncelikli olarak “sınır ticareti” adı altında komşu ülkelerle başlattı, hedef koyduğu Avrupa Birliği’ne odaklandı.
Diğer ülkelerle ticareti yükselirken, komşularla ticareti hedeflendiği gibi gitmedi…
Ya bir sebeple Ortadoğu’nun ruhuna işlemiş olan siyasi tutumlar engel oluşturdu veya bir başka faktör devreye girdi.
En belirgin örneği de Türkiye’nin ABD ve İsrail ile ticaret hacmini geliştirmek için 1990 başında başlattığı stratejik birliktelikte görüldü.
Türkiye’nin tercihine İran’ın tepkisi sert oldu; Suriye ve Yunanistan ile ittifak kurup Ankara’ya karşı ekonomik tedbirler geliştirme yoluna gitti.
‘SWİST’MAK ZOR…
Ardından da ikinci körfez savaşı geldi; ABD İran ile birlikte Irak’ı da izole ederek (ikili çerçeveleme) ekonomik ambargoya almasıyla zaten iki ülkeye yönelik ticaret neredeyse tükendi.
Nitekim 1996’da uygulamaya koyduğu D’Amato Yasası da İran’a yönelik baskıların ilk adımının atıldığı tarih oldu.
Yani, İran dün başlayan ikinci aşama yaptırımları 12 yıldır bizzat yaşıyor.
Konuyu 1996’dan bu yana takip eden Prof. Dr. Mustafa Aydın’ın dünkü sohbetimizde de vurguladığı gibi İran bunu yaşıyor olmakla birlikte, ABD de yeni tedbirlerle yeni modele geçti.
Yeni modelin içinde bankacılık ve taşımacılığa yönelik yaptırımlar da var.
Yani önceki ambargo döneminde Türk insanının aklının mucizevi çalışması sonucu uçağa altınları doldurup veya kamyonlara paraları istifleyip ticaretin yolu bir şekilde bulunuyordu.
Böylece ABD’nin kontrolünde olan bankalar arası elektronik fon transferi olan swift (Society Worldwide İnterbank Financal Telecommunication) sisteminden sıvışıyordunuz.
Ancak bu kez sıvışmanın yolu da ortadan kalktı.
UYGULANABİLİR Mİ?
Peki uygulanabilir mi?
Prof. Dr. Aydın da Avrupa, Rusya ve Çin’in tutumu nedeniyle yeni yaptırımların uygulanabilir olma ihtimalini düşük gördü, ABD’nin para üzerindeki tahakkümünü ortadan kaldırmaya dönük D-8 içindeki çalışmalara dikkat çekti.
İran üzerine çalışan TOBB ETÜ SUİ’den Dr. Gülriz Şen de yaptırımları aşabilmek için “Avrupa ülkelerinin İran’dan takasa dayalı petrol alma yolunu deneyeceklerini” anımsattı.
Ambargoya dönük İran’dan gelen, “Uzun süreli devam etmesi nedeniyle psikolojik zararlarını önceden giderdik” yaklaşımına dikkat çekti.
Yaptırımların Ruhani hükümetine etkisiyle birlikte, “içerdeki muhafazakarları güçlendirme olasılığını arttırdığını” vurguladı.
Bütün bunlar mekanizmanın nasıl işleyeceği ve diğer ülkelerin ambargoyu hangi oranda deleceğine dönük.
DEMOKLES’İN KILICI GİBİ
Ancak Türkiye açısından bir başka önemi var.
O da Türkiye’nin İran ile olan ticaretinin düşüş eğilimi göstermesinin her 6 ayda bir kontrol edilecek olması.
Yani 6 ay sonra ABD’nin tutumunun ne olacağını kestirmek zor.
Bu da özellikle bölge ülkeleri için Demokles’in kılıcının tepelerinde sallanması gibi bir anlama geliyor.
Buna dayanabilmek de olası değil…
PARA MI, İNANÇ MI?
Türkiye açısından önem arz ediyor; kışa girilen dönemde aldığı petrol ve doğalgazın en ucuzuydu…
Daha önemlisi sınırdaş olduğu ülkeler arasında en yüksek ticarete sahip olduğu ülke…
Diğerlerinin durumu zaten ortada…
Suriye malum, Irak ile yakın zamana kadar IKBY bölgesine olan ticaret yüksek oranlı seyrediyordu.
Erbil yönetiminin bağımsızlık ilanına kalkışmasıyla her şey tepe taklak oldu; şimdi bütün ticaret Bağdat üzerinden yürütülüyor.
Ermenistan ile ticaret neredeyse hiç yok gibi görünüyor; Gürcistan üzerinden dolaylı yürüyor.
Gürcistan ve Ukrayna ile Rusya nedeniyle ticaretin durumu ortada; zaten iki ülke de Moskova odaklı iç sorunları nedeniyle kendi derdine düşmüş durumda.
Bulgaristan ve Yunanistan ile de zaten AB üzerinden, Gümrük Birliği kapsamında ticaret yapılıyor; onun üzerindeki tartışmaları da ortada.
Özetle Türkiye’nin sınırdaş olduğu ülkelerden sadece İran ile petrol ve doğalgaza dayalı da olsa doğru düzgün ticaret ilişkisi vardı; o da ABD yaptırımlarına takıldı.
Bu da aşılır mı?
Her ambargoyu delmenin yolunu bir şekilde bulan insan aklı, bunu da bulacaktır.
Yaptırımların bölgedeki radikalleri engelleme gibi bir faydası olmayacak.
Tam tersine İran’daki öfkeyi yükseltip, radikalleri güçlendirecek.
Çünkü bölge rejim ihracı için yüklü paraya ihtiyaç duymuyor, insanın inanç sistemiyle oynamak yetiyor…
Yazarlar
-
İbrahim KirasOrtada aslında bir ‘plan’ yok 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTrump kuzulara şah olunca… 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsıl sorunumuz TL değil dolar enflasyonu 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanTrump’ın Gazze Planının Ak Parti çevresinde yarattığı derin çatlak 2.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.08.2021
26.07.2021
21.07.2021
13.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
12.05.2021
11.05.2021
3.05.2021
28.04.2021