Muharrem Sarıkaya
ABD Başkanı Trump, Suriye’den birliklerini geri çekmeye hazırlandığını açıkladı ancak bunun hangi seviyede olacağına ilişkin fazla detay vermedi.
Durum böyle olunca, kendisinden iki önceki George Bush’un 2003’te uçak gemisine çıkıp, “İşimiz bitti Irak’tan tamamen çekiliyoruz” açıklamasından da fazla bir farkı kalmadı.
Ne ABD Irak’tan çıktı ne de diplomatik ve askeri gücü bir adım geriye attı.
Trump’ın daha baskın geleceği, Pentagon’un tahakkümünü kırıp, dilediğini yaptırabileceği savunulabilir.
Ancak bunun için de bir dizi sorunun karşılığının bulunması gerekir…
1- Çekilecek bir ülke bazıları büyük uçakların da inip kalkmasına müsait neden 25 üs kurar? Çekilirken bu üslerden de vazgeçtiğini mi anlamalıyız?
2- Doç. Dr. Murat Yeşiltaş’ın da dikkat çektiği gibi ABD’nin rakip olarak gördüğü Rusya ve Çin’den biri, ezeli düşman ilan ettiği Kore ve İran’dan biri, devlet dışı tehdit olarak gördüğü DAEŞ ve El Kaide’nin de ikisi birden Suriye sahasında. Çekilmeyi açıklarken Suriye sahasında yenildiğini mi kabul ediyor?
3- Yoksa bundan sonra yaşanacak risklerin hiçbirini üstlenmek istemeyip sahada kontrolü yine elinde tutarak geriden yönetmek mi istiyor?
KOALİSYON NE YAPACAK?
4- Çekilmesi halinde savunmasız kalmaktan çekinen YPG/PKK, başına gelebileceklere karşı, DAEŞ’in cezaevlerinde bulunan 3 bin kadar kişiyi de salıverme tehdidini dile getirdi. Böyle bir şeyin yaşanması halinde, bırakın Avrupa sahasını, kendi ülkesinde bir terör eylemi halinde Trump ne durumda kalır?
5- ABD sahada olduğu için Suriye Demokratik Güçleri içindeki etnik yapılar birlikte olabiliyordu. Bu durumda ABD’nin güvencesiyle ayakta duran SDG içinde Araplar ne yapacak?
6- ABD çekilirken, beraberinde sahada birlikte hareket ettiği DAEŞ karşıtı koalisyonun diğer iki dinamik gücü İngiltere ve Fransa ne yapacak? Çekilme kararı koalisyonun görev süresinin de bittiği anlamına mı geliyor? Eğer öyle ise orada kalmaları hangi uluslararası gerekçeye dayanacak?
7- Trump dün gece attığı tweet ile DAEŞ mücadelesinin Türkiye’ye bırakıldığını belirtti. Oysa Türkiye’nin sahadaki önceliği YPG/PKK yapılanması; DAEŞ’in konuşlandığı yer de sınırına oldukça uzakta. Oraya gidebilmesi için de öncelikle ABD’nin binlerce TIR ile silah yığması yaptığı YPG/PKK ile çatışması gerekiyor.
Bunlar bir çırpıda akla gelebilen sorular.
Dolayısıyla Bush’un Irak örneği de ortada iken meseleye temkinlilik içinde yaklaşılması gerekiyor.
***
Açık öğretime gideceğe lise üçte erken diploma
Milli Eğitim’in her bakan döneminde yeni bir sisteme kavuşmasıyla, bir gencin liseyi aynı sistem içinde bitirme olanağı kalkmıştı.
Bu denli değişkenlik gösteren sistemden en çok öğrencilerin başı dönmüştü.
Milli Eğitim Bakanlığı’na köklü bir eğitimci olan Ziya Selçuk’un gelmesiyle kesintisiz değişim süreçlerine ara verilmiş, dağılan kurumsal yapının toparlanması çabasına girilmişti.
Ancak geçen hafta ortaya atılan bir iddia ile ortalık yine karıştı.
İddiaya göre dört yıla çıkarılan liselerde “son sınıf, sınava hazırlık yılı olacak” ve test çözmeye ağırlık verilecekti.
İFADE YANLIŞLIĞI
“Bir yıl sistem değişmeden öğrenci okuluna gitseydi” hayıflanmaları yükselince Milli Eğitim Bakanlığı’ndan da açıklama gecikmedi:
“Yeni düzenlemeyle lise son sınıfta ders işlenmeyecek ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır…”
Açıklamayı birkaç kez okudum.
Yani böyle bir düzenlemeye gidiliyor da haberin sadece ders işlenmeyecek bölümü mü yanlış?
Yoksa bugün uygulanan sistemde herhangi bir değişiklik yapılmayıp, aynen yola devam edileceğini mi anlamamız gerekiyor?
Tam bunları düşünürken yaptığı hizmetlerle tanınan bir arkadaşım aradı.
Arama nedeni eğitimin dışında başka bir konuydu, tam kapatacaktı ki benim de bir sorumun olduğunu belirttim.
Ve lise son sınıflara ilişkin kararı sordum…
“Ha o mu?...” diye söze girince anladım ki bilgisi var…
Üzerine gidince de biraz detay verdi.
ÜÇÜNCÜ SINIFTA DİPLOMA
Henüz üzerindeki çalışması bitmeden medyaya sızdırıldığını belirtti.
Hükümete yönelik eleştirel bakışını bildiğim için daha fazla soruyla üzerine gitmeme eğilimine girdiğimi hissedince bu kez kendisi devam etti.
Bakan Ziya Selçuk’un disiplinli bir kişi olduğunu ve Milli Eğitim için de önemli bir şans olarak görülmesi gerektiğini belirtti.
“Getirmek istediği modeli ben de destekliyorum, olması gerekeni yapıyor” diye de devam etti.
Aktardığına göre, bir süre önce eğitimciler konuyu ele almış…
Öncelikle her lise öğrencisinin üniversiteye gitme gibi hedefinin bulunmadığı konusunda buluşulmuş.
“Eğer bir öğrenci Açık Öğretim veya 2 yıllık Yüksek Okulu hedefliyorsa, 4 yıllık lisans eğitimi veren üniversite için neden onu bir yıl daha fazla okumaya zorluyoruz?” sorusu üzerinde durulmuş.
Bu durumdaki öğrencilerin üçüncü sınıfta diplomasını alıp, bir yıl önceden açık öğretim veya 2 yıllık bir yüksek okula gitmesinin önünün açılması görüşünde buluşulmuş.
DÖRT YILA, DÖRT YIL
Bunun dışında kalan öğrencilerin de üniversiteye hazırlığının sağlanması için lise son sınıfta derslerle birlikte test çözme eğitimine daha fazla ağırlık verildiği yapılanmanın yararlı olacağı düşüncesinde buluşulmuş.
Uygulama ile ilgili olarak henüz karar oluşmadığını, üzerinde çalışıldığını belirtti.
“Diplomasını bir yıl erken alacağı için sisteme de rahatlama getirir, çünkü açık öğretimi veya yüksek okulu hedeflemiş bir çocuk bir yıl fazla okusa da bir şey ifade etmeyecek” deyip devam etti:
“Böylece üniversiteye girme ideali olanlarla yola devam edilir. Dört yıl okuyan, dört yıllık üniversite için sınav hakkını kazanır. Sınavlarda gereksiz yığılmanın da önüne geçilir…”
Liseden 3 yılda mezun olacaklar ile 4 yıl okuyanlara yönelik “Strateji Belgesinde” başka yenilikler olduğunu da belirterek telefonu kapattı…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları













































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.08.2021
26.07.2021
21.07.2021
13.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
12.05.2021
11.05.2021
3.05.2021
28.04.2021