Orhan MİROĞLU
Cihannuma Amerika buluşmaları kapsamında Yale Üniversitesi’nde, Taha Ramazanoğlu ve Hakan hocanın düzenlediği buluşma, entelektüel bir tartışma ve Batı politikalarının oluşmasında, Batılı aydın ve entelektüellerin bugün içinde bulundukları halin hatırlandığı ve eleştirildiği bir hava içinde geçti.
Yale yüzyılların tecrübesi içinde oluşmuş prestijli bir eğitim kurumu olmaktan öte, muhteşem bir tarih müzesi gibi. Başınızı döndüğünüz her yerde görkemli bir yapıyla karşılaşıyorsunuz. Koruma altına alınmış ve yüzyıllara dayanmış bu tarihi mekanda, öğrenci veya öğretim üyesi olmak hissi herhalde bu mekanı gelip görmüş herkesin içinden geçen bir his, benim içimden de geçmedi desem yalan olur.
Yale’de o güzel buluşmada, üç önemli entelektüeli hatırlayarak başladık programa. Adıyamanlı hemşehrim Doç. Dr. Hasan Karalok ve Taha Ramazanoğlu’nun çabalarıyla düzenlenip hazırlanan salonda, sunumlardan sonra sıcak bir sohbete koyulduk.
Edward Said, Chomski ve Halil Berktay.
Bu üçünün de sözü epey geçti.
Peki neden Said, neden Chomski ve neden Berktay?
Bugün olup bitenlere baktığınızda, her taşın altından neo-oryantalizm çıkıyor da ondan diyeyim ve açayım biraz.
Edward Said’in oryantalizm tartışmalarında yeni bir başlangıç, yeni bir miladı ifade eden o dev eserini hatırlamadan, Neo-oryantalizmin bugün Ortadoğu’ya açtığı yeni haçlı seferlerini anlamak mümkün müdür?
Hiç düşündünüz mü, Said eğer yaşasaydı, Filistinli bir vatansever ve Amerikalı bir entelektül olarak, acaba, Neo-oryantalizmin hedefindeki tek ülke olan Türkiye’ye karşı çalakalem hazırlanan o bildirilere imza atar mıydı mesela?
Acaba, DAİŞ’e karşı mücadelenin karasal gücü haline getirilen Kürtler’in Amerika’yla can ciğer-sarmaş dolaş hallerine nasıl bakardı?
Bu soruların cevabını, Said artık yaşamadığı için mutlak bir biçimde bilemeyiz; ama Said’in oryantalizmi anlamamızı kolaylaştıran ve yargılayan, mahkum eden metinlerine bakarak, yeni-oryantalizm ve geçen yüzyıldan bu yana temel hak ve özgürlükleri için mücadele eden bir halkın temsilcisi iddiasında olan bir örgütün, PKK/PYD’nin ABD ve Rusya’yla aynı cephede olmasına, Said yaşasaydı eğer, herhalde iyi ve makbul şeyler demeyecekti. O PKK ki, Irak işgali sırasında, Irak’ın bağımsızlığını savunmanın enternasyonalist bir görev olduğunu, sosyalistlerin -ve sosyalist bir örgüt olarak da PKK’nın- Amerika’ya karşı ve Saddam Hüseyin komutasındaki Irak ordusunun saflarında, savaşması gerektiğini ciddi ciddi tartışmış bir örgüt. Nereden nereye, aynı örgüt şimdi Amerikalılara Kobani’de plaket takdim ediyor.
Türkiye söz konusu olduğunda ‘Entelektüel lümpenleşme’ Türkiye’de de, Amerika’da da aynı düzeylerde ve aynı kalıplar içinde işliyor.
Cihannuma’nın Yale’de düzenlediği konferansın gününde, Chomski bir söyleşi vermiş ve Türkiye’de, AK Parti iktidarının kendisini hayal kırıklığına uğrattığını söylemişti. ‘Türkiye Kürtlere karşı savaşıyor-Nobel ödüllü yazarımız da bu aralar üç dört ayda bir aynı nakaratı tekrarlayıp durur- AK Parti hükümeti ve Erdoğan otoriterleşiyor’ gibi açıklamalar ortak bir fikre dönüşmüş durumda.
Halil Berktay hocayı bu çerçevede hatırlamak gerekir işte. Beraber katıldığımız Cumhurbaşkanı sofrasında yarım saat Chomski ve yarım saat de Joe Biden’la konuşmak istediğini söylemişti. Herhalde Türkiye’nin, Amerika’daki algısını değiştirmek için diyaloğun önemini düşünerek ifade etmişti Halil Hoca..
Amerika’ya da, Avrupa’ya da çok anlatmak gerekiyor, usanmadan ve kızmadan.
Cihannuma bu bakımdan bir alternatif imkan..
Genç ve eğitimli kadrolara sahip. Bir hafta boyunca Amerika kepçe biz kazan dolaştık durduk.
Dünkü yazıda soy ismini sehven Yılmaz diye yazdım, doğrusu Yıldız olacak, Levent Ali Yıldız etkili bir ‘reis’, etrafına geniş bir dost halesi oluşturmayı bilmiş bir gencimiz.
Yazın kısmet olursa Mardin’e misafir olacak, Karadeniz fındığını çok konuştuk, biraz da Mardin kirazını konuşalım diye!
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.04.2016
13.04.2016
11.04.2016
10.04.2016
8.02.2016
6.02.2016
5.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
30.03.2016