Taha Akyol
Kuzey Irak’ta Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde 9 şehit verdik. Şehitlerin yoksul aile çocukları olması, deprem bölgesinde bayrağımızın çadıra asılması acılı yürükleri büsbütün yaktı.
Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum, ailelerin acısını paylaşıyorum.
22-23 Aralık’ta yine aynı operasyon bölgesinde 12 şehit vermiştik. 20 günde 21 şehit!...
Ateş düştüğü yeri yakıyor… Türkiye konvansiyonel bir savaşta olmadığı halde, bütün illerde şehitlikler oluştu. Acılı anneler, babalar, eşler, çocuklar bayramlarda, kandillerde, çeşitli yıldönümlerinde kabir ziyareti yapıp Kur’an okuyorlar, mezar taşlarına sarılıp göz yaşı döküyorlar.
TAŞ ÜSTÜNDE TA
Kırk yıllık terör büyük acılara yol açtığı gibi ağır siyasi gerilimler de yarattı. Kaygan Ortadoğu coğrafyasında terör çeşitli devletlerin de kanlı aletidir.
Meselenin çapını ve derinliğini görmeliyiz. “Taş üstünde taş bırakmama…” hamasetinin bir yararı yoktur.
PKK terörünün ortaya çıktığı 1984 yılından beri bütün hükümetler tam bir vatanseverlikle mücadele ettiler. Asker her zaman kahramanca savaştı.
İşte 31 Mart 1995 günlü Hürriyet’in manşeti:

Hiçbir iktidar kendisini terörle mücadelenin tek sahibi, muhalefeti terör yandaşı gibi göstermemelidir. Bu, dünya gözünde terör büyük bir desteğe sahipmiş gibi görüntü verir ki son derece tehlikelidir. Hele de ana muhalefeti dışlamak çok yanlıştır.
KAÇ TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ?
Cumhurbaşkanı Erdoğan yirmi gün önce “son altı yılın terörle mücadele tarihi açısından en başarılı, en sonuç alıcı yıllar” olduğunu söylemişti. (28 Aralık 2023)
Bu iktidarın, “çözüm süreci” döneminde PKK’ya müsamahaya varan davranışları hariç, terörle kararlı bir mücadele yaptığı açık.
Ama işte yirmi günde 21 şehidimiz geldi… Uzman emekli askerlerin bazı eleştirileri oldu. Eleştirilerin işaret ettiği hata, kusur, eksik her neyse giderilmelidir. Ama daha geniş bir perspektif lazım. Milli Savunma Bakanlığı üç ay önce şu açıklamayı yapmıştı:
“Son bir haftada 37 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Böylece etkisiz hâle getirilen terörist sayısı bu yıl içinde 1.388’e, 24 Temmuz 2015’ten bugüne kadar ise 38.731’e ulaşmıştır.” (5 Ekim).
Daha önce de yazmıştım. Emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, görevdeyken şu rakamları açıklamıştı bir TV yayınında:
“26 yılda 30 bine yakın teröristi etkisiz hale getiriyorsunuz. 10 bini de sağ, yaralı, teslim olanlar var. Toplam 40 bin.” (5 Temmuz 2010)
DEVLET POLİTİKASI
Bu kadar terörist öldürüldüğü halde terör devam ettiğine göre birinci sorun, ölüme süreceği insanlar bulabilmesidir. Türkiye hem hukukuyla ve siyasi sistemiyle hem refahıyla tüm vatandaşlarını mutlu eden bir ülke olabilmelidir… Düşünmeliyiz, gelişmiş ülkeler, mesela İspanya ve İngiltere terörü nasıl bitirdi?!.
Uzmanların belirttiği diğer bir sorun, terör örgütlerinin “sınırdaş ülkede üsler kurabilmesi”dir. Dün Kuzey Irak’tı, 2012’den itibaren buna “Kuzey Suriye” eklendi. Kırk yıldır operasyonlar yaptığımız Kuzey Irak’ın hala aynı tehdit kapasitesine sahip olması çok dikkat çekicidir.
Suriye’de Ekim 2014’teki Kobani olayları dönüm noktası oldu. IŞİD’e karşı karada mücadele için ABD, hem de Obama ABD’si, PKK’nin Suriye kolu YPG’yi kullanmaya ve desteklemeye başladı…
Diplomasimiz bunu önleyebilmeliydi.
Depoda tuttuğumuz S-400 belası, Batı ile ve Araplarla kontrol edilebilir ihtilafların iç politikada kullanılarak büyütülmesi gibi olaylardan da PKK’nın yararlandığı açıktır.
Silahlı mücadeleyi elbette sürdürürken, meselenin ciddiyet ve çapının gerektirdiği ciddiyet ve çapta siyaset, diplomasi ve ekonomi boyutlarını içeren, uzmanlık kalitesinde bir “devlet politikası” oluşturmak gerektiği açık. Türkiye’nin Batı’daki ve Arap dünyasındaki geleneksel ilişkilerini bozan anlamsız hamasi çıkışlara bakıyorum da, böyle çok-unsurlu bir devlet politikası var mı, varsa tam uygulanıyor mu diye tereddütlere düşüyorum.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2025
28.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
10.12.2025